50 yıl önce bugün satılmıştık... - İlhan KARAÇAY - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









50 yıl önce bugün satılmıştık... - İlhan KARAÇAY
Tarih: 20.08.2014 > Kaç kez okundu? 2742

Paylaş


Bizi satarken hazırlanan sözleşme, 19 Ağustos 1964'te Lahey'de imzalanmıştı



Türkevi Başkanı Veyis Güngör'ün inisiyatifi ile etkinlikler yapılıyor

















İlhan KARAÇAY yazdı...



















Avrupa'ya Türk işçi göçü 1960'lı yılların başında başlamıştı. Önceleri, 'Almanya'da iş imkanı var' müjdesini duyanlar, pılını pırtısını bile toplamadan göç etmeye başladılar. Türk işçi göçü daha sonra diğer ülkelere de yayıldı.

Ülkeler, işlerine yarayan işçileri yığınlar halinde alabilmek için, Türk hükümetleri ile mukavele imzalamaya başladılar.



Hollanda ile İşgücü Anlaşması, 19 Ağustos 1964 yılında Lahey'de, hem de Fransızca olarak imzalandığı zaman, bu ülkeye daha önceden gelmiş işçi sayısı 3000 kadardı. Haliyle bu 3000 Türk, imzalanan sözleşmedeki haklardan yararlanamamışlardı.



Peki, imzalanan sözleşme çerçevesinde buraya getirilen Türkler haklarını almışlar mıydı?

Ne yazık ki bu sorunun yanıtı kocaman bir 'Hayır'dır.



Yurttaşlarımızın buralara geldiği ilk yıllarda, iskan ve sağlık sorunu içler acısıydı. Bir odada ve ranzalarda 8-10 kişi yatıyordu. Hastalanan yurttaşlarımızın evine işyeri doktoru anında kontrola geliyor ve 'Sen hasta değilsin' diyerek derhal işbaşı yapması isteniyordu.

Mübalağa olmasın ama, bu sıkı kontrol sistemi hasta yurttaşlarımızı çok zorluyordu. Zorlamak da ne demek, bazı yurttaşlarımız bu kontrollar sonucunda hayatlarını kaybetmişlerdi.







İşte o kahredici pansiyon odalarının en lüks sayılanlarından biri İstanbul'da doktor kontrolu







Amsterdam'daki NDSM tersanesinde çalışan bir yurttaşımız, kendisini hasta yatağından işe gönderen doktorun hatası sonucunda işyerinde vefat etmişti. Bu vicdansızlık için binlerce yurttaşımız ve onları destekleyen Hollandalılar büyük bir protesto yürüyüşü yapmışlardı.

Ne acı bir tesadüftür ki, aynı günlerde Belçika'da, aynı ortamda hayatını kaybeden bir Türk için de protesto gösterisi yapılmıştı.



Tam bir dramaydı göç serüvenleri. Gidenlerin her birinin ayrı ayrı 'Göç öyküleri' vardı. İçlerinde taşıdıkları acıyı anlatırlardı hep.

'Acılar paylaşıldıkça azalır' derler ama, bu savın doğru olup olmadığını, göç edenlere sormak lazım.



Bazıları şöyle yazmışlardı: Vedalaşırken dost ve akrabalar dokunaklı sözler söylediler, mendil salladılar, gözyaşı dökerek yolcu ettiler. Bunların arasında anam vardı, babam vardı, kardeşlerim vardı. Yavuklum da vard tabii. Gidiyordum ama, ruhumu geride bıraktığımı söyleyememiştim. Aradan yıllar geçti. Artık ne sılam vardı, ne de gurbetim. İkisinin arasında kaybolup gitmiştim. Ne umudum kaldı ne de ruhum. Artık çaresiz bir insandım.



Ayrılırken, her şeyin yoluna gireceğini ve iyi olacağını söylüyorlardı. Peki her şey iyi oldu mu? Yurt olarak bildiğimiz yerlerden, ekmek parası için ayrıldık. İstemediğmiz halde koparıldık yerlerimizden. Gittiğimiz yerlerde, ülkeler arasında yapılan sözleşmelerdeki katı ve yetersiz kurallar nedeniyle mutsuz olduk.



Yıllar yılları kovaladı. Bir araya gelip sohbete başladığımız zaman, hüzünlü gözlerle memleketi yad etmeye başladık. Sonra aile birleşimi yaşadık. İkinci nesil çocuklarımız, olan biteni anlamaya çalışırken, üçüncü nesil bizlerin göç serüvenini araştırmaya başlamıştı bile.







Yığınlar Avrupa tren istasyonlarına böyle gelmişlerdi







KÖLELİKTEN KURTULUŞ



Hollanda'daki Türkler, şimdi artık kölelikten kurtuldular ve mutlu olmaya başladılar. İkinci nesil Türkler'in çoğu, babaları ne yaptıysa onları yaptılar.

Yani kalifiye olmayan işlerde çalışmaya devam ettiler. Ama üçüncü nesile ait Türkler, kıskandıracak ve parmak ısırtacak kadar ileri gittiler. Eğitim gördüler. En iyi işlerde koltuk kapmaya başladılar. Siyasete girdiler. Hollanda parlamentosuna 11 milletvekili kazandırdılar. İl Genel Meclisleri'ne 25, Belediye Meclisleri'ne 500'ün üzerinde üye verdiler.

İşyerleri açtılar. Önceleri kahvehane, lokanta, manav ve kasap dükkanları çalıştırdılar. Sonraları büyük işlere başladılar. Süpermarketler açmaya başladılar.

Fabrika açanların sayısı da az değil. 20 bin işyerinde 100 bin kişi çalıştırıyorlar.

Hollanda ve Türkiye hazinelerine milyarlar kazandırıyorlar. Tabii ki kendileri de çok kazanmaya başladılar.



ŞİMDİKİ DURUM



Şimdilerde, birinci nesilin yarısından çoğu Türkiye'ye yerleşti. Bir kısmı hakkın rahmetine kavuştu. Cenazeler hep Türkiye'ye gönderildi. Ama şimdi artık Hollanda'da 'İslam mezarlıkları' açılmaya başlandı. Artık burada gömülüyor Türkler.



ANALİZ



Eğri oturup doğru konuşmak gerekirse, Türk işçi göçü meşekkatli bir serüvendi. Şimdi artık göçten söz etmemek lazım. Artık azınlık olsak da yerleşik biz düzenimiz var.

Bu ara Türk ve Hollanda hükümetlerine haksızlık ettiğimiz zamanlar da oldu. TRT radyosunu cızırtılı dinleyebildiğimiz yıllarda, Türk hükümetlerinin kabadayılık yapacak bir hali yoktu. Hoş, buraya gelen Bakanlarımız ve milletvekillerimiz bol keseden konuşup gidiyorlardı. Yurttaşların sorunlarını güya not ediyorlardı. Ama bu notlar maalesef sigara paketlerinin arkasına yazılıyordu. Sonraları durum değişti. Sorunları ciddiye alan bakanlarımız da oldu.



Hollanda cephesinde de durum aynıydı. Sağduyulu ve duyarlı bakanların yanında, benim 'Vicdansız Sabuha' diye lakap taktığım Entegrasyondan Sorumlu Bakan bayan Rita Verdonk'un yanında, demokrat politikacılar da vardı.



Bir ara çok kızmıştık Hollandalılar'a. 'Hollanda'da bir tek demokrat bile yok' iddiasını yapacak kadar kızmıştık. Vicdansız Sabuha verdonk'tan sonra hükümet değişikliği sonrası O'nun yerine gelen bir başka bayan Ella Vogelaar umudumuz olmuştu. Ama o da aynı politikayı sürdürmüştü. Bir gün bu Bakan'a, aile birleşimi konusunda bir soru yöneltmiştim. Verdiği yanıt hiç de tatmin edici değildi. Ben de çok kızmış ve bu Bakan'a, 'Siz bize umut vermiştiniz, ama görüyorum ki sizin de Verdonk'tan farkınız yokmuş. Siz Verdonk'un klonlanmışısınız.' dediğim zaman kıyamet kopmuştu.

Hollanda'nın ender güzelliklerinden biri de buydu herhalde. Zira aynı sözleri Türkiye'de bir Bakan'a söylemiş olsaydım, anında tutuklanırdım herhalde...



Analizimi özetlemek gerekirse, Türk göçü kötü başladı. Umursamazlık yıllarca sürdü. Sahiplenmedik. Biz, birkaç gazeteci Türk, yurttaşlarımızı sahiplenir olduk. Ama bu sahiplenme de sınırlıydı tabii...



Kendilerini geliştiren Türkler derneklerini ve federasyonlarını kurarak kendi kendilerini sahiplenmeye başladılar.

Sonuç: Kimi memnun, kimi solgun...

Bu durum insanlar yaşadıkça devam edecek.

Ama en sonunda insanlar arasındaki fark ortadan kalkacak ve ayrımcılık nedenleri de silinip gidecek.



50'NCİ YIL ETKİNLİKLERİ



Hollanda’ya Türk işçi göçünün 50'inci yılı kutlamaları çerçevesinde Amsterdam Vrije Üniversitesi’nde yapılan sempozyum muhteşem geçmişti.

Başkanlığını Veyis Güngör'ün yaptığı Hollanda Türkevi Araştırmalar Merkezi ve Ankara'da bulunan Halk Kültürü Araştırmaları Kurumu’nun ortaklaşa organize ettikleri “Hollanda’ya Türk İşgücü Göçünün 50'nci Yılında Türkiye-Hollanda İlişkileri Sempozyumu'na Türkiye'den 60 akademisyen olmak üzere, Almanya, Ukrayna ve Azerbaycan ve Hollanda'dan 180 konuk katılmıştı.



Konuyla ilgili bundan sonraki sempozyum kasım ayı başında Ankara'da yapılacak.

Bu sempozyum bu kez, Başkanlığını Hikmet Eren'in yaptığı EKO AVRASYA ile Hollanda Türkevi Araştırmalar Merkezi'nin ortak organizasyonu ile yapılacak.



Bakanların, milletvekillerinin, büyükelçi ve konsolosların, çeşitli üniversitelerde görevli profesörlerin ve uzamanların katılacağı Ankara'daki sempozyuma Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın da katılma ihtimali var.



******







TÜRKİYE – HOLLANDA İŞGÜCÜ ANLAŞMASI





Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Hollanda Hükümeti, iki memleket arasındaki dostluk bağlarını ve karşılıklı işgücünün ihtiyaçlarını gözönünde tutarak, Türk işçilerinin Hollanda’da çalıştırılmalarının sağlanmasının her iki memleketin yararına olduğunu kabul ederek, Türk işçilerinin toplanması, Hollanda’ya yollanması ve orada işe yerleştirilmesi hakkında bir anlaşmaya varmak arzusu ile, aşağıdaki hususlar üzerinde mutabık kalmışlardır.



GENEL HÜKÜMLER



Madde 1



Türk işçilerinin toplanması, Hollanda’ya yollanması ve orada işe yerleştirilmesi konusunda: Türkiye yönünden, Ankara’da Türkiye İş Kurumu (bundan sonra Kurum olarak geçecektir) yetkilidir.



Hollanda yönünden, Lahey’de Sosyal İşler ve Sağlık Bakanlığı İşverme Müdürlüğü (bundan sonra Direction olarak geçecektir) yetkilidir.



Madde 2



1. Direction, yetkili Türk makamlarının gerekli tedbirleri zamanında alabilmeleri ve işçi taleplerini karşılayabilmelerini sağlamak üzere, en az altı ayda bir Hollanda sanayiinin Türk işgücü ihtiyacını, iş ve sanayi kolları ile meslekler belirtilmek suretiyle, Kuruma bildirir.



2. Kurum, mevcut işçilerle talebin ne nisbette karşılanabileceğini tezelden Direction’a bildirir.



Madde 3



1. Direction, iş ve ücret genel şartları ile yaşama şartları hakkında işçilerin aydınlatılmalarını sağlayabilecek bütün bilgileri Kuruma verir.



2. Direction, Hollanda sanayinin çeşitli kesimlerindeki ortalama ücretler ve ortalama çalışma süreleri; vergi, sosyal sigorta primleri, vesair ücretlerden yapılacak kesinti miktarları ile genel olarak fiyatlar ve geçim şartları hakkındaki bütün bilgiyi verir.



3. Bu konuda gerektikçe tamamlayıcı bilgi verilir.



İŞÇİLERİN TOPLANMASI VE İŞE YERLEŞTİRİLMESİ





Madde 4



1. Direction, ikinci maddede belirtilen bilgiyi dikkate alarak, Hollanda işverenlerinin iş tekliflerini Kuruma bildirir.



2. İş teklifleri, işin niteliği, türü ve müddeti, brüt ve net ücretler, çalışma şartları, işçilerin iaşe ve ibate imkanları ile diğer lüzumlu ve faydalı bilgileri tam olarak kapsamalıdır.



3. Bir iş teklifi müsait karşılandığı takdirde, Kurum, bu iş teklifinin şartları ile diğer yararlı bilgilerin, ilgili işçilere tezelden duyurulmasını sağlayacak tedbirleri alır.



Madde 5



Türk işçilerinin Hollanda’da çalışabilecekleri yaş hadleri aşağıdaki şekilde tespit edilmiştir;



Kalifiye olmayan işçiler için, 21-35 yaş arası,



Kalifiye ve uzman işçiler için, 23-45 yaş arası.



Bu yaş hadleri, ismen işçi istenmesi halinde veya özel hallerde Kurum ile Direction’un anlaşması ile değiştirilebilir.



Madde 6



1. Hollanda’da bir işe yerleştirilmek üzere aday gösterilen işçilerin sağlık muayeneleri Kurumca sağlanır. Adaylar, mesleki ehliyet ve Direction’un koyduğu diğer özel şartlar bakımından Kurum tarafından yoklamaya tabi tutulur.



2. Her adayın tabi tutulacağı bu yoklamanın sonucu, şekli müştereken tespit olunan formülere işlenir.



3. Kurum, adli sicilleri temiz olmayan ya da sosyal ve ahlaki bakımlardan kötü tavır ve hareketleri bilinen adayların takdim edilmemesi hususuna itina eder.



4. Kabul edilen adayların listesi ve her biri için doldurulan formülerler Kurumca Direction’a gönderilir.



Madde 7



1. Direction, Kurum tarafından takdim edilen adayların kesin seçmesini yapmakla görevli bir heyeti Türkiye’ye gönderebilir.



2. Kurum, yukarıda adı geçen heyetin incelemelerini yetkili ve çabuk yapabilmesi için, müştereken tespit edilecek seçme yerlerinde lüzumlu bina ve vasıtaları heyet emrine verir.



Madde 8



Direction, kesin olarak kabul edilmiş bulunan adayların bir listesini, mümkün olduğu kadar çabuk Kuruma gönderir



Madde 9



1. Direction, kesin olarak kabul edilen her işçi için, müştereken tespit edilen bir modele uygun olarak Türk ve Hollanda dilleri ile iki nüsha halinde hazırlanmış ve işveren tarafından imzalanmış bir iş sözleşmesini Kuruma gönderir. Bu iş sözleşmesi işçi tarafından Türkiye’den hareketinden önce imzalanmış olmalıdır.



2. İş sözleşmesinin geçerlilik süresi bir yıldır. Müştereken kabul edilecek özel hallerde iş sözleşmelerinin süreleri, sekiz aydan fazla olmak kaydıyla, bir yıldan az olabilir.



Madde 10



1. Dokuzuncu maddede bahsi geçen iş sözleşmesinin alınmasını müteakip Kurum işçiye pasaport çıkarılmasını sağlar.



2. İşçi, ayrıca medeni durumunu, bakımı ile yükümlü olduğu aile fertlerini gösterir belgelerle 6 ncı maddenin 3 üncü bendinde belirtilen, adli iyi durum belgesine de sahip olmalıdır.



Madde 11



1. Kurum, kabul edilmiş olan işçilerin Direction’la müştereken tespit edilen tarihlerde ve yerlerde harekete hazır bulunmalarına itina eder.



2. İşçilerin hareket yerinden Hollanda’ya nakilleri, Kurum ile danışmadan sonra Direction’ca düzenlenir ve masraflar Direction tarafından doğruca ilgililere ödenir.



3. Bu maddede sözü geçen nakil masrafları işverenlere aittir. İşverenler bu masrafları Direction’a ödemeyi taahhüt etmekle mükelleftirler.



Madde 12



Türk işçilerinin Türkiye’den Hollanda’ya hava yolu ile nakledilmeleri halinde nakil işine iki memleketin havayolu müesseseleri iştirak edebilir.



Madde 13



Hollanda işverenleri, Direction’un veya heyetin işçinin mesleki ehliyetine ilişkin kararına karşı ancak işçinin işindeki ehliyetsizliği aşikar şekilde sabit olduğu taktirde Hollanda Çalışma Büroları nezdinde itirazda bulunabilirler. Bu gibi hallerde, Hollanda Çalışma Büroları ilgililere mesleki ehliyetlerine uygun iş teminine çalışırlar.



Madde 14



İsmen yapılan talepler ancak Hollanda’da oturan Türk işçileri ile veya Hollanda’da yerleşmiş işverenlerle ilişkileri olan Türk işçilerine ait olduğu takdirde Direction tarafından Kuruma intikal ettirilir. Bu talepler hakkında yapılacak işlemi Kurum kararlaştırır.



Madde 15



1. Altıncı madde gereğince yapılacak ilk seçmeye ait masraflar Türk tarafına aittir. Bu masraflar, işçilerin tıbbi muayene ve mesleki seçme masraflarını, oturdukları yerlerden muayene ve seçme mahallerine kadar olan seyahat giderlerini ve seçme yerlerindeki ikametleri süresince iaşe ve ibate masraflarını kapsar.



2. Heyetin yaptıracağı özel tıbbi muayene ve mesleki seçmeye ait masraflar Hollanda tarafına aittir.



3. Heyetin çalışma masrafları Hollanda tarafınca karşılanır.



Madde 16



Direction, bu anlaşma çerçevesi içinde Hollanda’ya varan işçilerin listelerini, işverenlerin adresleri ile işçilerin Hollanda’daki ilk adreslerini belirtmek suretiyle, Lahey’deki Türkiye Büyükelçiliğine gönderir.



GENEL ÇALIŞMA ŞARTLARI



Madde 17



1. Hollanda’da çalışan Türk işçileri, Hollanda’lı işçiler için uygulanan ücret (ücretli izin dahil) ve çalışma şartlarından, kanun hükümlerinden, toplu iş sözleşmeleri ile mesleki örf ve mahalli adetlerden eşit şekilde faydalanırlar.



2. Türk işçileri, işçi sağlığı ve iş güvenliği ile lojman konularındaki kanunların uygulanması bakımından Hollanda’lı işçilere sağlanan hak ve himayelerden Hollanda’lı işçilerle eşit şekilde faydalanırlar.



3. Türk işçileri, Hollanda mevzuatının (aile yardımları dahil ) sosyal güvenlik konusunda Hollanda’lı işçilere sağladığı avantajlardan, mevzuattaki şartları yerine getirmeleri kaydıyla, faydalanırlar.



4. Hollanda makamları, bu hükümlerin uygulanmasına ve özellikle işçinin Hollanda’ya varışı anında işe alınma şartlarının adı geçen hükümlere uygun olmasına itina gösterirler.



5. Türk işçilerinin, ayrıca, iş anlaşmazlığı halinde, Hollanda vatandaşlarına uygulanan aynı şartlar dahilinde, yetkili idari veya adli Hollanda mercilerine müracaat etmeye hakları vardır.



Madde 18



Türk işçileri tasarruflarının tamamını Hollanda’da yürürlükte olan hükümler dairesinde Türkiye’ye gönderebilirler.



Madde 19



1. Yetkili Hollanda makamları ve Hollanda’lı işverenler, Türk işçilerine, özellikle istihdamlarının başlangıç devresinde, yeni muhitlerine intibaklarını sağlamak bakımından gerekli her türlü yardımda bulunacaklardır.



2. Akit tarafların yetkili makamları, Hollanda ve Türk sosyal ve dini teşekküllerini Hollanda’daki Türk işçilerinin intibakını kolaylaştırmak gayesine yöneltilmiş bütün teşekküllerini dürüstçe araştırıp destekleyeceklerdir. Yukarıda belirtilen Türk ve Hollanda teşekkülleri arasında işbirliği yapılması da kolaylaştırılacaktır.



Madde 20



1. Hollanda makamlarının müsaadesiyle iş sözleşmesi uzatılmayan veya yeni bir işe girmeyen işçi, iş sözleşmesi sonunda Türkiye’ye dönmek zorundadır.



2. İş sözleşmesinin sona ermesi veya bozulması hallerinde memlekete dönüş masrafları Hollanda’lı işverenlerce karşılanır. Bununla birlikte, sözleşme işçinin ağır bir kusuru sonucunda bozulmuşsa veya bozma için işçinin ileri sürdüğü sebepler geçerli değilse; dönüş masrafları işçi tarafından ödenir. Bu konuda karar verme yetkisi işyerinin bulunduğu bölgenin Çalışma Bürosuna aittir.



3. İlk iş sözleşmesi yenilenen işçi iznini Türkiye’de geçirmek isterse, gidiş-dönüş yol masrafları işveren tarafından karşılanır. Müteakip yenilemelerde işçilere böyle bir kolaylık gösterilmesi zorunluluğu yoktur.



SON HÜKÜMLER



Madde 21



Hollanda makamları, bu anlaşma çerçevesi içinde aldığı işçileri kamu düzeni ve güvenliği sebepleri ile Türkiye’ye iade edebilirler.



Madde 22



1. Akit taraflardan birinin isteği üzerine, en çok üçer temsilciden müteşekkil bir Karma Komisyon kurulabilir. Taraflar gereği kadar uzman bulundurabilir.



2. Bu anlaşmanın uygulanması sırasında çıkacak güçlüklerin çözümlenmesinde Kurumla Direction arasında bir mutabakata varılamadığı takdirde, Karma Komisyon bu güçlüklere çözüm yolu bulmaya çalışır.



Bundan başka Karma Komisyon, Türk işçilerinin toplanması Hollanda’ya yollanması ve orada işe yerleştirilmesi ile ilgili genel nitelikteki meselelerle de meşgul olabilir.



Gerekirse ele aldığı meselelerle ilgili olarak akit taraflara teklifler yapar.



3. Karma Komisyon iç teşkilatını ve çalışma tarzını kendisi tespit eder. Toplantılar sıra ile Türkiye’de ve Hollanda’da yapılır.



Madde 23



Bu anlaşma hükümleri, Hollanda bakımından Krallığın sadece Avrupa’daki toprakları için uygulanır.



Madde 24



İşbu anlaşmanın bir Türkçe tercümesi Türkiye Hükümeti tarafından Hollanda Hükümeti’ne, bir Flamanca tercümesi ise Hollanda Hükümeti tarafından Türk Hükümeti’ne sunulacaktır.



Madde 25



1. Bu anlaşma imzası tarihinde yürürlüğe girer.



2. İşbu anlaşma 31 Aralık 1964 tarihine kadar geçerlidir ve bitiminden en az üç ay önce akitlerden biri tarafından diplomatik yolla feshedilmediği taktirde bir yıl daha uzatılmış sayılır.



Yukarıdaki hususları doğrulamak için akit tarafların yetkili temsilcileri işbu anlaşmayı imzalamışlardır.



19 Ağustos 1964 günü Lahey’de Fransızca olarak iki nüsha yapılmıştır.







Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Hollanda Krallığı Hükümeti



Adına Adına



(İmza) (İmza)