BASIN BÜLTENİ BB Yrd ve Dışişleri Bakanlığı: “Kıbrıs Türk tarafı olarak işbirliği mekanizmasının bir an önce kurulmasına yönelik BM nezdinde girişimlerimizi başlatacağız” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ BB Yrd ve Dışişleri Bakanlığı: “Kıbrıs Türk tarafı olarak işbirliği mekanizmasının bir an önce kurulmasına yönelik BM nezdinde girişimlerimizi başlatacağız”
Tarih: 02.02.2019 > Kaç kez okundu? 939

Paylaş


Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün (BMBG) adadaki görev süresinin uzatılması hakkında açıklama yaptı.

Açıklamada şöyle denildi:

“Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün adadaki görev süresini 31 Temmuz 2019 tarihine kadar uzatan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı dün kabul edilmiştir. Kararda yer alan hususlara ilişkin Kıbrıs Türk tarafının detaylı görüş ve pozisyonları BM Güvenlik Konseyi üye ülkeleri başta olmak üzere, ilgili merkezlere iletilmiş olup, Kararda öne çıkan noktalara ilişkin görüşlerimizi kamuoyunun dikkatine getiririz.

Bilindiği üzere, uzun süreden beri yoğun şekilde iki taraf arasında işbirliği yapılmasına yönelik ada dahili ve haricinde temaslar gerçekleştirilmiştir. Bu temaslar sonucunda, BM Güvenlik Konseyi’nin bugün aldığı Kararda adadaki iki taraf arasında doğrudan iletişim kurulması ve işbirliği yapılmasına yönelik bir mekanizma oluşturulması net bir şekilde yer almıştır. Bu durum, Kıbrıs adasında yeni bir döneme girildiğinin en bariz göstergesidir.

Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum tarafları arasında doğrudan iletişim ve işbirliği mekanizması oluşturulmasını, iki halk arasında mevcut güvensizliğin giderilmesi ve taraflar arasında karşılıklı bağımlılık yaratılarak, müzakere yoluyla ortak vizyona dayalı bir çözüme yardımcı olacak önemli bir unsur olarak değerlendirmekteyiz. Bu yeni unsur, bölgemizin istikrar ve güvenliği açısından da önem arz etmektedir.

Kararda yer alan çağrının ardından beklentimiz uluslararası toplumun, adadaki iki taraf arasında bir an önce doğrudan iletişim ve işbirliğine dayalı mekanizmanın hayata geçirilmesini teşvik etmesidir. Kıbrıs Türk tarafı olarak, adadaki iki taraf arasında işbirliğine dayalı bir ilişki tesis edilmesinin adamız ve bölgemizin huzur ve istikrarı açısından önemli olduğunun bilinciyle, böyle bir mekanizmanın uygulamaya konulması için gerekli adımları atmaya hazırız. Bugüne kadar, Kıbrıs Türk tarafı ile doğrudan iletişim kurmaktan ve işbirliğine dayalı bir ilişki tesis etmekten kaçınan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni, adanın ve bölgemizin geleceği için bahse konu tutumundan vazgeçerek, BM Güvenlik Konseyi’nin bu yöndeki çağrısına uymaya davet ediyoruz. Kıbrıs Türk tarafı olarak işbirliği mekanizmasının bir an önce kurulmasına yönelik Birleşmiş Milletler nezdinde girişimlerimizi başlatacağız.

Kararda tarafların, BM Genel Sekreteri’nin 15 Ekim 2018 ve 11 Ocak 2019 tarihli raporları uyarınca, ortak bir başlangıç noktası üzerinde anlaşmaya çağrılmalarını memnuniyetle karşılamaktayız.

Uyuşmazlığın tüm taraflarının onayının alınması ve tarafsızlık gibi temel prensiplerin dünyadaki tüm barış gücü operasyonlarında uygulanmasını isteyen BM Güvenlik Konseyi’nin 21 Eylül 2018 tarihli ve 2436 sayılı çatı Kararının, önceki nüshalarda yer almasına rağmen, Karardan çıkarılması talihsiz bir durumdur. BM Güvenlik Konseyi’nin kendi kararının hilafına olan bu çelişkili adımın söz konusu Kararın bağlayıcılığını, dolayısıyla BM Barış Gücü dahil olmak üzere, barış gücü operasyonlarında tarafların rıza ve onaylarının gerekli olduğu gerçeğini değiştirmediğini hatırlatarak, bir sonraki kararda bu eksikliğin giderilmesini beklediğimizi vurgularız.

Kararda ayrıca, Güvenlik Konseyi tarafından, statükonun sembolü ve dolayısıyla sorunun bir parçası haline gelen BM Barış Gücü’ne eylemlerinin siyasi süreci desteklemesi gerektiği yönünde bir çağrı da yapılmaktadır. Bu bağlamda, çözüm sürecinin 2017 Crans Montana ertesindeki mevcut durumu dikkate alındığında, BM Barış Gücü’nün görev ve operasyonları yanında, mandasının da gözden geçirilmesi yönündeki ihtiyaç aşikardır. Beklentimiz, Güvenlik Konseyi’nin bir sonraki kararında bu konuda adım atmasıdır.”



Türkiye Dışişleri Bakanlığı BMGK kararını eleştirdi



Türkiye Dışişleri Bakanlığı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) Kıbrıs’ta konuşlu Birleşmiş Milletler Barış Gücü Misyonu’nun (BMBG) görev süresini altı ay daha uzatan dünkü kararını eleştirdi.

Yapılan açıklamada, BMGK kararının Genel Sekreter'in raporlarıyla bağdaşmadığı kaydedildi. Türkiye Dışişleri Bakanlığı açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:

"BM Genel Sekreteri’nin Güvenlik Konseyi’ne sunduğu gerek Kıbrıs’taki İyi Niyet Misyonuna ilişkin 15 Ekim 2018 tarihli raporunda, gerek BMBG’ye ilişkin 11 Ocak 2019 tarihli son raporunda, herhangi bir çözüm modeline atıfta bulunulmayarak, yeni fikirlerin geliştirilmesine vurgu yapılmıştı. Buna rağmen, Güvenlik Konseyi, bu son karar metninde BM Genel Sekreteri’nin görüşlerinin ötesine geçen bir tutum benimsemiş, ayrıca Genel Sekreter’in geçici olarak görevlendirdiği BM yetkilisi tarafından gerçekleştirilmekte olan temasların sonucuna ve çözüm sürecinin gelecekte alabileceği şekle dair peşin hükümler kaydetmiştir.

Karar bu açıdan Kıbrıs meselesinin çözümüne yönelik çabalara gerçekçi bir katkıda bulunmamakta ve Genel Sekreter’in söz konusu raporlarıyla da bağdaşmamaktadır.

Diğer taraftan, BM’nin yerleşik uygulamalarına aykırı bir şekilde, BMBG’nin görev süresinin uzatılması hususunda KKTC makamlarının rızasının alınmamış olması da önemli bir eksikliktir."

Crans Montana’daki müzakerelerin, Kıbrıs Rum tarafının uzlaşmaz, kendisini Ada’nın tek sahibi, Kıbrıs Türk halkını ise azınlık olarak gören tutumu nedeniyle sonuç alınamadan kapandığını kaydeden Türkiye Dışişleri Bakanlığı, yeni bir müzakere süreci başlatılacaksa, bunun sonuç odaklı bir süreç olması ve bu sürecin tüm parametrelerinin önceden belirlenmesi gerektiğini de vurguladı. Açıklamada ", bu çerçevede, iki bölgeli, iki kesimli ve siyasi eşitliğe dayalı federal çözümü dışlamadan tüm alternatiflerin masada olması lazım geldiği yönündeki görüşümüzü koruyoruz. Önümüzdeki dönemdeki herhangi bir sürecin, ancak Ada’daki mevcut gerçekleri ve iki tarafın siyasi eşitliğini temel alması halinde başarılı olabileceğini düşünüyoruz." denildi.



Özersay Deutsche Welle’ye konuştu: “Sondaj yapılacak noktayı belirliyoruz”



Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay Barbaros gemisinin Kıbrıs’ın güneyinde KKTC tarafından ilan edilen sahalarda sismik araştırma yapmaya başlaması konusunda demeç verdi.

Özersay “biz daha önce ne söylediysek, şimdi onu yapıyoruz. Artık sondaj yapma aşamasına geldik, bunun için sondajın yapılacağı noktayı saptayacağız. Bu nedenle Barbaros Hayrettin Paşa gemisi KKTC tarafından daha önce ilan edilmiş olan F ve G ruhsat sahaları bölgesine sismik araştırma yapmak üzere intikal etti. Sondaj bu çalışma sonrasında tespit edilecek yerde yapılacak. Orada yapacağı son araştırmayla, TPAO tarafından yakında yapılacak olan kazının tam yerini belirleyeceğiz. Zira KKTC adına yapılacak olan kazı sırf yapılmış olsun diye yapılmayacak, gerçekten doğalgaz bulunma ihtimali yüksek olan noktada kazı yapılacak” ifadelerini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Özersay “KKTC olarak biz sadece adanın kuzeyinde değil aynı zamanda güneyinde de bazı sahalar belirledik ve ilan ettik, aynen Kıbrıs Rum tarafının ilan ettiği gibi. Bir şirket olarak KKTC adına kazı yapsın diye TPAO’ya lisans verdik, aynen Kıbrıs Rum yönetimi ENI ve EXXON firmalarına lisans verdiği gibi. Şimdi de kazılara başlayacağımız yerleri saptayacağız ve kazmaya başlayacağız, aynen Kıbrıs Rum idaresinin yaptığı gibi” dedi.

Kıbrıs Türk tarafının kapsamlı çözümden önce de doğalgaz konusunda iki taraf arasında işbirliği yapılmasına dair önerisinin hala geçerli olduğuna dikkat çeken Dışişleri Bakanı Özersay “doğalgaz konusu bir çatışma unsuru olsun istemiyoruz ve biliyoruz ki eğer çözümden de önce bu konuda oturup konuşur, işbirliği yapmaya başlarsak o zaman Doğu Akdeniz bölgesi çok daha istikrarlı bir bölge haline gelir. Bu bölgedeki tüm aktörler arasında ticaretin ve işbirliğinin gelişmesi karşılıklı bağımlılık yaratacağından kimse o noktadan sonra çatışma ihtimalini göze alamayacaktır. Bölge barışı için işbirliği ve karşılıklı bağımlılık elzemdir diye düşünüyoruz ve önerimiz hala geçerlidir” şeklinde konuştu.



Kayıp Şahıslar Komitesi’ne bağış



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, çalışmalarına katkı oluşturması amacıyla, KKTC Cumhurbaşkanlığı olarak Kayıp Şahıslar Komitesi’ne (KŞK) 75 bin Euro bağış yaptı.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin Kıbrıslı Türk üyesi Gülden Plümer ve BM’nin atadığı 3. Üye Paul Henri Arni’yi kabul etti.

Akıncı, kabulde yaptığı konuşmada, kayıplar konusunda bilgisi olanların bunu komiteyle paylaşması çağrısında bulundu.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin Kıbrıs’ta çok önemli ve değerli hizmet yürüttüğünü belirtti. Kıbrıs’ın tarihinin acılarla dolu bir tarih olduğunu, her iki toplumun da bu acılardan nasibini aldığını söyleyen Akıncı, yaşanan acılarda kayıplar konusunun önemli bir yer tuttuğuna işaret ederek, iki taraftan da toplam 2001 kayıp olduğunu dile getirdi.

Akıncı, yıllar geçtikçe kalıntılara ulaşmanın daha da zorlaştığını, bunun sebeplerinin de olayların şahitlerinin bir kısmının artık hayatta olmaması ve yaşayanların da konuşmak istememesi olduğunu söyledi.

Kayıplar konusunda Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum toplumunda bilgi sahibi olanlara, bildiklerini paylaşmaları çağrısı yapan Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle konuştu:

“Yılların geçmesi kayıplara ulaşmayı zorlaştırıyor. Olayların şahitlerinin hayatta olmamaları bu güçlüğü artırıyor. Bu konularla ilgili konuşma isteksizliği de çalışmalara yardımcı olmuyor. Bundan dolayı, yeri geldikçe bu konuyla ilgili bilgi sahibi olan insanlara vicdani muhasebelerini yapmaları çağrısı yapıyorum. Her iki topluma dönük olarak da bu çağrıyı yapıyorum, sadece kendi toplumumuza değil, Rum toplumunda da bu konularda bilgi sahibi olanların, Kıbrıs Türk toplumunda da bilgi sahibi olanların Kayıp Şahıslar Komitesi’ne verecekleri bilgiler çok anlamlıdır, çok değerlidir.”

Cumhurbaşkanı Akıncı, bazı ailelerin kayıp yakınlarının kalıntılarına ulaştıkları zaman yaşadıkları duygu selini ve Limasol’da 64-65 döneminde kayıp yakınlarının yaşadıklarını da yakından gördüğünü belirterek, her iki toplumda da ailelerin, kalıntıların bulunmasını dört gözle beklediğini kaydetti.

Akıncı, “Bu konuda bilgi sahibi olanlar sesimi duysun ve yardımcı olalım. Kimse kulaklarını tıkamasın. Bilgisi olanlar bizimle ve komiteyle paylaşsın. Bu yapacakları hem vicdanen rahatlık, hem de huzur getirecektir “ diye konuştu.

Akıncı, zamanın tükenmekte olmasının, fiziki yapılaşmanın artmasının, bilgi sahibi olanların yaşlarının ilerlemesi ve bunlara bağlı olarak da buluntuların sayısının azalması nedeniyle bilgi sahibi olanlara yardımcı olmaları çağrısı yaptığını söyledi.

Kayıpların bulunması çalışmalarına katkı oluşturması amacıyla KKTC Cumhurbaşkanlığı olarak Kayıp Şahıslar Komitesi’ne 75 bin Euro’luk katkı yapma kararı aldıklarını ve Gülden Plümer Küçük ile Paul-Henri Arni’yi bu nedenle davet ettiğini belirten Akıncı, “Onların çalışmalarının başarısı, acılı ailelerin yaralarının bir nebze olsun sarılması anlamına gelmektedir” dedi.



BMGK'den "Kıbrıs müzakerelerine geri dönün" çağrısı



Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Kıbrıs sorunun çözümü için iki toplum lideri ve ilgili taraflara ''açık, yaratıcı aktif ve anlamlı'' müzakerelere geri dönmesi çağrısı yaptı.

Kıbrıs'taki BM Barış Gücü Misyonunun (UNFICYP) görev süresinin 6 ay daha uzatılmasını isteyen karar, BMGK'de oy birliğiyle kabul edildi.

BMGK, adada BM Barış Gücü Misyonuna ''gerek duyulduğu'' gerekçesiyle UNFICYP'in görev süresini 31 Temmuz 2019'a kadar uzattı.

Kararda, BMGK ayrıca Kıbrıs'ta siyasi eşitliğin olduğu iki toplumlu, iki bölgeli federasyona dayalı kalıcı, kapsamlı ve adil bir çözüm için iki toplum lideri ve ilgili taraflara BM gözetiminde ''açık, yaratıcı, aktif ve anlamlı'' müzakerelere geri dönmesi çağrısında bulundu.

BM'nin en uzun süreli faaliyette bulunan barış gücü misyonlarından biri olan UNFICYP, 1964'ten bu yana adada görev yapıyor ve barış gücünün görev süresi her 6 ayda bir uzatılıyor.













Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Instagram





Flickr





LinkedIn





Website













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

Başbakan Yardımcılığı ve

Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 601 1800 - 01

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 20
Dün Tekil 800
Bugün Tekil 509
Toplam Tekil 4294069
IP 18.97.9.173






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























12 Cemaziye'l-Ahir 1446
Aral k 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31


Ey T RK ulusu! Silkin ve kendine d n! Ni in yan l yosun? B t n bunlar kendinden, kendi z benliginden uzakla p d mana d n k ya ad n i in oldu.
(Bilge KA AN)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.406 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu