BASIN BÜLTENİ Bozkır: “Kıbrıs sorunu çözülebilecek bir aşamaya geldi” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Bozkır: “Kıbrıs sorunu çözülebilecek bir aşamaya geldi”
Tarih: 10.01.2016 > Kaç kez okundu? 1357

Paylaş


Türkiye Cumhuriyeti Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Kıbrıs sorununun uzun yıllar sonrasında önemli bir noktada bulunduğunu ve çözülebilecek bir aşamaya geldiğini ifade etti. Bozkır, Türkiye’nin Kıbrıs sorununun Kıbrıslı Türklerin arzu ettiği şekilde, iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı bir çözüme ulaşması arzusunda olduğunu söyledi.

Bozkır, “Bunun, AB müktesebatına uyum bakımından birincil düzenleme olarak işlenmesi önemlidir. Bu konuda da Türkiye olarak sizlerle işbirliği yapıp, destek olmayı arzu ediyoruz” dedi.

Adaya ziyarette bulunan Bozkır, resmi ziyaretleri çerçevesinde dün Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber ve Başbakan Ömer Kalyoncu tarafından kabul edildi. Bozkır, ardından Dışişleri Bakanı Emine Çolak, Bayındırlık, Çevre ve Kültür Bakanı Kutlu Evren ve Ulaştırma Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ile de görüştü.

2016 yılında Türkiye ve KKTC bakımından yoğun bir gündem bulunduğunu, Avrupa Komisyonu ve Avrupa Birliği ile temaslarına başlamadan önce ilk ziyaretini KKTC’ye yaptığını belirtti.

Kıbrıs sorununun çözümü için yürütülen görüşmelere Türkiye’nin verdiği önem ve desteği göstermek istediklerini söyleyen Bozkır, adada yaptığı temaslar sonucunda elde edeceği bilgi ve enerjiyle temaslarına başlayacağını ifade etti.

Bozkır, AB ile ilişkiler ve müktesebata uyum konusunda her türlü desteği vermeye hazır olduklarını ve var olan işbirliğinin süreceğini vurguladı.

GAÜ’de “Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler” konulu bir de konferans veren Bozkır’a, GAÜ Senatosu tarafından “Fahri Doktora” unvanı verildi.



Liderler 2016’nın ilk görüşmesini bugün yapıyor



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, 2016’nın ilk görüşmesini bugün yapıyor. Ara bölgede müzakereler için tahsis edilen binada yer alacak olan görüşme saat 10.00’da başlayacak.

Liderler, geçen yılın son görüşmesinde aldıkları karar uyarınca Ocak ayında Kıbrıs müzakereleri çerçevesinde toplam üç kez bir araya gelecek.

Cumhurbaşkanı Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’in, bugünkü görüşme yanında, bu ay yapacakları diğer iki görüşme 14 Ocak Perşembe ve 29 Ocak Cuma günü olacak.



Özyiğit, “Vesayetin bitmesinin 13. maaşlara bağlanması, siyasi acemilikten öte”



Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, ülkedeki vesayetin bitmesinin 13. maaşlara bağlanmasının, siyasi acemilikten öte, ya ülke gerçeklerini bilmemek, ya da mevcudu kabullenmek anlamına geldiğini söyledi.

Maliye Bakanı Birikim Özgür’ün, “13. Maaş olmasa vesayet biter’ açıklamasını değerlendiren Özyiğit, “Sn. Maliye Bakanı Kuzey Kıbrıs’ta kurulan yapının ve oluşturulan sistemin değişmesini yalnızca 13. maaşların kalkmasına bağlayacak kadar kendinden geçmişse, vay halimize” dedi.

Özyiğit, ülkedeki vesayetin kaldırılması için öncelikli olarak samimi ve dürüst politik yapılara ihtiyaç olduğuna dikkat çekti.

Özyiğit, “Ülkedeki vesayetin kaldırılması için, polisin sivile bağlanması, kendi kurumlarımızın kendimiz tarafından yönetilmesi ve geçici 10. maddenin kaldırılarak sivil demokratik bir düzen kurulması gerekir” ifadelerini kullandı.

Bağımlılıktan kurutulmak için öncelikli olarak hükümetin kendi görev ve sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini, ancak hükümetin bu konuda da sınıfta kaldığını kaydeden Özyiğit, “Öncelikli olarak vergi kaçıranların üzerine korkmadan gidilerek, belirli kesimlere milyonlarca TL’lik vergi affı sağlamaktan vazgeçilmelidir. Yıllık 100 milyona yaklaşan ek mesailere düzenleme getirilmeli, kayıt dışı ekonominin üzerine kararlılıkla gidilmelidir. Ülke kaynaklarını peşkeş çekmekten vazgeçerek, milyonlarca TL’lik geri ödenmeyen kredilerin peşine düşülmelidir” ifadelerini kullandı.

Son dönemlerde kimin ne kadar vergi ödediği, ya da kimlerin, hangi şirketlerin zarar ettiğine yönelik listeler yayınlandığını anımsatan Özyiğit, zarar beyan eden birçok şirketin işlerinin tıkır tıkır yolunda gittiğini savunarak, “Bu listeler ibretlik. Aslında belirli zümreler zengin olurken, devlet olarak neden battığımızın resmidir” dedi.

“KKTC’de kurulan çarpık ve kokuşmuş yapının artık çöktüğünü, geminin artık karaya oturduğunu” savunan Özyiğit, “Herkesin dönüp aynaya bakma zamanı geldi. Herkes kendi ev ödevlerini doğru yapmalı. Öncelikli olarak siyasi yanlışların faturası topluma çıkarılmaktan vazgeçilmelidir. Siyasiler de yaptıkları hataların bedelini ödemelidirler. Sen toplumun malını peşkeş çekeceksin, kamu maliyesini zarara uğratacaksın, KTHY’yi batıracaksın, sonra da elini kolunu sallayarak gezeceksin. Böyle bir şey olamaz. Birileri yargılanacaksa da yargılanmalı. Bu düzen böyle gitmez, gitmemeli” diye konuştu.



Şahali: “Su konusunda kamu-özel ortaklığı çıkış noktası olabilir”



Tarım, Doğal Kaynaklar ve Gıda Bakanı Erkut Şahali, Türkiye’den temin edilen suyun yönetiminde, “Kamu-özel ortaklığı mekanizmasının çıkış noktası” olabileceğini söyledi.

Şahali, suyun yönetimi konusunda Türkiye hükümetiyle henüz bir sonuca varmadıklarını ancak her iki tarafın da karşılıklı olarak esneklik göstermesi gerektiğini belirterek, bu konuda herhangi bir dayatmanın söz konusu olmadığını belirtti.

Erkut Şahali, gelinen son noktada teknik çalışmaların tamamlanarak suyun dün( önceki gün) itibarıyla baraj gölüne pompalanmaya başlandığını da söyledi.

BRT’de katıldığı programda konuşan Şahali, Türkiye’den gelen su ile mevcut su kaynaklarının kamuda kalmak kaydıyla özel bir şirket tarafından yönetilmesini doğru bulmadıklarını kaydeden Şahali, hükümet olarak duruşlarının, yerel mevzuatı ihlal etmeksizin, yerel mevzuattan yola çıkarak bir ara formül bulunması noktasında olduğunu söyledi.

“Kamu-özel ortaklığı mekanizmasının çıkış noktası” olabileceğini söyleyen Şahali, mevcut su kaynaklarının kontrol ve denetim yetkisinin merkezi idarede kalacağı, işletme yönteminin belediyeleri dışta bırakacağı bir yöntemle olmayacağı ve belediyelerin anayasa ve 51/95 yasa ile güvence altındaki hak, yetki ve sorumluluklarını gözetecek bir sonuca gidilmesi gerektiğini belirtti.

Bakanlık tarafından öngörülen tarım reformuyla ilgili olarak, mevcut destekleme sisteminin artık sürdürülebilirliğini yitirdiğini kaydeden Bakan Şahali, reformun özünde tarımda sürdürülebilirliği sağlamak olduğunu söyledi.

Tarım Bakanlığı’nın her yeni bütçe yılına daha fazla açıkla girdiğini belirten Şahali, mevcut sistemle tarım sektörünün iki yıl sonra desteklenemeyecek noktaya geleceğini bu nedenle reformun kaçınılmaz olduğunu kaydetti.

Şahali, tahammül gösterildiği taktirde iki yıl sonra tarım sektörünün çok daha iyi bir noktada olacağını vurguladı.

Amaçlarının, hem tarımsal üretimi ve ona bağlı olarak bütçeyi büyütecek adımlar atmak, hem de tarımsal üretimde olanların tarımsal üretimde kalmasını sağlamak olduğunu ifade eden Şahali, reform çalışmasının üretici, üretim girdileri, üretim araçları gibi tarımsal unsurların kayıt altına alınmasını sağlayacağını ifade etti.

Reformun tarımsal üretimin ülke ihtiyacını karşılaması ve ihraç kapasitesine ulaşmasını getireceğini belirten Şahali, çalışmaların süt ürünlerinin standartlarının yükseltilmesi ve hayvancılık sektörünün girdi maliyetlerinin aşağıya çekilmesi yönünde destekler içerdiğini de belirtti.

Kuru ziraat ve kaba yem desteklenme oranının da eskisi gibi aynı oranda olmayacağını belirten Şahali, hayvancılık için girdi maliyetlerini aşağıya çekecek bu destekleme modeliyle, rekabet gücü yüksek bir üretim modeli oluşturulacağının altını çizdi.



“Halkın Partisi” kuruldu



KKTC siyasetine yeni bir parti daha katıldı.

Kudret Özersay başkanlığında kurulan siyasi partinin adı "Halkın Partisi" oldu.

Kudret Özersay, parti kurucularıyla birlikte parti kuruluş başvurusunu İçişleri ve Çalışma Bakanlığı’na yaptı.

Kurucu ve gönüllülerin kapıda karşıladığı Özersay, herkese teşekkür etti ve yeni partinin ülkeye hayırlı olmasını temenni etti.



Hellim dosyasına itiraz süreci tamamlandı



Rum Yönetimi’nin, Avrupa Komisyonu’na hellimin, “menşe ismi korumalı ürün” (P.O.P) olarak patentinin alınması amacıyla sunduğu dosyaya yönelik itirazda bulunma sürecinin 28 Aralık 2015’te tamamlandığı belirtildi.

Rum Politis gazetesi, Avrupa Komisyonu’na, Hellim dosyası konusunda 10 itiraz sunulduğunu belirtti.

Sunulan söz konusu itirazlara yönelik yeteri kadar kanıtlayıcı unsurların da Avrupa Komisyonu’nun ilgili komitesine ulaştığını yazan gazete komiteye ulaşan tüm belgelerin, yapılan itirazlardan hangisinin kabul edilebilir olup olmadığı sonucuna varılması için gelecek iki ay içerisinde inceleneceğini belirtti.

Gazete dosyaya yönelik itirazların, Birleşik Krallık, Avustralya, ABD, Türkiye, Yeni Zelanda ve Arap ülkelerinden geldiğini de anımsattı.



Total Şirketinin Larnaka limanını kullanması konusundaki belirsizlik sürüyor



Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi (MEB)” içerisindeki 11’inci parselde sondaj planları yapan Fransız Total şirketinin, Larnaka limanını kullanıp kullanmayacağına dair belirsizlik sürüyor.

Rum Fileleftheros gazetesi, Larnaka yerel yönetiminin, denizde yapılacak sondaj çalışmalarına destek hizmetleri verilmesi için limandaki tesislerin faaliyetleriyle ilgili izinlerin uzatılmasını kabul etme konusuna olumsuz yaklaştığını yazdı.

Gazete elde ettiği bilgilere dayanarak, Larnaka limanında tesisleri olan şirketin konuyu Larnaka Belediye Meclisi ile görüşmesine rağmen, görüntünün olumsuz olarak kalmaya devam ettiğini ve Larnakalılar’ın bu faaliyetlerin Larnaka limanından devam etmesini istemediklerini iletti.

Total şirketi ile işbirliğine hazırlanan şirketin, kendisine verilen ve 2016 yılının Temmuz ayında sona eren iznin uzatılması için Rum Enerji ve Ulaştırma Bakanlarına başvurduğunu anımsatan gazete, Total şirketinin, 2016 Eylül ayında sondaja başlamak için, Larnaka Limanı’ndaki Medserv şirketine ait tesislerinin kullanım izninin 6 ay uzatılması talebinde bulunduğunu anımsattı.

Gazete “yine elindeki bilgilere dayanarak”, Larnaka Belediyesi tarafından önümüzdeki Ocak ayı sonu veya Şubat ayı başında karar alınmasının beklendiğini; Rum Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis’in ise Belediyeye, kararın olumlu veya olumsuz; bir an önce alınması gerektiğini bildirdiğini aktardı.



Güney Kıbrıs “militarize ülkeler” listelerinde



Uluslararası iki araştırma kuruluşunun birinin verilerinde Güney Kıbrıs’ın dünyanın en militarize 10 ülkesi arasında yer aldığı, bir diğer kuruluşa göre ise silah gücü bakımından listeye bile giremediği bildirildi.

Rum Fileleftheros gazetesi, BICC ve GFP isimli yabancı araştırma merkezlerinin dünya ülkelerinin askeri durumu ve silah güçlerine ilişkin yaptıkları araştırmalarda çelişkili bilgiler yer aldığını yazdı.

Gazete, BICC kuruluşunun 2015 yılı için hazırladığı raporda Güney Kıbrıs’ın yedinci sırayla, yine en militarize ilk 10 ülke içerisinde yer aldığını belirtirken, Güney Kıbrıs’ın üst sıralarda yer almasının en büyük sebebinin, erkek nüfusunun hemen hemen tamamının silah altına alınması (zorunlu askerlik ve yedekler) olduğunu yazdı.

Bir ülkenin ne kadar militarize olmasından ziyade, askeri gücünün daha önemli olduğunu savunan gazete, bu çerçevede rapor hazırlayan GFP kuruluşunun listesinde ise Güney Kıbrıs’ın yer almadığına dikkat çekti.

Habere göre GFP’nin listesinde ilk sıraları ABD, Rusya, Çin ve Hindistan gibi ülkeler alırken, Güney Kıbrıs listede yer almadı.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 73
Dün Tekil 1947
Bugün Tekil 1830
Toplam Tekil 4078558
IP 3.149.213.209






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























17 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Tanr nasip eder, mr m vefa ederse; Musul, Kerk k ve Adalar geri alaca m. Selanik de dahil Bat Trakya'y T rkiye hudutlar i ine kataca m.
(Mustafa Kemal ATAT RK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.096 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu