Türkiye Gençlik Vakfı 3. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin; aradan asırlar geçmiş olsa da hâlâ bu milleti gönüllerinde yaşatanların güven adresi ve umut kaynağı olduğunu söyleyerek, “Bu yüzden coğrafyamızda ve ötesinde başı sıkışan, can ve mal güvenliği tehdit altına giren herkes dini, dili, mezhebi ne olursa olsun kalbini ve yüzünü Türkiye’ye çeviriyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfı’nın (TÜGVA) 3. Olağan Genel Kurul Toplantısı’na katıldı. Haliç Kongre Merkezinde gerçekleştirilen kurulda Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşma yaptı.





Toplantının hayırlara vesile olması temennisinde bulunarak ve vakfın faaliyetlerinde emeği geçenlere teşekkür ederek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA’nın dört yıl gibi kısa bir sürede çok önemli başarılara imza attığını ifade etti.



“MİLLET OLARAK DAİMA TARİHİN ÖZNESİ OLDUK”



Türkiye’nin 81 ilinin tamamında faaliyet gösteren vakfın, bursları, yurtları, eğitim-öğretim hizmetleri, kıraathaneleri, icathaneleri, kampları, kültür-sanat ve spor faaliyetleriyle önemli bir yere geldiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA çatısı altında buluşan her gencin, mukaddes değerlerin ve millî hedeflerin takipçisi ve sahibi olması gerektiğini dile getirdi.



Gençlere, “Sizler bu milletin ve Türkiye’nin geleceğisiniz, umudusunuz. Ecdadın mirasının sadece büyüklüğünün değil getirdiği sorumluluğun da idrakinde bir gençlik olarak sizler bizim iftihar kaynağımızsınız” sözleriyle seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 2053 ve 2071 vizyonlarını oluşturma ve hayata geçirme vazifesini, kendilerine huzuru kalple emanet ettiğini söyledi.



Gençlerden; doğruluktan şaşmamayı ve ibadetten geri durmamayı tavsiye eden ecdada kulak vermelerini isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şunu hiçbir zaman unutmayınız: Bizler millet olarak daima tarihin öznesi olduk. Hedeflerimizi büyük kılan, sahiplendiğimiz misyonu sınırlandırmamış olmamızdır. Dünyanın neresinde olursa olsun hep haktan yana saf tuttuk. Her zaman mazlumların ve masumların hamisi olmak için çalıştık” şeklinde konuştu.



“DÜNYANIN EN ZENGİN ÜLKELERİ SIĞINMACILARA VEBALI MUAMELESİ YAPARKEN, TÜRKİYE SOFRASINI MİLYONLARCASIYLA PAYLAŞTI”



Milletin hâkimi değil, , hizmetkârı olduklarını ve bu sayede gönüllere girip kalplere yerleştiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke içinde başarılarını da, ülke dışındaki bağların gücünü de bu şekilde elde ettiklerini kaydetti. Türkiye’nin; aradan asırlar geçmiş olsa da hâlâ bu milleti gönüllerinde yaşatanların güven adresi ve umut kaynağı olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu yüzden coğrafyamızda ve ötesinde başı sıkışan, can ve mal güvenliği tehdit altına giren herkes dini, dili, mezhebi ne olursa olsun kalbini ve yüzünü Türkiye’ye çeviriyor” diye ekledi.



Dünyanın en zengin ülkeleri sığınmacılara âdeta vebalı muamelesi yaparken, Türkiye’nin sofrasını milyonlarcasıyla paylaştığını; ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslam nefreti gibi hastalıklar hızla yayılırken, kendilerinin “yaratılanı severiz Yaradan’dan ötürü” diyerek yola devam ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlere, muhabbetlerini, hayalleri ve kariyer hedefleri kadar geniş tutmaları tavsiyesinde bulundu.



“KENDİ MEDENİYET KÖKLERİNDEN HABERSİZ HİÇBİR GENCİMİZ KALMAYANA KADAR DURMAK YOK”



Vakfın; ahlak, adalet, birlik, iyilik ve özgürlük olarak ifade edilen değerlerinin kâğıt üzerinde bırakılmayacağına ve hayata geçirileceğine inandığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu anlayışla hareket ettiğinizde TÜGVA’yı sıradan bir sivil toplum kuruluşu olmanın çok ötesine taşıyabilir, tarihte silinmez izler bırakabilirsiniz” diye konuştu.



Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Gençler, ülkemizde geleceğini başka mecralarda, başka yerlerde arayan tek bir gencimiz kalmayana kadar misyonunuzu yerine getirmiş olamazsınız. Kendi medeniyet köklerinden ve hazinelerinden habersiz hiçbir gencimiz kalmayana kadar hiçbirimize durmak, dinlenmek yoktur. Tarih boyunca bunu defalarca başardık, bugün de başaracağız. İnanmak ve başlamak, başarmanın yarısıdır. Bugün burada karşımda hedeflerine ulaşma konusunda kararlı, inançlı ve yola koyulmuş, dolayısıyla başarının yarısını zaten yakalamış bir gençlik görüyorum.”



“BAŞARI; ÇALIŞARAK, EMEK VEREREK, HAK EDEREK ELDE EDİLEN NETİCENİN ADIDIR”



Konuşmasında Ali Fuat Başgil’in “Gençlerle Başbaşa” kitabından hareketle gençlere; çok çalışmalarını, yapmaları gereken işlerini ertesi güne bırakmamalarını, karşılarına çıkan güçlüğü yenmeden bir adım bile gerilememelerini, sebat etmelerini, sabırsızlanıp acele etmemelerini salık veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ekledi: “Öfkeyle kalkan, unutma zararla oturur. Arkadan konuşmak, korkaklığın en iğrenç şeklidir. Kimsenin yüzüne söyleyemeyeceğini arkasından söyleme. Yalan söyleyen, yakalanma korkusu içinde yaşayan hırsız gibidir, yalan söyleme. Kimseyi kıskanma, fakat imren. Benzeri bir başarıya ve mutluluğa ulaşmak için çalış. Unutma hasisin dostu yoktur. Cömert ol. Dostluğunu kötü günde göster ki sen de kötü gün dostu bulabilesin. Ahlakı güzel insan her yaşta güzeldir. Sözlerin tatlı, tavırların zarif olsun.”



Söz konusu esere atıfla gençlere; büyüklere, kadınlara hürmet etmeleri, küçüklere şefkat göstermeleri, yaşlıların tecrübesinden yararlanmaları, başarıyla mağrur olmamaları, kibirli olmamaları tavsiyesinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başgil’in “Tereddüde düştüğünde fikrini soracağın kimseyi iyi seç, isabetsiz bir fikir ömür boyu pişmanlık, isabetli bir fikir ömür boyu aydınlık getirir” sözlerini aktardı.



Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayatın içinde çalışmadan zengin olanların, başkalarının sırtına basarak yükselenlerin ve insanların acılarından kazanç sağlayanların olduğunu; ancak bunun başarı sayılamayacağının altını çizdi ve “Başarı; çalışarak, emek vererek, hak ederek elde edilen neticenin adıdır. Dünya hayatına maddi ve manevi tüm yönleriyle bakmayı başaramayanlar bu ahlakı anlamakta zorlanırlar” ifadelerini kullandı.



Genel kurul toplantısı ile yönetimi devredenlere teşekkürlerini, yönetimi devralanlara başarı dileklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını “tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” vurgusunda bulunarak tamamladı.



Kaynak:

https://www.tccb.gov.tr/haberler/410/100237/-cografyamizda-ve-otesinde-basi-sikisan-herkes-dini-dili-ne-olursa-olsun-yuzunu-turkiye-ye-ceviriyor-