Almanya’nın nufüsu en kalabalık eyaletlerinden biri olan Kuzey Ren –Vestfalya’da (Nordrhein Westfalen) 13 Mayıs 2012 tarihinde yapılan milletvekili seçimlerinin galibi SPD (Sosyal Demokrat Partisi) mağlubu ise CDU (Hristiyan Demokrat Birlik Partisi) oldu. Yüzde beşlik barajı aşamayan DIE LINKEN (Sol Parti) dışarıda kalırken, PIRATEN (Korsanlar Partisi) meclise girmeyi başardı. DIE GRÜNEN (YEŞİLLER) ve FDP (Hür Demakrat Partisi ) ise daha da güçlenerek Nordrhein Westfalen (NRW) Eyalet Meclisi’nde yerlerini aldılar. Böylece seçim yarışına giren toplam 17 partiden sadece 5’i Kuzey Ren -Vestfalya (KRV) Eyalet Meclisi’ne girmeyi başardı.



KRV’de yapılan seçim sonuçları itibariyle yüzde beşlik (5%) barajı aşamayan ve meclise girmeye hak kazanamayan ırkçı partilerden Pro NRW ve NPD, seçim süresince İslam ve göçmen karşıtı propagandalar yaparak, kendi hesaplarına göre bir nevi hedeflerine ulaştılar. Irkçı Pro NRW eyalet genelinde ve toplumlar arasında ayrılık ve nifak tohumları ekmek için her fırsatı değerlendirdi. Irkçı parti ve gruplar, özellikle de İslam aleytarı ve provokasyona yönelik afiş ve pankartlar ile (Minarettenverbot, Freiheit statt Islam, Moschen Verbot, Peygamberimiz Muhammed Mustafa’ya yönelik karikatür vs.) Almanya’da yaşayan ve yaklaşık 5 milyon Müslümana karşı kin ve nefretlerini bir kez daha kustular. Meclise giremeseler bile (Pro NRW 1,5% ve NPD 0,5%) aldıkları oy oranı ile her seçim bölgesinde taraftar ırkçıların olduğu apaçık ortaya çıkmış oldu. Bu durum başta Türkler, Müslümanlar olmak üzere göçmenler ve genel olarak Almanya açısından düşündürücü bir gelişmedir ve ciddiye alınmalıdır. Ayrıca Avrupa’nın diğer ülkelerinde olduğu gibi Almanya’da da en büyük tehlikenin ırkçılık olduğu bu seçimler vesilesiyle de bir kez daha ortaya çıkmıştır.



KRV’de yapılan eyalet seçimlerinde 5 partiden toplam 27 Türk kökenli adaylardan ancak 4’ü KRV Meclisine milletvekili olarak girmeyi başarmıştır. Türk kökenli milletvekillerinin partilere göre dağılımı şöyle: SPD’den İbrahim Yetim ve Yüksel Serdar, CDU’dan Serap Güler ve YEŞİLLER’den Arif Ünal milletvekili seçildiler. KRV seçimlerinde milletvekili olmak için adaylıklarını koyan Türk kökenlilerin tamamının isim ve partilere göre dağılımı ise şöyledir: BIG ( Yenilik ve Adalet Partisi)14 kişi (Haluk Yıldız, Süleyman Arslan, Mehmet Metin, Mehmet Cambaz, Gülüzar Özyön, Sadık Cincin, Cem Özel, Hayri Çalık, Metin Sak, Zekiye Güneş, Mümin Uluş, Bayram Türksev, Fehmi Yaman ve Adem Akyüz), CDU 3 kişi (Serap Güler, Uğur Doğan ve Sadettin Tüzün), SPD 3 kişi (Ozan Atakanı, İbrahim Yetim ve Serdar Yüksel), YEŞİLLER 2 kişi( Arif Ünal ve Ali Baş) ve SOL PARTİ 5 kişi (Ali Atalan, Özlem Alev Demirel, Hamide Akyayır, Rohat Yıldırım ve Yasin Kurt) milletvekili olmak için seçim maratonunda yarıştılar.



Türkler açısından baktığımızda toplam 27 Türk kökenli adaydan yalnız 4 kişinin KRV(NRW) Eyalet Meclisi’ne girmeye hak kazanması bir başarı olarak görülmemelidir. Öte yandan Türk kökenli seçmenlerin (bütün bilgilendirme ve uyarılara rağmen) bu seçimlerde de yeterli derecede sandığa gitmemeleri ise bir talihsizliktir. NRW’de yaşayan Türkler, İstanbul’da Galatasaray ve Fenerbahçe arasında oynanan şampiyonluk maçına gösterdikleri ilgiyi kendilerini yakından ilgilendiren KRV seçimleri için maalesef göstermemişerdir!



Almanya’da yaşayan 3 milyon civarındaki Türkler’in (Türk veya Alman vatandaşı) önemli bir bölümünün yaşadığı KRV’de yapılan seçimler gerçekten de çok büyük bir önem arz etmektedir. Zira göçmenler arasında en çok problemi olan kesim Türkler’dir. NRW çok kültürlü ve çok dinli bir eyalet olmasına rağmen tabiri cayizse açık veya gizli ırkçılık ortada kol gezmektedir. Irkçılıktan en çok etkilenen kesim ise Türk ve Müslüman tolumdur.



Göçmenler arasında en büyük grubu oluşturan Türkler ve Müslümanlar, seçimlerde en çok destek verdikleri ve seçimi kazanarak hükümeti kuracak olan SPD ve YEŞİLLER’den haklı olarak büyük beklentileri vardır. Her şeyden önce, kurulacak koalisyon hükümetinin ayrımcılığı ve adaletsizliği ortadan kaldırmak için ciddi adımlar atması lazımdır.

Bu noktadan hareketle: Başta „çifte vatandaşlık, anadil, Türkçe’nin 2. yabancı dil olarak okutulması, seçme ve seçilme hakkı, eğitimde eşitlik, başörtüsü, İslam Din Dersleri, İslam’ın resmen tanınması, Müslüman Cemaatler’e dini cemaat statüsü verilmesi, ırkçılık ve İslam düşmanlığı ile mücadele” olmak üzere, sosyal adaleti sağlamak ve birlikte yaşamayı kolaylaştıran konularda ciddi adımlar atılması lazımdır.



Öte yandan KRV Eyalet Meclisi’ne giren Türk kökenli adaylardan da beklentilerimiz vardır. Türk kökenli milletvekilleri, ilk başta kimliklerini ve kimi temsil ettiklerini unutmamaları gerekir. Hangi partiden olursa olsunlar kendi aralarında mutlaka işbirliği ve dayanışma yapmaları lazımdır. Asla tabandan kopmamalıdırlar.

Türk kökenli milletvekilleri; yarım asırdan daha fazla bir zaman diliminden beri Almanya’da yaşayan, bu ülkenin müreffeh hale gelmesinde canla başla çalışan ve Almanya’yı kendisine 2. vatan edinen insanların mecliste gerçek birer temsilcileri olmaları lazımdır. Daim bu minval üzere mücadele etmeleri gerekir. Böyle bir anlayış ve düşünce içerisinde canla başla çalışan siyasi temsilciler bilsinler ki, Türk toplumu daim onların yanlarında olacaktır. Aksini düşünmek bile isemiyorum.



Sözün hülazası: KRV Eyalet meclise giren bütün parti ve milletvekillerini bir kez daha teprik ediyor, hükümeti kuracak SPD ve YEŞİLLER’e başarılar diliyor, halkı ve hakkı unutmayın diyoruz.