“Esad’a fayda sağlıyoruz…” - Necdet SİVASLI - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









“Esad’a fayda sağlıyoruz…” - Necdet SİVASLI
Tarih: 01.11.2014 > Kaç kez okundu? 2589

Paylaş


BAŞKENT GÜNLÜĞÜ / NECDET SİVASLI

e.mail: necdetes@mynet.com



Amerika’dan itiraf:

“Esad’a fayda sağlıyoruz…”



Geçenlerde Suriye ile ilgili bir yazı yazmış ve Amerikalı Ortadoğu

Uzmanı Joshua Landin’in “Amerika Esad’ı devirmez” açıklamasına yer

vermiştik. Bu yazımıza büyük tepki aldık. Okurlarımızın çoğu yazının

bir hayal ürünü olduğunu, bir kısmı da doğrulara parmak bastığımızı

söyledi.

Şunu açık ifade edelim:

Yazılarımızı gerçek veriler ışığı altında yazıyoruz. Bunları da

yorumlarımızla güçlendiriyoruz. “Amerika Esad’ı devirmez” sözü bize

ait değil, bunu söyleyen Ortadoğu Uzmanı Amerikalı Landin. Yazımızı bu

açıklamalar üzerine kurarak, görüşlerimizi yansıtmaya çalıştık.

Hiç uzaklara gitmeye, başka şeyler aramaya gerek yok. Eğer,

Türkiye’nin bütün ısrarlarına ve bastırmasına rağmen, Amerika istemiş

olsaydı geçen son 3 yıl içinde Suriye’de dengeleri değiştirmez miydi?

Esad’ı deviremez miydi?

Aynı Amerika, Irak’ı, Libya’yı bir anda ne hale getirdi, bu ülkelerin

liderlerini nasıl ortadan kaldırdı?

Şimdi, bizi yönetenler hala Esad konusunda ısrar ediyorlar ve

Amerika’ya dayatma yapıyorlar. Neredeyse 3 yılı geride bırakan

Suriye’deki iç çatışmalar hızını kaybetti. Esad, koltuğunu korudu,

muhalifler ise darmadağın oldu. Kaybedilen birçok yeri de Esad güçleri

yeniden ele geçirdi. Özetle, Suriye’de Esad her şeye rağmen iktidarını

koruyor.

Ortadoğu’da ibre başka yönlere kaydığı için şimdi herkes Esad’ı

unuttu. Amerika, IŞİD ile mücadelede bugün Esad ile dayanışma içinde

mi değil mi? Bu dayanışma Esad’ı güçlendiriyor mu, güçlendirmiyor mu?

Bunları değerlendirdiğimizde yazılarımızın bir hayal ürünü olmadığı

ortaya çıkar.

Biz, hiçbir zaman Esad’ı korumadık, desteklemedik. Biz, Suriye

politikalarının yanlışlığını söylemeye çalıştık. Bu yanlışlık

Türkiye’ye pahalıya mal oldu. 3 milyon sığınmacı ile sorunlar yaşamaya

başladık. 4 milyar dolar harcama yaptık. Halen de harcama yapıyoruz.

Ekonomimiz rayından çıktı. Komşularımızla kavgalı duruma düştük.

Sınırlarımız yolgeçen hanına döndü. Cihatçı terörist grupların hedefi

haline geldik. Şu anda bile bu belalardan, bataklıktan nasıl

çıkabileceğimizin hesaplarını yapıyoruz.

Geçen gün Amerika Savunma Bakanı Chuck Hagel, gazetecilerle bir sohbet

toplantısı yaptı. Kendisine sorulan sorulara da yanıt verdi. Hagel,

yaptığı açıklamalarda, IŞİD’a karşı verilen mücadelede Esad’a fayda

sağladıklarını söyledi.

Amerika gibi bir gücün Savunma Bakanı bunu açık dille ifade ediyorsa,

hayale kapılmamak gerekiyor.

Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan da, Başbakan Davutoğlu da Amerika ile

yapılan her görüşmede “Esad gitmelidir” diyor. Esad’ın gitmesi için de

Amerika’nın gereken adımı atmasını bekliyor. Ama Amerika bugüne kadar

buna yanaşmadı. Bugün de yanaşmıyor.

Savunma Bakanı Hagel, Suriye konusunda sorulan tüm sorulara da “Uzun

vadeli bir stratejimiz var. Bu kesimde istikrar ve güvenliğin

sağlanmasında tüm dünyanın işbirliği yapması gerekiyor” şeklinde somut

bir yanıt vermiyor.

“Suriye konusunda bir çekinceniz var mı?” şeklindeki soruya ise

Hagel’in verdiği yanıt “Ortada karmaşık bir durum söz konusu. Her

seçeneği araştırıyoruz “ şeklinde. Yorum sizlerin.

Demek ki, Suriye konusu Amerika için önem taşıyor ama şimdilik Esad o

kadar önem taşımıyor.

Erdoğan ve Davutoğlu’nun Esad’ın devrilmesi konusundaki ısrarları

karşısında ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinin “Şimdi gündemimizde

IŞİD ile mücadele var, Esad şu anda gündemimizde yok” açıklamaları bir

şeyler ifade etmiyor mu?

Biz, yetkili ağızların açıklamalarından yola çıkarak, bizimkilere şu

öneride bulunmak istiyoruz:

Türkiye’nin de öncelikleri vardır. Esad’ın şu anda devrilip

devrilmemesi önemsenmesin. Belki de Esad sonrası Suriye, Türkiye için

daha da işin içinden çıkılmaz bir bataklığa dönüşebilir. Biz, geçmişte

Suriye ve Esad konusunda yaptığımız yanlışları bir kenara bırakıp,

özümüze, önceliklerimize bakalım.

Ortadoğu faturası ağırlaşıyor. Bu faturayı en fazla sırtlayan ülkeyiz.

Suriye’deki iç savaşta yanımızda yer alan, Esad’ın devrilmesi için

muhalifleri destekleyen, silah ve para akıtan Suudi Arabistan, Katar,

Kuveyt, BAE gibi ülkeler dikkat ediniz ortada yoklar. Türkiye, şu anda

bölgede kaderi ile baş başa ve çıkmazdan kurtulmanın peşinde. Bu

gerçekleri nasıl görmezden gelebiliriz?

Hala yanlışlarda ısrar etmek, bizi daha da çıkmaza sürükleyebilir.

Görüşlerimizi, düşüncelerimizi ve öngörülerimizi yansıtarak bu

yanlışlarda artık ısrarcı olmamamız gerektiğini bir kez daha

anımsatmak istiyoruz.

necdetbuluz@gmail.com

necdetes@mynet.com