BAŞKENT GÜNLÜĞÜ / NECDET SİVASLI

e.mail: necdetes@mynet.com



Türkiye’ye “Amerika Esad’ı

Devirmez”uyarısı…



Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu, bugüne kadar izledikleri

Suriye politikalarında “Esad mutlaka gitmelidir” dediler. Esad için

birkaç aylık ömrünün kaldığını söylediler. Şam’da Cuma namazı kılmaya

bile hazırlandılar. Hatta Esad’ın devrilmesi için de çeşitli Cihatçı

gruplarla işbirliği yapıldığı ve destek verildiği bile iddia ediliyor.

Aradan 3 yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen Esad devrilmedi.

Suriye’deki iç çatışmalarda daha önce muhaliflerin eline geçen yerleri

yeniden aldı, daha da güçlendi. İçinde bulunduğumuz şu günlerde

Amerika bile IŞİD’a karşı Esad ile işbirliği içine girdi. Batı bile

Esad’a sıcak bakmaya başladı.

Suriye’yi çok iyi bilen, Ortadoğu uzmanları ve bazı dış güçler, Esad’a

karşı mücadele edenlerin dışarıdan ithal edilen derme çatma cihatçı

gruplar olduğunu defalarca söylediler. Onca toplantılara, verilen

desteklere rağmen Esad muhalifleri bugüne kadar hiçbir başarı elde

edemedi, hatta kendi aralarında çatışmaya başladılar.

Şunu da hemen ekleyelim:

Esad’ın devrilmemesinde bugüne kadar ayakta kalmasında en büyük etken,

arkasında Rusya, İran ve Çin gibi dev devletlerin de olması da

unutulmasın.

Rusya Devlet Başkanı Putin, konu ile ilgili açıklamalarında “Esad

devrilmeyecek ve ülkesinin başında kalacak” demişti. Aynı Putin, bugün

de aynı görüşlerini ifade ediyor.

Bizi yönetenlerin Esad takıntısı, Türkiye’yi Suriye batağına götürdü.

3 milyonu bulan sığınmacı ülkemize geldi. Ekonomik ve siyasi açıdan

bir çıkmaza girdik. Komşularımızla olan ilişkilerimiz bozuldu. Sıfır

sorun gitti, sorunlar yumağı geldi. Bugün, bu işlerin içinden nasıl ve

ne şekilde çıkabileceğimizin hesaplarını yapıyoruz.

Bunları şimdi niye yazıyoruz, buna bakalım:

Geçenlerde Ortadoğu Uzmanı Joshua Landis, Esad konusunda özellikle

Türkiye’ye bir uyarıda bulundu. Kısaca “ABD, Esad’ı devirmez” dedi.

Daha sonra da “Türkiye bunu çok istiyor ama, bu çok aptalca” diye de

ekledi.

Bunu son derece iddialı, uyarı kokan bir açıklama olarak değerlendiriyoruz.

Peki, bu iddialı açıklamanın arkasında yatan gerçek ne? Ortadoğu

Uzmanı Landis bunu da şöyle açıklıyor:

“Suriye’de Aleviler, Hıristiyanlar, Dürzîler ve İsmailliler, Sunni

Araplara karşı Esad’a sarıldı, etrafında bütünleşti. Türkiye, baştan

bu yana Esad’ın devrilmesini istiyor, ama bu çok aptalca. Suriye’de en

iyi çözüm, Aleviler, Kürtler ve Sünni Araplar için üç ayrı bölge

oluşturulmasıdır. ABD, asla Esad’ı devirmeyecek. Suriye’de Kobani ve

Afrin ayakta kalmayacak. Kamışlı ve Haseki Iraklı Kürtlerle devlet

kurabilecek. Türkiye, akıllıysa onlarla dost olur.”

Eğer, bugüne kadar Esad devrilmediyse bundan sonra devrilmesi de o

kadar kolay olmayacaktır.

Türkiye, şimdi Amerika’nın desteği ile ılımlı Esad muhaliflerini

eğitecek. Bunda da en büyük hedef yine Esad’ın devrilmesi olarak

gösteriliyor. Sadece “Esad devrilsin de ne olursa olsun” anlayışı ile

artık hareket etmek, bizi iyice çıkmaza sürükleyebilir. Bu hareket

aynı zamanda “Türkiye terörist grupları eğiten bir ülke” suçlaması ile

karşı karşıya kalınabilir. Yarın, Ortadoğu’da sular durulduğunda

herkes evine dönecek, biz burada komşularımızla ve içimizdeki

sorunlarla baş başa kalacağız. Bu adımları atarken de iyi düşünmemiz

gerekiyor.

Yanlış anlaşılmasın, biz hiçbir zaman Esad’ı savunmadık, savunmuyoruz.

Ancak, olabilecekleri ve gelişmelerin iyi okunması gerektiğini

söylemeye çalışıyoruz. Eğer Suriye’de halk ayaklanmış olsa, Esad’ın

etrafında kenetlenmese, Esad bu zamana kadar ayakta kalabilir miydi?

Ne yazıktır ki, bizi yönetenler bunu bile okuyamadılar. Bugün

Türkiye’nin çıkarları neyi gerektiriyorsa o yapılmalıdır.

Yapılan yanlışlar nedeni ile Suriye çıkmazına girdik. Tek başımıza

kaldık. 3 milyon sığınmacı ile başbaşayız. Bölgede en sıkıntılı ve

kritik noktada yer alan bir ülke konumuna girdik. Bunların da yanlış

Suriye politikalarından kaynaklandığını yıllardır seslendirmeye

çalışıyoruz.

Son olarak şunu da ekleyelim:

Amerika, çıkarları neyi gerektiriyorsa onu yapıyor. Türkiye’nin

bölgedeki geleceği ile ilgili isteklerimizin hiç birine sıcak bakmadı.

PYD’yi PKK ile eşdeğer saydık. Ancak, Amerika’nın 2 yıldır PYD ile

gizliden görüşmeler yaptığı da açıklandı. PYD tarafından yapılan

açıklamada “Bunu Türkiye’nin tepki göstermemesi nedeni ile Amerika

bugüne kadar sakladı” denildi.

Bugün, bölgemizde bizden habersiz daha ne gibi oyunlar oynanıyor, ne

düzenler kuruluyor,ne hesaplar yapılıyor, gelecekte bizi neler

bekliyor biliyor muyuz? Kaygan zemindeyiz ve her an her şeyi

yaşayabilecekmiş gibi ayakta kalabilmek ve dikkatli olmak zorundayız.

e.mail: necdetbuluz@gmail.com

necdetes@mynet.com