BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Federasyon modeli seçenek olmaktan çıkmadı” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Federasyon modeli seçenek olmaktan çıkmadı”
Tarih: 29.01.2019 > Kaç kez okundu? 1017

Paylaş


Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, tarafların mutabakatıyla masada olan federasyon modelinin bugün de seçenek olmaktan çıkmadığını ve kabul edilebilir en gerçekçi model olmayı sürdürdüğünü belirterek “Fakat Sayın Anastasiadis başka bir arayış içindeyse, bilmelidir ki bu model de siyasi eşitliği mutlak şekilde içerecektir” dedi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı önceki gün yaptığı açıklamada, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile yaptığı toplantılarda vardıkları mutabakatı önemsediğini belirtti.

Akıncı, “Statükonun devamını değil Kıbrıs’ta çözümü istiyoruz, bunun BM çerçevesinde ve müzakerelerle elde edilebileceğine inanıyoruz. Siyasi eşitliğin vazgeçilmezimiz olduğunda ve bundan sonra bir süreç başlayacaksa, ucu açık ve takvimsiz olamayacağında da hemfikiriz” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Meclis’te temsil edilen siyasi partilerle bazı konulardaki farklı görüşlerine rağmen, bir kez daha çok seslilik ortamında bir araya gelerek, ortak paydaların altını yeniden çizmelerinin demokratik kültürlerinin güzel bir örneği olduğunu vurguladı.

Akıncı, TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun GAÜ’deki konuşmasında yaptığı tek adamlık vurgusunu üzerine alınmasının söz konusu bile olmadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:

“Siyasi yaşamım boyunca tek adamlık anlayışına karşı oldum. Kıbrıs Türk halkının yetkilendirdiği Cumhurbaşkanı olarak bugün de aynı demokratik anlayıştayım. Bu itibarla, Sayın Çavuşoğlu’nun çeşitli yorumlara neden olan GAÜ’deki konuşmasında yaptığı tek adamlık vurgusunu üzerime alınmam söz konusu bile olamaz. Bizde tek adamlık rejimi olmadığını hatırlatmaya bile gerek görmüyorum.”

Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum liderin farklı ortamlarda ve farklı zamanlarda iki devletlilik, konfederasyon, gevşek federasyon ve desantralize federasyon gibi farklı çözüm modellerinden söz ettiğine işaret etti.

Akıncı, “Daha sonra ‘öyle demek istememiştim, onu kast etmemiştim’ dese de herkesin hafızasının aynı anda yanılması mümkün değildir. Artık kendi toplumu adına ne istediğini tutarlı ve net bir şekilde söylemeli, yarattığı kafa karışıklığını ortadan kaldırmalıdır. Daha önce de defalarca belirttiğim gibi, yeni fikirleri varsa paylaşmalı ve bunları konuşmamıza fırsat vermelidir” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs’ta tarafların mutabakatıyla masada olan federasyon modeli, bugün de seçenek olmaktan çıkmış değildir. Hatta kanaatime göre karşılıklı kabul edilebilir en gerçekçi model olmayı sürdürmektedir. Fakat Sayın Anastasiadis başka bir arayış içindeyse, bilmelidir ki bu model de siyasi eşitliği mutlak şekilde içerecektir.



Akıncı, Çavuşoğlu ve 6 siyasi partinin başkanıyla bir araya geldi



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, geçtiğimiz Cuma günü Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilen altı siyasi partinin başkanlarıyla bir araya geldi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, resmi ziyaret için geçtiğimiz Perşembe gecesi KKTC’ye gelen Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve heyetiyle görüşmesinin ardından siyasi partilerin başkanlarının da katılımıyla bir toplantı gerçekleştirdi.

Toplantıya kaolisyonu oluşturan dört partinin başkanları Başbakan ve CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı ve HP Genel Başkanı Kudret Özersay, Milli Eğitim ve Kültür Bakanı ve TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Maliye Bakanı ve DP Genel Başkanı Serdar Denktaş yanında ana muhalefet UBP Genel Başkanı Ersin Tatar ile YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı katıldı.



Akıncı: “Bundan sonra gerçekleştirilecek müzakereler sonuç odaklı olmalı”



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı konuşmada “iş ola müzakere döneminin de artık sona erdiğinin bilinmesini istiyoruz. Bundan sonra gerçekleştirilecek müzakereler sonuç odaklı olmalı” dedi.

Akıncı, Anastasiadis’e çağrı da yaparak, “ Anastasiadis neyi görüşmek istediğine açıklık getirmedi. Biz desentralizasyonu görüşmeyiz demedik. Bunu görüşmeye kapıyı kapatmadık” ifadelerini kullandı.

Akıncı, Lute’un çabalarının, ‘müzakere için zemin var mı?’ konusunu saptamak için olduğunu ve Şubat ayında tekrar adaya gelme ihtimali bulunduğunu kaydetti.

Akıncı, “Doğalgaz konusunda görüşlerimiz açık ve net. Ya bunu gerginlik meselesi yaparsınız, Rum tarafının şu anda yaptığı gibi, ya da akıl yoluyla zenginliği paylaşırsınız” diyerek, en akılcı yolun gazın Türkiye üzerinden sevk edilmesi olduğunu vurguladı.

Akıncı, “Türkiye –KKTC ilişkilerinin gelişip güçlenmesi her iki tarafın da arzusudur. KKTC ekonomisine ileriye götürecek projelerin hayata geçirilmesini arzu ediyoruz” dedi.

TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ise Cumhurbaşkanlığı’nda yaptıkları toplantıda, ekonomi ve eğitim alanı başta olmak üzere KKTC ile TC arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi için neler yapılabileceğini ve Kıbrıs meselesini değerlendirdiklerini, Türkiye adına gerçekleştirdiği bazı gayri resmi temaslar hakkında bilgi verdiğini söyledi.

Çavuşoğlu, Kıbrıs çözüm sürecinin neden başarısız olduğu, bundan sonra neyin müzakere edileceği noktasında görüşmenin son derece faydalı geçtiğini kaydetti.

Müzakere sürecinin son bölümü olan İsviçre’nin Crans Montana kasabasında yer alan görüşmelerde esneklik gösteren tarafın her zaman Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye olduğunu, bu süreçte, adada ve İsviçre’nin Mont Pelerin kasabasında yapılan görüşmelerde Kıbrıs Rum tarafının yaklaşım sağlanan konularda dahi geri adım attığını gördüklerini kaydetti.

Bunun, Kıbrıs Rum tarafının “hiş bir şeyi Kıbrıs Türk tarafı ile paylaşmaya hazır olmadığını” gösterdiğini kaydeden Çavuşoğlu, “Sayın Anastasiadis ikili görüşmelerimizde zaten bunu itiraf etti. New York’taki görüşmemizde başka seçenekler üzerinde de duruldu” dedi.

Her gün farklı bir şeyler söyleyerek zaman kazanmanın akılcı olmadığını ifade eden Çavuşoğlu, “Neyi müzakere edeceğiz, ne için müzakere edeceğiz, parametreler nedir, ne kadar zaman müzakere edeceğiz” diye sordu.

Neyin müzakere edileceği konusunda Kıbrıs Rum tarafı ile hem fikir olunması gerektiğini, bunu Yunanistan’ın da kabul ettiğini belirten Çavuşoğlu, zaman kaybedilmemesi ve halklara önce umut vermek daha sonra da hayal kırıklığına uğratılmaması açısından önemli olduğunu ifade etti.

Türk tarafının siyasi eşitliğe dayalı, adil ve kalıcı bir çözüm istediğini, bu tutumu herkesle paylaşmaya devam edeceklerini ifade eden Çavuşoğlu, “Hiçbir seçeneği dışlamıyoruz, hiçbir tanesini de empoze etmiyoruz. Kimse de diğer seçenekleri dışlamasın, tüm seçenekleri ortaya koyalım ve değerlendirelim. Bir ışık varsa müzakerelere başlayalım” dedi.

Kıbrıslı Türklerin de ada etrafında keşfedilen doğal gazda hakkının olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, bu hakkın eşitçe paylaşımının garanti altına alınması gerektiğini, tek taraflı sondajlar yerine, ortak bir çözüm bulunulması gerektiğini ifade etti.

Çavuşoğlu, Kıbrıs Rum tarafının bunun Kıbrıs Türk tarafını tanıma anlamına geleceğini ileri sürdüğünü, bunun yanlış bir iddia olduğunu, bugün Tayvan ve başka modellerdeki ülkelerde ticari işbirliği yapıldığını, anlaşmalar yapıldığını, bunların bahse konu ülkelerin tanınması anlamına gelmediğini söyledi.

“İki tarafın da hakkı var diyorsak başka formüller bulunabilir. Avrupa Birliğinden de istediğimiz buydu. Şirketler üzerinden olabilir, başka bir yöntemle olabilir” diyen Çavuşoğlu, Kıbrıs Rum Yönetiminin sattıktan sonra paylaşma niyetinde olduğunu, bunun Kıbrıslı Türklerin haklarının niye şimdi garanti altına alınmasına yanaşmadığı sorusunu gündeme getirdiğini ifade etti.

Çavuşoğlu, “Bunlar samimiyetsiz yaklaşımların sonucudur” dedi.

Kıbrıs Rum tarafı bu tutumunu sürdürmesi halinde, Türkiye’nin de KKTC’nin Türkiye’ye doğal gaz arama için ruhsat verdiği bölgelerde, sadece sismik araştırma değil sondaj da yapacağını kaydeden Çavuşoğlu, Türkiye’nin iki platformundan birinin Alanya bölgesinde bulunduğunu, diğerinin de Şubat ayında geleceğini ve bu platformları Güneye kaydıracaklarını ve sondaja başlayacaklarını vurguladı.



Akıncı-Lute görüşmesi 3 Şubat’ta



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı önceki gün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Geçici Özel Danışmanı JaneHoll Lute’un talebi üzerine onunla bir telefon görüşmesi yaptı.

Görüşmede, Jane Holl Lute’un Şubat başında gerçekleştireceği Kıbrıs ziyaretinde Cumhurbaşkanı ile görüşme talebinde bulundu.

Görüşmenin, 3 Şubat Pazar günü yapılması yönünde mutabakata varıldı.



Denya köylüleri, 56 yıl sonra hatıralarıyla buluştu, köy camiinde ibadet etti



Denya köylüleri, 56 yıl önce terk etmek zorunda bırakıldıkları köylerine giderek, hatıralarıyla buluştu ve ara bölgede bulunan Denya Camii'nde ibadet gerçekleştirdi.

Denya köyünün eski sakinleri köy camiinde Cuma namazı kılmak için Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı’na bir süre önce başvuru yapmışlardı. Bakanlığın, Birleşmiş Milletler Barış Gücü (BMBG) nezdinde gerekli girişimleri neticesinde Denya köylüler, 25 Ocak Cuma günü, BMBG eşliğinde ara bölgede bulunan Denya köyüne bir ziyaret gerçekleştirdiler.

Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı’ndan konuya ilişkin yapılan açıklama şöyle:

“Uzun yıllardan sonra ilk defa gittikleri köylerinde hatıralarını tazeleyenlerin yanı sıra evlerinin yerinde olmadığını söyleyenler de vardı. Köy meydanında etrafa bakınırken kimisi çocukluğunu aradı, kimisi ise köyden nasıl ayrılmak zorunda kaldığını anımsadı. İki toplum arasında gerilimin olmadığı yıllarda köyde yaşayan Kıbrıslı Rumlar tarafından Kıbrıslı Türklere karşı taşlı saldırılar ilk olarak bu köyde başlamıştı. Amaç, Denya’daki Türk halkına korku yaşatarak onları köyden kaçırmaktı ve 1963 yılında Rumlar bu amaçlarına ulaşmışlardı. İşte önceki gün bazılarının yüzünde bu endişe ve korku vardı.

Kültürel ve tarihi açıdan korunması gereken, miras özelliği taşıyan Denya Camii restore edilmesinin ardından 2013 yılı Ocak ayında saldırıya uğraması ve bu tarihten 3 yıl sonra 21 Şubat 2016 Pazar günü ikinci kez çirkin bir saldırıda hedef alınarak kundaklanması da Denya köylülerinin geçtiğimiz cuma günü köylerine gerçekleştirdikleri ziyaret öncesinde endişe duymalarını tetikledi.

Görevlendirilen imamların önce minaresi bulunmayan Denya Camii’nde ezan okuması ve sonrasında Cuma namazı kıldırması esnasında herhangi bir huzursuzluğun yaşanmaması ve köy meydanında onları bekleyen Denya köyü muhtarı ve bir grup Kıbrıslı Rum köylü tarafından çok sıcak bir şekilde karşılanmaları ve Rum köylülerin kendi elleriyle hazırladıkları yiyecekleri servis etmeleriyle bu endişeleri son buldu.

Duygusal anların yaşandığı ve gözyaşlarının aktığı sıcak karşılama sonucunda ileriki zamanlarda yaşanacak dostluklar da müjdelenmiş oldu. Denya’nın Kıbrıslı Türk eski sakinleri yaşanan olumlu ziyaretin ardından gelecekte bu tür ziyaretlerin artarak devam etmesi için umutlandı.

Ziyaret sonrasında Denya köyünün Kıbrıslı Türk eski sakinleri ile Kıbrıslı Rum sakinlerinden bir grup Denya Camii önünde toplu anı fotoğrafı çektiler. Eski sakinler, ziyaretten duydukları memnuniyet nedeniyle Denya köyü muhtarına ve orada bulunan köylülere teşekkür ettiler.”



27-28 Ocak Şehitleri anıldı



Kıbrıs Türk halkının İngiliz sömürge yönetimine karşı 27-28 Ocak 1958’de verdiği mücadelede şehit düşenler törenlerle anıldı.

İlk tören Lefkoşa’da Şehitler Anıtı önünde yer aldı. İkinci tören ise 09.30’da Küçük Kaymaklı Mezarlığı’nda yapıldı.













Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Instagram





Flickr





LinkedIn





Website













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

Başbakan Yardımcılığı ve

Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 601 1800 - 01

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri