Göç ve Türkler Çalıştayı Ankara’da gerçekleşti - UETD - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









Göç ve Türkler Çalıştayı Ankara’da gerçekleşti - UETD
Tarih: 29.12.2010 > Kaç kez okundu? 4335

Paylaş


BASIN BLDRS

28 Aralık 2010

UETD HOLLANDA | Sextantweg 6 C | Postbus 58070 | 1040 HB AMSTERDAM | Telefon +31 20 684 57 12

| info@uetd.nl | www.uetd.nl | KvK: 537.717 | Rabobank 1072.88.559

Göç ve Türkler Çalıstayı Ankara’da

gerçeklesti

TÜRKSOY Kongre Salonunda gerçeklesen çalıstayda; Avrupalı Türklerin

Türkiye’ye 100 milyar Dolar’ı askın döviz kazandırdıklarını ve özellikle

son dönemde yurt dısında yasayan Türklerin sermayelerini Türkiye’de

degerlendirerek Türkiye’nin ekonomisine ve istihdamına ciddi anlamda

katkı vermeye basladıkları belirtildi.

Birlesmis Milletler Uluslar arası Göçmenler Günü münasebeti ile Avrasya Ekonomik Iliskiler Dernegi ile UETD

(Avrupalı Türk Demokratlar Birligi) Hollanda Baskanlıgı’nca ortaklasa düzenlenen “Göç ve Türkler” konulu çalıstay

Ankara’da gerçeklestirildi.

Moderatörlügünü TÜRKSAM Baskanı Sinan Ogan’ın yaptıgı çalıstaya konusmacı olarak Hacettepe Üniversitesi

Ögretim Üyesi Dr. M. Murat ERDOGAN, TÜRKSAM Göç Enstitüsü Baskanı Dr. Can ÜNVER, Irak Türkmen

Arastırmalar Merkezi Baskanı Sadun KÖPRÜLÜ ve Basbakanlık Müsaviri Sayit YUSUF katılırken, çalıstayı çok

sayıda katılımcı takip etti.

BASIN BLDRS

28 Aralık 2010

UETD HOLLANDA | Sextantweg 6 C | Postbus 58070 | 1040 HB AMSTERDAM | Telefon +31 20 684 57 12

| info@uetd.nl | www.uetd.nl | KvK: 537.717 | Rabobank 1072.88.559

“Göç ve Türkler” konulu çalıstayın açılıs konusmalarını

Avrasya Ekonomik Iliskiler Dernegi Baskanı Hikmet EREN,

UETD Hollanda Baskanı Veyis GÜNGÖR ve Basbakanlık

Yurtdısı Türkler ve Akraba Topluluklar Baskanı Kemal

YURTNAÇ yaptı.

Hacettepe Üniversitesi Ögretim Üyesi Dr. M. Murat

ERDOGAN göç sorununa yurt dısına ekonomik gerekçelerle

göç eden vatandaslarımızın yasadıgı sıkıntılar perspektifinden

yaklasarak, bu vatandaslara Türk Devleti olarak uzun yıllar

sadece “döviz kaynagı” gözü ile bakıldıgını, yurt dısına göç

eden bu vatandaslarımızın yurt dısında karsılastıgı zorlukların

Türkiye tarafından önemsenmediginin altını çizdi. Erdogan,

özellikle geçmis tarihlerde büyükelçilerin yurtdısında yasayan

Türk vatandaslarından çok kopuk, ilgisiz tutumunun sorunları

kangren haline getirdigini belirtti. Erdogan aslında yurt dısında

yasayan Türklerin kendi ülkeleri ile baglarını en güçlü biçimde sürdüren, iletisimini hala

koparmayan göçmen grubu olarak Avrupa’da gördügü standartları Türkiye’de de görmek

istemesi ile birlikte ciddi bir “zihniyet transferinin” önünü açtıgına dikkat çekti. Avrupa’da var

olan Islama-fobi’nin Türk karsıtlıgını da tetikledigini belirten Erdogan, Türkiye’nin en büyük

eksikliginin göç stratejisini üzerine bina edecegi bilgi eksikliginin olduguna vurgu yaptı.

Konusmasının son bölümünü Türk vatandaslarının göç ettigi ülkeler penceresinden

bakılınca bu sorunun nasıl göründügüne dair tespitlerine ayıran Dr. Murat Erdogan, Türklerin Avrupa’ya ilk

gittikleri dönemlerdeki gibi cosku ile karsılanmadıklarını belirterek son yıllarda yurt dısına giden Türk

vatandaslarının sayısının, yurt dısından Türkiye’ye dönüs yapan vatandaslarımızdan daha az olmasına dikkat

çekti. Erdogan, sadece Almanya’da 2010 yılı içerisinde Türkler tarafından 150 bin yeni isyeri açıldıgını belirterek,

Türklerin Avrupa’da yeni bir orta sınıf yarattıklarını, siyaseten de etkin olmaya basladıklarını bunun

küçümsenecek bir olay olmadıgını belirtti.

Çalıstayda TÜRKSAM Göç Enstitüsü Baskanı Dr.Can Ünver, 30 Ekim 1961’de Almanya ile

imzalanan anlasma ile baslayan yurtdısına göç dalgasının 2011 itibariyle 50. Yılına girecek

olmasına ragmen, Türkiye’de göç konusunun ve bunun getirdigi sorunların ilgi çekmedigini

ve bu alanda çalısmalar yapılmadıgını belirtti.

Ünver bu noktada 2 kutbun bulundugunu; bunlardan birisinin akademi digerinin ise bürokrasi

oldugunu belirterek aradan geçen 50 yıl zarfında bu 2 kutbun bir araya gelerek göç ve

yarattıgı sorunlar hakkında somut çalısmalar ortaya koyamadıklarını belirtti. Son yıllarda

akademik çevrelerin bu konu ile ilgili biraz daha fazla ilgili oldugunu, Istanbul Bilgi

Üniversitesi ve Gazi Üniversitesi bünyesinde Göç Arastırmaları bölümleri kuruldugunu dile

getiren Dr. Cem Ünver yine de bunların çok yetersiz oldugunun altını çizdi.

Dr.Can Ünver yurt dısındaki gurbetçi vatandaslarımızın Türkiye’ye 100 milyar Dolar’ı askın

döviz kazandırdıklarını ve özellikle son dönemde yurt dısında yasayan Türklerin

sermayelerini Türkiye’de degerlendirerek Türkiye’nin ekonomisine ve istihdamına ciddi

anlamda katkı vermeye basladıklarını belirtti. Ünver’in dikkat çektigi bir baska konu ise yurt

dısında yetismis, kalifiye, egitimli çok sayıda Türk vatandasının Türkiye’ye dönmeye

baslaması oldu. Ünver, göç ettikleri ülkelerde sürekli “entegrasyon” tartısmaları ve

“ötekilestirme” uygulamalarından bunalan Türk vatandaslarının

anavatanlarına döndüklerini bunun da “tersine bir beyin göçü” olarak

nitelenebilecegini belirtti.

Irak Türkmen Arastırma Merkezi Baskanı Sadun Köprülü, Irak’taki

Türkmenler olarak Saddam öncesi, Saddam dönemi ve Saddam sonrası dönemlerde sürekli

olarak baskılara maruz kaldıklarını ifade etti.

Saddam rejimi ile birlikte Türkmenlerin Araplastırılmak istendigini, buna direnen Türkmenler

üzerinde ciddi baskı kuruldugunu dile getiren Sadun Köprülü, baskının defalarca katliam

boyutuna vardıgını ve yüzlerce Türkmen’in öldürüldügünü belirten Köprülü, Türkmenler

üzerinde ciddi bir baskı olustugunu bunun da göçlere yol açtıgını ifade etti. Köprülü

Avrupa’nın çesitli ülkelerinde yaklasık 45-50 bin civarında Türkmen’in göçmen olarak

yasamaya devam ettigini belirtirken, Türkmenler olarak Türkiye’de ikamet alamadıklarını,

oturma izni alma noktasında ciddi sıkıntılar yasandıgını belirtti. Köprülü Türkiye’nin bu

konuda en kısa sürede çözüm üretmesini beklediklerini ifade etti.

BASIN BLDRS

28 Aralık 2010

UETD HOLLANDA | Sextantweg 6 C | Postbus 58070 | 1040 HB AMSTERDAM | Telefon +31 20 684 57 12

| info@uetd.nl | www.uetd.nl | KvK: 537.717 | Rabobank 1072.88.559

Çalıstayın son konusmacısı olarak kürsüye gelen Basbakanlık Müsaviri Sayit Yusuf ise

göç dendiginde aslında Türklerin tarihinin anlatıldıgını, Orta Asya’dan göçerek

Anadolu’yu yurt edinen bu milletin daha sonra Avrupa’ya uzandıgını, bu kadar büyük bir

devlet olabilmenin kökenlerinden birisinin de bu göçler sayesinde yakalanan dinamizm

oldugunu ifade etti. Türkiye’nin sürekli göç alan ve özellikle Osmanlı Bakiyesi ülkelerin

dikkatini çeken bir ülke oldugunu belirten Sayit Yusuf, Avrupa’da kendilerine karsı

ekonomik-siyasal-kültürel baskı uygulanan Türklerin direnme güçleri kalmadıgı zaman

dönecekleri tek adresin anayurtları olan yahut soydaslık bagları nedeni ile öyle gördükleri

Türkiye oldugunu belirtti.

Cumhuriyet tarihinde toplam 1 milyon 756 bin 647 kisinin Türkiye Cumhuriyeti

vatandaslıgına geçtigini belirten Sayit Yusuf, bu insanların ilk baslarda barınma, istihdam

gibi nedenlerle bir takım sorunları beraberinde getirdigini ancak orta ve uzun vadede

Türkiye’ye çok ciddi katkısı oldugunu belirtti.

Yurtdısından Türkiye’ye göç eden soydaslarımızın hemen hepsinin okumus, nitelikli ve

çalısma azmi olan insanlar olmasının Türkiye’nin kalkınmasına yaptıgı olumlu etkiye

dikkat çeken Sayit Yusuf, tüm bunlara ve Türkiye’nin halen göç almasına ragmen devlet

olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin esas politikasının komsu ülkelerde yasayan

soydaslarımızın o ülkelerde “Nüfusunun ve nüfuzunun” artması seklinde oldugunu

belirterek, yogun dıs göç alımının bu stratejiyi zaafa ugratabilecegi uyarısında bulundu.