Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, bir taraf adanın sahibi, bir taraf da ona yamalanmaya layık görülen azınlık toplum statüsünün hiçbir zaman bu topraklarda geçerli olmadığını ve olamayacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum liderliğinin bu konuda artık çok gecikmiş bir zihniyet dönüşümünü sağlamasının şart olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali’nin davetlisi olarak önceki akşam adaya gelen TC Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ve beraberindeki heyeti kabul etti.

Pakdemirli kabulde yaptığı konuşmasında, Kıbrıs konusunun kendilerinin de milli davası olduğunu, Kıbrıs Türkü’nün haklı mücadelesini kendilerinin de desteklediğini ve Kıbrıslı Türklerin her zaman yanında olduklarını kaydetti.

Türkiye Cumhuriyeti’nin garantör devlet olarak, Kıbrıs’ın varlığı güvenliği ve refahı ile bunun devamını her zaman desteklemeye devam edeceğini vurgulayan Bekir Pakdemirli, Kıbrıs ve Türkiye’nin Kıbrıs konusunun çözülmesi ile ilgili tüm gayreti gösterdiğini, ancak Rum tarafının anlaşmaz tutumundan dolayı bu konuda netice alınamadığını söyledi.

Yakın zamanlardaki Kıbrıs konferansına da dikkat çeken Pakdemirli, Rum Yönetimi’nin Kıbrıs Türk halkını bir azınlık olarak görmesinin çarpık bir zihniyet olduğunu vurguladı.

Bunun Kıbrıslılar için ne kadar kabul edilemezse, kendileri için de o kadar kabul edilemez olduğunu ifade eden Bekir Pakdemirli, Kıbrıs konusunda yeni çözüm yollarının aranması gerektiğine işaret etti.

Pakdemirli, “Bu konuda dün olduğu gibi, bugün de, yarın da anavatanla birlikte istişare ederek çözüm yollarını bulmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.

Su temin projesinin ve TC’den KKTC’ye su gelmesinin önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Akıncı, proje kapsamında sıranın tarımda kullanılacak suya geldiğine dikkat çekerek, Kıbrıs’ta ciddi bir fark yaratacak olanın da bu proje olacağını söyledi.

Tarımda kullanılacak suyun gelmesiyle belki bitki türlerinde değişikliklere gitme imkanına da sahip olunacağını, tarımdaki verimli üretimin bir o kadar daha iyiye gideceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Öyle inanıyorum ki tarımda suyla birlikte yeni bir döneme geçişi sağlayabileceğiz” dedi.

Kıbrıs konusuna da değinen Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs’ta makul adil bir çözümün tüm taraflar için iyi olacağını, Türkiye’nin yakın ilgi ve desteği ile bunu hep istediklerini, hep bunun arayışı içinde olunduğunu ve anlaşmaya ramak kalınan noktalara da ulaşıldığını anımsattı.

2004 yılında referandum aşamasına kadar gelindiğini, ancak Kıbrıs Türk halkının büyük çoğunluğu anlaşmaya evet derken, Rum halkının hayır dediğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Akıncı, buradan hayır diyen tarafın AB’ye tam üye yapılmasıyla, adaletsiz bir sonuç ortaya çıktığını kaydetti.

Bu tutumun son derece anlaşılmaz ve kabul edilemez bir tutum olduğuna da işaret eden Cumhurbaşkanı Akıncı, Crans Montana’nın da sonuçsuz kaldığını anımsattı.

Şimdi yeni bir çabaya daha girişildiğini, BM Genel Sekreteri’nin atadığı geçici özel danışmanın kendileri ve garantör ülkeler ile temaslar yaptığını anlatan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, hangi çaba olursa olsun, bunun bazı mihenk taşları olduğunu ve Kıbrıs sorunu bağlamında da siyasi eşitliğin bunların başında geldiğini vurguladı.

Bir taraf adanın sahibi, bir taraf da ona yamalanmaya layık görülen azınlık toplum statüsünün hiçbir zaman bu topraklarda geçerli olmadığını ve olamayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Akıncı, buna artık Rum liderliğinin çok gecikmiş bir zihniyet dönüşümünü sağlamasının şart olduğunu kaydetti.

Kurulması öngörülen sistemde, çoğunluk azınlık ilişkisinin olmayacağının BM’nin kayıtlarına geçtiğini belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, iki toplumun ilişkisinin siyaseten eşit olacağının kayıt altında olduğunu vurguladı.

Bu siyasi eşitliğin, kararlara etkin katılımı da içerdiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Rum liderliğinin son zamanlarda devletin işlevsel olması konusunda bir söylem geliştirdiğini, ortak devleti kendilerinin yöneteceği Kıbrıslı Türklerin de azınlık olarak araya kaynatılacağı bir anlayışın anlatılmaya çalışıldığını aktardı.

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bunu bizim anlamamız ve kabul etmemiz mümkün değildir. Kıbrıs’ta bir tek Kıbrıslı lider bunu anlayamaz, buna onay veremez. Dolayısıyla Rum tarafı bunu zihinlerde aşmadığı sürece ne yazık ki burada bir ilerleme söz konusu olmayacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, doğru olan ve olması gerekenin, adil bir çözümde iki tarafın da eşit varlıklar olarak yerini alması, Doğu Akdeniz’in gerginlik alanı olmak yerine işbirliği alanı haline gelmesi, enerji politikalarında Kıbrıs Türkü’nü, Türkiye’yi dışlayarak bir yere varmanın mümkün olmadığının görülmesi ve suyun da gelecekte adada hep birlikte kullanılabilmesinin de yollarının açılması olduğunu kaydetti.

Doğu Akdeniz’deki enerji politikalarında Kıbrıs Türkleri ve Türkiye’nin dışlanmaması gerektiğini, bunun sonuçsuz olacağı ve yeni gerginlikler yaratacağı yönünde yaptıkları bütün uyarıların hep havada kaldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıs’ta çözüm vizyonuna hizmet etmeyen yaklaşımlar bulunduğunu vurguladı.





Çavuşoğlu: “Tek derdimiz KKTC'nin haklarının garanti altına alınarak korunmasıdır”

Bakan Çavuşoğlu Türkiye'nin sondaja karşı olmadığını, tek derdinin buradan çıkacak petrol ve gaz gelirlerinde KKTC'nin haklarının garanti altına alınarak korunması olduğunu söyledi.

Çavuşoğlu, 2018 yılı Türk dış politikasını değerlendirme toplantısında gazetecilere gündemi değerlendirdi.

Bakan Çavuşoğlu, Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarına ilişkin bir soruya, "Sıkışıklık olmaması için biz de o bölgelerde, BM'ye kaydını yaptırdığımız münhasır ekonomik bölgelerimizde kazılara başlıyoruz. Bir de KKTC'nin bizi davet ettiği alanlar var ki, KKTC'nin kuzeyinden, Karpaz bölgesinden başlayıp hatta kuzeyinden Türkiye tarafına doğru yine doğudan aşağıya doğru inen bir alan var. Bir de, bizim münhasır ekonomik bölgemiz var." yanıtını verdi.

Türkiye'nin münhasır ekonomik bölgesinin Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin (GKRY) belirlediği parsellerin bir kısmıyla da çakıştığını ancak şu anda Exxon'un kazı yaptığı 10. parselle çakışmadığını söyleyen Çavuşoğlu, "Dolayısıyla o bölgelerde de biz şimdi sondaja başlayacağız. Ocak ayı içinde biliyorsunuz ikinci sondaj gemimiz geliyor." diye konuştu.

Bakan Çavuşoğlu, normal şartlarda bu geminin Karadeniz'de sondaja başlamasının planlandığını, ancak daha sonra bir kargaşa olmaması için bu bölgelerde kazıya başlama kararı alındığını kaydetti.

Bakan Çavuşoğlu Türkiye'nin sondaja karşı olmadığını, tek derdinin buradan çıkacak petrol ve gaz gelirlerinde KKTC'nin haklarının garanti altına alınarak korunması olduğunu söyledi.





Bakanlıklar arası iş birliği protokolü imzaladı

Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali'yi ziyaret etti.

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığında yer alan görüşmenin ardından iki Bakan Bakanlıkları arası iş birliği protokolü imza törenine de katıldı.

"Zirai Levazım - Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri İş Birliği Protokolü" imza töreninde Türkiye Büyükelçisi Ali Murat Başçeri de hazır bulundu.

İki ülke tarım sektörü arasındaki gübre, sera, damlama sulama, ilaç ve tarım ile ilgili eksik olan diğer konularda birbirini tamamlamayı amaçlayan protokole, Zirai Levazım Yönetim Kurulu Başkanı Salih Yücesoylu ile Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Direktörü Fahrettin Poyraz imza koydu.

İmza töreninde konuşan Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, yoğun bir delegasyonla Kıbrıs'a geldiklerini ve özellikle Tarım Bakanı ile çok faydalı teknik toplantı yaptıklarını belirtti.

Pakdemirli, gübre sera damlama sulama, ilaç ve diğer tarımsal konularda eksik olan ve iki ülke tarım sektörü arasında birbirini tamamlayacak ve iş birliğinin devamını artıracak bir protokole imza koyduklarına işaret ederek, iş birliğinin devamını ve ülkeye hayırlı olmasını temenni etti.

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali de, iki ülke arasında tarım alanında çok önemli bir iş birliği protokolüne imza atıldığını belirterek, bu protokol ile kooperatifçiliğin çok önemli bir aşama kaydedeceğini ve ilişkileri bir üst perdeye taşıyacağını, çok avantajlı koşulları kazançla birlikte sağlayacağını kaydetti.





Kayıp Şehit Hüseyin Ruso askeri törenle defnedildi

Kıbrıs Türkü’nün varoluş mücadelesinin ve Küçük Kaymaklı’nın simge isimlerinden kayıp Şehit Hüseyin Ruso, ölümünden 55 yıl sonra dün ebedi istirahatgahına defnedildi.

28 yaşında Küçük Kaymaklı’da şehit edilen ve kalıntılarına 54 yıl sonra ulaşılan Ruso için Küçük Kaymaklı Camii’nde cenaze namazı kılındı. Cenaze namazından sonra Ruso, vurulduğu ve anıtının da olduğu Küçük Kaymaklı Şehitliği’nde toprağa veridi.

Cenaze namazını kıldıran Din İşleri Başkanı Talip Atalay, “Bu hatıralar toplum için de bizim için de çok acı. Allah bir daha ne milletimize ne de aileler böyle acı göstermesin” dedi.

Hüseyin Ruso’nun ailesi ile tüm şehit ailelerine başsağlığı dileyen Atalay, “Şehitlerimizin ruhları şad, mezarları cennet bahçesi, pür, nur olsun” şeklinde konuştu.





Kaymaklı şehitleri anıldı

Küçük Kaymaklı Şehitleri, 21-25 Aralık Mücadele ve Şehitler Haftası dolayısıyla düzenlenen törenle anıldı.

Küçük Kaymaklı Şehitler Anıtı’nda dün sabah yapılan törende, saygı duruşu ve saygı atışının ardından bayraklar İstiklal Marşı eşliğinde göndere çekildi. Protokol sırasına göre çelenklerin anıta sunulduğu törende, günle ilgili konuşma yapıldı, şiir okundu.















Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Instagram





Flickr





LinkedIn





Website













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

Başbakan Yardımcılığı ve

Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 601 1800 - 01

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri