Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı Güney Kıbrıs’ın Noble Enerji Şirketi ve ortaklarıyla yaptığı doğal gaz gelir anlaşmasının Kıbrıs Türk halkının eşit hak ve çıkarlarının gaspı olduğunu bildirdi.

Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, Afrodit yatağından çıkartılacak doğal gaza ilişkin bir “gelir anlaşmasının” GKRY’nin 18 yılda çıkartılması öngörülen gazdan 9 milyar dolar elde edilmesini öngördüğü hatırlatılarak, söz konusu anlaşmanın kabul edilmez olduğu vurgulandı.

Açıklamada, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, Kıbrıs Türk tarafının Ada etrafındaki hidrokarbon kaynaklarına ilişkin tüm iş birliği çağrılarını görmezden gelerek, tek yanlı, hukuka ve hakkaniyete aykırı faaliyetlerini artırarak sürdürmesinin, 1960 Ortaklık Cumhuriyeti’ni işgal eden Rum yönetiminin, Ada’nın geleceğine ilişkin vizyonunun ne olduğunu bir kez daha gözler önüne serdiği belirtildi.

Açıklamada şunlara yer verildi:

“Bu vizyonda, Kıbrıs Türk halkının eşit hak ve çıkarlarına yer yoktur ve Kıbrıs Rum tarafının paylaşmaya hiç de hazır olmadığının en somut göstergesidir.

Hâl böyleyken, bu kabul edilemez adımlar Ada ve bölgedeki istikrar ve güvenliği de tehdit etmekte, tansiyonu tehlikeli bir şekilde artırmaktadır. Bu durumun sorumlusu tek yanlı faaliyetlerini sürdürmekte ısrar eden GKRY olduğu kadar, söz konusu faaliyetleri cesaretlendiren uluslararası toplum ve ilgili şirketlerin hakkaniyetten yoksun tutumlarıdır.

GKRY, Ada etrafındaki hidrokarbon kaynaklarına ilişkin tek yanlı faaliyetlerini sürdürdüğü ve tarafımızla ortak haklarımıza ilişkin iş birliğinden kaçındığı sürece, KKTC olarak, TC ile birlikte, halkımızın eşit hak ve çıkarlarını korumak amacıyla gerekli tüm adımları kararlı bir şekilde atmaya devam edeceğimizi ve Türk Petrolleri’ni yetkilendirdiğimiz alanlarda sondaj çalışmalarımıza en kısa zamanda başlayacağımızı kamuoyuyla paylaşırız.”



Erdoğan: "Kuzey Kıbrıs'taki Türk soydaşlarımızın haklarını yedirtmeyiz"



Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "(Doğu Akdeniz'de) Bölgenin bir defa çıkacak olan tüm neması, yani bu petrol noktasında olabilir başka olabilir, bunların hepsinden Güney Kıbrıs'ın nasıl hakları varsa aynı şekilde uluslararası hukuka göre Kuzey Kıbrıs'taki Türk soydaşlarımızın da hakları var. Bu hakları kimse kusura bakmasın biz hiç ilgisi alakası olmayanlara da yedirtmeyiz." dedi.

Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin petrol için Doğu Akdeniz'de bazı Amerikan şirketleriyle anlaştığı söyleniyor. Türkiye'nin tutumu nedir bu konuda?" sorusu üzerine, şu anda münhasır ekonomik bölgelerde özellikle Kuzey Kıbrıslıların, Türk soydaşların haklarını sonuna kadar korumakta kararlı olduklarını vurguladı.

Bunun için de şu anda yeni alınan sondaj gemileri ve arama noktasındaki gemilerin bölgeye intikal ettiğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"Onların da çalışmaları var. Onları korumaları noktasında yine Silahlı Kuvvetlerimizin ilgili fırkateynler olsun hepsi bölgedeler. Bölgenin bir defa çıkacak olan tüm neması, bu petrol noktasında olabilir, başka olabilir, bunların hepsinden Güney Kıbrıs'ın nasıl hakları varsa, aynı şekilde uluslararası hukuka göre Kuzey Kıbrıs'taki Türk soydaşlarımızın da hakları var. Bu hakları kimse kusura bakmasın, hiç ilgisi, alakası olmayanlara da yedirtmeyiz. Onun için diplomatik ilişkilerimiz var. Diplomatik ilişkiler dışında da münhasır ekonomik bölgede bize ait olan loblar var. Buralar üzerinde de çalışmalarımızı aynı şekilde sürdürüyoruz."



Türkiye'den Rum Yönetimi’ne doğal gaz gelir anlaşması tepkisi



Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Rum Yönetimi’nin Doğu Akdeniz'de bazı uluslararası şirketlerle yaptığı doğal gaz gelir anlaşmasının kabul edilemez olduğunu belirterek, "Söz konusu anlaşma, adanın doğal kaynakları üzerinde eşit haklara sahip olan Kıbrıs Türklerinin haklarının GKRY tarafından gasp edilmeye devam edildiğini gösteren somut bir örnektir." değerlendirmesinde bulundu.

Sözcü Aksoy, GKRY'nin Doğu Akdeniz'de bazı uluslararası petrol şirketleri ile ahiren yaptığı doğal gaz gelir paylaşımı anlaşması hakkındaki soruya yazılı yanıt verdi.

GKRY ile uluslararası şirketler arasında yapılan söz konusu anlaşmaya karşın KKTC makamlarının yaptığı açıklamaları paylaştıklarını ve desteklediklerini belirten Aksoy, "Söz konusu anlaşma, Ada'nın doğal kaynakları üzerinde eşit haklara sahip olan Kıbrıs Türklerinin haklarının GKRY tarafından gasp edilmeye devam edildiğini gösteren somut bir örnektir. Zira, anlaşmada Kıbrıs Türklerine hiçbir atıfta bulunulmadığı ve Kıbrıs Türklerine gelir paylaşımında pay verilmediği anlaşılmaktadır. Bu, hem bizim hem de KKTC için kabul edilemez bir durumdur." ifadelerini kullandı.

GKRY ve GKRY ile iş yapan uluslararası şirketlerin, Kıbrıs Türkleri'nin adanın ortak sahibi olduğunu, Ada’nın petrol ve doğal gaz kaynakları üzerinde eşit hakları bulunduğunu görmezden gelerek hareket edemeyeceğini vurgulayan Aksoy, şunları kaydetti:

"Bu nedenle Türkiye, Doğu Akdeniz'de kendi haklarının yanısıra, Kıbrıs Türklerinin de haklarını korumak için takındığı ilkeli ve kararlı duruşunu aynen devam ettirecek ve bunun için gerekli adımları atmaktan çekinmeyecektir. Nitekim Sayın Cumhurbaşkanımızın da bugün ifade ettiği üzere, Türkiye Kıbrıs Türklerinin haklarını kimseye yedirmeyecektir."

Sözcü Aksoy, bu çerçevede Türkiye'nin, Rum tarafının tek taraflı hidrokarbon faaliyetlerini sona erdirmediği veya adanın eşit ortağı Kıbrıs Türklerini hidrokarbon kaynakları konusunda karar alma mekanizmalarına ve gelir paylaşımına dahil etmediği sürece, Kıbrıs Türklerinin kıta sahanlığı haklarını korumaya devam edeceğini kaydetti.

Aksoy, bu bağlamda Yavuz ve Fatih sondaj gemilerinin de KKTC'nin Türkiye Petrollerine 2011'de verdiği ruhsat sahalarında sondaj çalışmalarına da yakın zamanda başlayacağını belirterek, "Bu vesileyle, Doğu Akdeniz'de güvenlik ve istikrarı sorumsuzca riske atmaktan çekinmeyen, Kıbrıs adasının ortak sahibi olan Kıbrıs Türklerinin doğal kaynaklar üzerindeki asli haklarını hiçe sayan, iş birliği tekliflerini reddeden ve tüm uyarılarımıza rağmen tek taraflı faaliyetlerinden vazgeçmeyen tarafın GKRY olduğunu bir kez daha uluslararası topluma hatırlatmak isteriz." değerlendirmesinde bulundu.



Cumhuriyet Meclisi ve KTFF heyetleri FIFA yetkilileriyle Paris’te görüştü



Cumhuriyet Meclisi ve Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu heyetleri Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği’nin (FIFA) 69’uncu Genel Kurulu çerçevesinde Paris’te bulunan FIFA yetkilileriyle görüştü.

Kıbrıs Türk halkının futbol alanında maruz kaldığı ambargo ve kısıtlamaların kaldırılması için FIFA ve diğer futbol örgütlerinin üst düzey yetkilileriyle temaslar gerçekleştiren heyet, olabilecek açılımlara dair konunun siyasi ve hukuki boyutlarını içeren bir de sunum yaptı.

Heyette Ulusal Birlik Partisi (UBP) Gazimağusa Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, KTFF Birinci Başkanvekili Orçun Kamalı, KTFF Genel Sekreteri Enver Baturalp ve Cumhuriyet Meclisi Basın, Dışilişkiler ve Protokol Müdürü Yasa Yeşilada yer aldı.



Tatlısu, KKTC’nin 5’inci Cittaslow belediyesi oldu



Tatlısu Belediyesi, KKTC’nin beşinci Cittaslow (sakin şehir) belediyesi unvanını kazandı.

Yeniboğaziçi, Lefke, Mehmetçik ve Geçitkale belediyelerinin ardından cittaslow üyesi olan Tatlısu’nun üyeliğe kabulü, Cittaslow Birliği Uluslararası Genel Sekreteri Pier Giorgio Olivetti imzalı elektronik postayla bildirildi.

Üyelikle ilgili değerlendirmelerde bulunan Tatlısu Belediye Başkanı Hayri Orçan, Tatlısu’nun cittaslow üyeliğine kabulünün, Tatlısulular ve ülke adına onur verici olduğunu söyledi.

Orçan, Cittaslow Tatlısu’da farklı turizm modelleriyle turizm potansiyelini daha da artırmayı hedeflediklerini vurguladı.

Cittaslow Birliğinin merkezi İtalya’da 22 Haziran’da düzenlenecek törenle üyelik belgesini alacağını açıklayan Hayri Orçan, Cittaslow üyesi olabilmek için gerekli kriterleri karşılamak üzere dört- beş yıldır çalıştıklarını, son bir yıldır da DAÜ’nün desteğiyle ve paydaşlarla raporlama işlemlerini yürüttüklerini anlattı.

Belediye sınırları içinde yaptıkları Miniakıbrıs’ın da bulunduğu alandaki 1100 yıllık Panagia Pegaminiotissa Kilisesi'ni doğa müzesine çevirdiklerini anlatan Orçan, ayrıca 250-300 yıllık tarihi un değirmenini ve bir çeşmeyi de restore ederek turizme kazandırdıklarını söyledi.

Devam eden arkeolojik kazıların, bölgenin adadaki ilk yerleşim yeri olabileceğini gösterdiğini kaydeden Hayri Orçan, hedefleri arasında, 10 bin yıllık bir köy projesini içeren Arkeopark projesi de bulunduğunu belirtti. Orçan, yerel yiyeceklerin sunulacağı kafeler, tarihi değerlerin sergileneceği müzeler ve yabancı öğrencilerin de araştırmalar yapabileceği bir kazı araştırma merkezi yaratmayı hedeflediklerini anlattı.















Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Instagram





Website













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

Başbakan Yardımcılığı ve

Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 601 1800 - 01

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri