Giriş

Ülke sınır komşularının yaşamış oldukları kaos, mezhep savaşları gibi siyasi ve güvenlik sorunları, diğer komşu ülkeleri etkileyebilmektedir. Örneğin, Saddam rejiminin devrilmesi ile Irak askeri cephaneliklerinin pek çoğu PKK gibi diğer terör örgütlerinin kontrolüne geçmesi, PKK’nın güncel durumunun en önemli sebepleri arasındadır. Bu tip siyasi ve güvenlik zafiyeti ortamında güç kazanan terör örgütleri, silahlı eylemlerini sık ve etkili ifa edebildikleri gibi ülkeleri yasa dışı ekonomik faaliyetlerle de tehdit edebilmektedir.

Türkiye’de ve Ortadoğu’da sorunu olan terör, farklı boyutlar kazanmıştır. Siber terör ile geniş yelpazelere uzanan terör örgütleri, günümüzde kimyasal terör grupları olarak da ülkeleri tehdit edebilmektedir. Bu doğrultuda ülkelerin politikalarındaki zafiyet veya kontrolsüz kararlar bu durumu etkinliğini arttırmaktadır.

Ülkelerin profesyonel devlet anlayışı gereğince komşu ülkelerine yardım yapması normalken, bu durumun kontrolsüz gerçekleşmesi, ülke iç güvenliğini, ülke sınır güvenliğini ve ekonomisini etkileyebilmektedir. Bu durum ülkelerin asıl tehdit algısı olan terör’e karşı güvenlik zafiyetine uğramasına sebep olabilmektedir.

Suriye Savaşı ve PKK Varlığı

Arap baharın başlaması ile küresel çıkarların Suriye üzerine yansıması, terör örgütlerini etkilemektedir. Suriye’de yaşanılan kaos ortamı, sınır komşu devletlerini de etkilemekte ve devletlerin ulusal güvenliğini tehdit edebilmektedir. Özellikle Türkiye’nin ekonomik, asayiş ve kontrolsüz nüfus artışında etkili olan Suriye iç savaşı, küresel dengelere ve güvenlik anlayışını da yeniden irdelenmesine sebebiyet olmaktadır.

Suriye’de El-Kaide, PKK, PYD ve belli başlı makro terörist gruplar, Suriye şartlarından faydalanma gayesindedirler. Suriye’deki bu terör örgütleri çeşitliliği sebebi ile Suriye halkı, terör örgütlerinin çeşitli unsurlarda kaynak olmalarına sebep olmaktadır.

20 yılı aşkın süredir varlığını Irak’ta sürdürmekte olan PKK terör örgütü, Suriye’deki kaos ortamı sebebi ile kaçakçılık ve terörist temin etmek için Suriye’deki savaş ortamından faydalanmaktadır. Özellikle PKK’nın, PYD ile organik bağının olması, PKK’nın daha komplike bir yapıya sahip olmasına sebebiyet vermektedir. Bu sebeple Türkiye Cumhuriyeti’nin sınır güvenliği ve terör tehdidi farklı boyut kazanmıştır.

İstihbarat ağında etkililiğini Suriye ve Irak’ta arttıran PKK terör örgütü, bölge halkından “Kürtçülük” söylemleri ile etkililiğini arttırmaya çalışmaktadır. Çünkü istihbarat, hedef ülkelerden önce bilgi almak bakımından önemli olması yüzünden, terör örgütlerince asimetrik eylemler düzenlemektedir. Propaganda insanlara her türlü konuyu anlatmada, savaşta ve barışta bünyenin mukavemetini korumada çağın her türlü tekniğinin kullanılarak yapılan girişimdir. PKK terör örgütü de bu doğrultuda, Suriye’de istediği desteği bulabilmesi için çeşitli propaganda araçları ile propaganda faaliyetini gerçekleştirmektedir.

2009-2010 yılı verilerinde, PKK mensubu 6 bin teröristin olduğu belirtilmektedir. Bunların 3 bin ila 3 bin 500’ünün Kuzey Irak’ta olduğu da açıklanan diğer bir konudur. Her terörist için aylık ortalama 500 dolar harcandığı var sayılmaktadır. Hesaplama sonucunda 6 bin teröristin maliyeti, aylık minimum 3 milyon dolar olduğu belirtilmektedir. PKK terör örgütü, bu doğrultuda maliyetlerini optimize etmek için Suriye iç savaşından nemalanmaktadır.

Suriye savaşı etkisi ile Türkiye’den çekilen teröristlerin bir kısmı Irak’ta konuşlanırken, bir kısmının da PYD askerlerine Suriye’de destek verdiği bilinmektedir. FARC ve Tamil Kamplarında PKK militan sayısı artarken, PKK toplamdaki militan sayısı Irak ve Suriye’de 20 bin militana ulaşacağı kamuoyunda yer almıştır. Kamuoyunda açıklanan dikkat çekici diğer bir husus ise PKK terör örgütünün 1.000 kişilik bir taburunun olmasıdır. Ayrıca Milli İstihbarat Teşkilatı açıklamalarında PKK’nın kolu olan PYD terör örgütünün Suriye’den VX sinir gazı temin ettiği ve Irak’ın Kuzeyine naklettikleri belirtilmektedir. Bu doğrultuda Kimyasal Terör günümüzde dikkat çeken bir husus olmaktadır. Türkiye’nin terör ile mücadele yöntemini revizyona uğratması muhtemeldir.

Sonuç: Suriye Savaşı’nın Türkiye Üzerine Etkisi ve Sonuçları

Suriye iç savaşı, Türkiye’yi ekonomik, sosyolojik ve milli güvenlik alanında etkilemektedir. Bu durumları etkileyen diğer bir faktör ise Batı tarafından eğitilmiş İslamcı askerlerin, Libya’dan, Türkiye üzerinden Suriye’ye geçmesi olmuştur.

Suriye iç savaşının Türkiye için en önemli etkileri arasında kontrolsüz göçmen kabulleri yer almaktadır. Mülteci olarak Türkiye’ye kontrolsüz getirilen göçmen sayısının 600 bini geçtiği basında yer almaktadır. 5 bin 638 Suriyeli bebek ise Türkiye’de dünyaya gelmiştir. Bu doğrultuda mültecilere kişi başı 7 dolar yardım yapılmaktadır. Ayrıca Türkiye’ye maliyeti ise 2 milyar dolardan fazladır.

Suriye savaşı ve kontrolsüz göçmen kabulü, Türkiye ekonomisine zarar verirken, yasa dışı ekonomik faaliyetlere de etkisi büyüktür. Bu doğrultuda kaçakçılık faaliyetleri ise artmaktadır. 2012 yılında Alkollü içki ve tütün mamulleri kaçakçılık olayında 16 bin 492 olayda 24 bin 427 kişi, 2012 yılında silah kaçakçılığı olayında %41 fabrikasyon, %47 el yapımı, %12 kuru sıkıdan çevrilme tabanca Türk Güvenlik Güçlerince yakalanmıştır. 2012 yılında 205 operasyonda 834 yasa dışı silahın yakalanması da dikkat çekicidir. Suriye savaşı ile paralellik gösteren bu veriler, sınır komşusu ülkelerin siyasi durumunun ne denli ülkeleri etkilediğinin göstergesidir.

Suriye iç savaşı, Türkiye’nin iç güveliğini ve ekonomisini, yasa dışı ekonomik faaliyetlerin varlığı ile etkilese de Türkiye’nin sınır güvenliğini ve terör tehdidine de farklı boyutlar kazandırmaktadır. Şöyle ki, PKK terör örgütü, finansını Suriye’den temin ederek finans kaynağını genişletmektedir. Bu doğrultuda Suriye’den temin edilen yasa dışı ürünler Türkiye’ye sokulmaya çalışılarak hem Türkiye’nin güvenliğini hem de ekonomisine zarar vermektedir. Örneğin; PKK’nın Suriye uzantısı olan PYD terör örgütü, Suriye’den Reyhanlıya bir gecede bin 500 ton kaçak mazot getirdiği bilinmektedir. Pek çok PYD üyesi kaçakçı ise sınırda Türk Güvenlik Güçleri ile çatıştığı kamuoyunda yer almaktadır.

Suriye iç savaşı, göçmenlerin kontrolsüz Türkiye’ye girmesi ile Türkiye’de suç oranlarını arttırmıştır. Sosyal psikolojik açısından Türk toplumunun tepkisi göze alınmadan göçmen alımlarının gerçekleşmesi Türkiye iç güvenliğini tehdit etmektedir. Ayrıca Suriye iç savaşı sebebi ile terör örgütlerinin varlığı ve Türkiye sınırına yakın yerde konuşlanması tehdit algısının irdelenmesine sebebiyet vermektedir. Savaş ortamında PKK terör örgütü gibi terör örgütlerinin kimyasal silah temin etmesi de terör örgütlerinin tehdidini ve eylemlerini fiziki olarak genişletme gayesinde olduğunun göstergesidir.