BASIN BÜLTENİ BMGK: "Çözüm için gerçek siyasi irade ve sorumluluk ortaya koyun" - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ BMGK: "Çözüm için gerçek siyasi irade ve sorumluluk ortaya koyun"
Tarih: 19.07.2018 > Kaç kez okundu? 956

Paylaş


BM Güvenlik Konseyi, Kıbrıs’ta taraflara, “Kıbrıslılar ve bölge için, gerçek siyasi irade ve sorumluluk” ortaya koyup, çözüm için gereken uzlaşıları sağlama çağrısında bulundu.

Konsey ayrıca, tarafların, Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde ve BM'nin danışmanlığıyla anlamlı istişarelere başlama ve iki bölgeli, iki toplumlu federal çözüm yolunda kaydedilen ilerlemeye acilen sahip çıkmalarını istedi.

BM Güvenlik Konseyi dönem başkanı İsveç Büyükelçisi Olof Skoog, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar'ın konseyi Kıbrıs konusunda bilgilendirdiği toplantı sonrasında basına açıklamalarda bulundu.

BM kaynaklarından elde edilen bilgiye göre, Güvenlik Konseyi'nin sürece ilişkin görüşlerini açıkladıktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Skoog, Güvenlik Konseyi üyelerinin Spehar ve BM Barış Gücü'ne güçlü desteklerini dile getirdiklerini belirtti.

Güvenlik Konseyi üyelerinin ayrıca Jane Holl Lute'un görevlendirilmesini memnuniyetle karşıladığını dile getiren Skoog, BM Barış Gücü'nün adada güven artırmaya yönelik çaba ve girişimlerinin konsey tarafından takdir edildiğini kaydetti.

Elizabeth Spehar, Skoog'un ardından yaptığı açıklamada Güvenlik Konseyi üyeleriyle Kıbrıs'taki son durum ve BM'nin adada devam eden rolü üzerine iyi bir görüş alışverişi yaptıklarını söyledi.

Spehar, Güvenlik Konseyi'nin BM Barış Gücü ve BM Genel Sekreteri'nin İyi Niyet Misyonu'nun çalışmalarına desteğinin devam etmesinden memnuniyet duyduğunu kaydetti.

Elizabeth Spehar, ayrıca Lute'un atanmasının da konsey üyeleri tarafından takdir edildiğini belirtti. Spehar, BM Barış Gücü'nün görevinin değişip değişmeyeceğine ilişkin soruyu yanıtında Güvenlik Konseyi'nin konuya ilişkin kararına son şeklini vermesini ve önümüzdeki birkaç gün içinde olacakları beklemek gerektiğini söyledi.



Cumhurbaşkanı Akıncı yabancı parlamenterler ve yabancı basın mensuplarını kabul etti

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Akıncı, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı dolayısıyla KKTC’de bulunan yabancı parlamenterler ve yabancı basın mensuplarını kabul etti.

Delegasyonda, Kanada, Botsvana, İngiltere, Azerbaycan, Macaristan, Kosova, Madagaskar, Moritanya, Gine Bissau, Bulgaristan ve Çad’tan siyasiler yer aldı.

Akıncı, ayrıca aralarında Macaristan, Katar, Pakistan, Kuveyt, Bangladeş, Tunus, Kırgızistan, Mısır, Hırvatistan, Azerbaycan, İspanya, Sırbistan, Bulgaristan, Moldova, Kazakistan, Gine Bissau, Zimbabve ve Güney Afrika’dan gelen yabancı basın mensuplarının bulunduğu delegasyonu Kıbrıs sorunu ile ilgili bilgilendirerek, sorularını cevapladı.



Uluçay: “Adada bulunacak bir çözüm, bölgede var olan sorunların çözümüne de katkı sağlayacak”

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay, adada bulunacak bir çözümün, bölgede var olan sorunların çözümüne de katkı sağlayacağına inanç belirtti.

Uluçay, Kıbrıs sorunun çözümüne sadece siyasi açıdan bakılmaması gerektiğini kaydederek Kıbrıs konusunda bir anlaşmaya varılmasının hem Kıbrıs Türklere, hem de Kıbrıslı Rumlara ekonomik olarak büyük fayda sağlayacağını söyledi.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı nedeniyle ülkeye gelen yabancı parlamenterleri kabul etti.

Meclis Şeref Salonu’nda yer alan kabulde, Kosova, Madagaskar, Macaristan, Kanada, Bulgaristan Azerbaycan, Moritanya ile Çad’dan gelen parlamenterleri temsilen Kanada Senatörü Anne Cools kısa bir konuşma yaptı.

Cools, 35 yıldır Kanada’da senatör olduğunu belirterek, Kıbrıs’ın çok güzel bir ülke olduğunu ve bu önemli günde adada olmaktan duydukları mutluluğu dile getirdi.

Cools, uzun bir süredir devam eden Kıbrıs sorunun bir an önce çözümlenmesi temennisinde bulundu.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay da, Kıbrıs Türk halkı için çok önemli olan 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nda yabancı parlamenterleri adada görmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Uluçay, Kıbrıs sorunu hakkında bilgiler vererek, 1968 yılından bu yana müzakerelerin devam ettiğini ve Kıbrıs sorununa çözüm arayışlarının sürdüğünü söyledi.

İki toplumlu, iki bölgeli, federal bir anlaşma için çalışmaya devam ettiklerine işaret eden Uluçay, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in konuya ilgisinin devam ettiğini, bu amaçla da Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici danışman Jane Holl Lute’un pazartesi adaya geleceğini kaydetti.

Sorunu müzakere ederek, iki toplumlu, iki bölgeli, federal bir Kıbrıs temelinde bir anlaşmaya varılması konusunda ısrarlı olduklarını ifade eden Uluçay, adada bulunacak bir çözümün bölgede var olan sorunların çözümüne de katkı sağlayacağına inanç belirtti.

Uluçay, Kıbrıs sorunun çözümüne sadece siyasi açıdan bakılmaması gerektiğini söyleyerek, Kıbrıs konusunda bir anlaşmaya varılmasının hem Kıbrıs Türklere, hem de Kıbrıslı Rumlara ekonomik olarak büyük fayda sağlayacağını söyledi.



Erhürman: “Adil ve kalıcı çözüm istiyoruz, elimizden geleni yapıyoruz”

Başbakan Tufan Erhürman, Kıbrıs Türk halkının adil ve kalıcı bir çözüm istediğini ve çözüm için elinden geleni yaptığını kaydederek uluslararası topluluğa dahil olmak için yıllardır mücadele verildiğini söyledi.

Erhürman, izolasyonların kaldırılmasının Kıbrıs Türk halkını daha güçlü kılarak çözüme katkı sağlayacağını kaydetti.

Başbakan Erhürman, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları kapsamında KKTC’ye gelen yabancı parlamenterleri kabul etti.

Başbakanlık Şeref Salonu’nda yer alan kabulde, Kanada, İngiltere, Azerbaycan, Macaristan, Kosova, Madagaskar, Mortanya, Bulgaristan, Çad, Makedonya ve Botswana’dan gelen parlamenterleri temsilen Türkiye-Çad Parlamentolar arası Dostluk Grubu Başkanı Adom Hindi Achair kısa bir konuşma yaptı.

Konuşmasında, kabulden dolayı Başbakan Erhürman’a teşekkür eden Achair, KKTC’de çok sıcak karşılandıklarını belirtti. Achair, Kıbrıs Türk halkının çok sıcakkanlı olduğunu kaydederek bundan memnuniyet duyduklarını söyledi.

Türkiye-Çad Dostluk Grubu üyesi olmaları vesilesiyle adada bulunduklarını kaydeden Achair, Kıbrıs Türk halkıyla kültürel ve ekonomik ilişkileri geliştirmeyi arzu ettiklerini belirtti.

Çad’ın tarihinin, geçmişte yaşananların Kıbrıs’ınkiyle nerdeyse aynı olduğunu belirten Achair, ülkelerinde 30 yılı aşkın bir süre savaş olduğunu anlattı.

Başbakan Tufan Erhürman da bu ziyaretin kendileri için büyük bir şeref olduğunu belirtti.

Erhürman, Kıbrıs Türk halkının çözüm için elinden geleni yaptığını, Kıbrıs Türk halkının uluslararası sisteme dahil olmak ve uluslararası topluluğun bir parçası olmak için yıllardır mücadele verdiğini anlattı.

Kıbrıslı Türklerin çözüm arzusuna Kıbrıs Rum tarafının karşılık vermediğini ancak sanki çözüm istemeyen Kıbrıs Türk halkıymış gibi sorunun çözülmemesinden kaynaklanan sıkıntılarla Kıbrıs Türk halkının karşı karşıya kaldığını ifade eden Erhürman, dünyayla ekonomik ilişki kurmakta güçlük çektiklerini kaydetti.

Başbakan Erhürman, Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünden dolayı Kıbrıslı Türklerin sadece ekonomik anlamda değil, kültürel ve spor alanlarında da izolasyon ve ambargolara maruz kaldığını dile getirerek, bu tür ziyaretlerin dünya ülkeleriyle hak ettikleri ilişkileri kurmak yönünde kendilerini umutlandırdığını söyledi.

Kıbrıs Türk halkının adil ve kalıcı bir çözüm istediğini kaydeden Erhürman, izolasyonların kaldırılmasının Kıbrıs Türk halkını daha güçlü kılacağını ve çözüme katkı sağlayacağını da dile getirdi.



Erhürman: “Fotoğrafın objektif bir şekilde ortaya konmasını ümit ediyorum”

Başbakan ve Cumhuriyetçi Türk Partisi(CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Güvenlik Konseyi’nin bilgisine sunulacak raporda dengeleri koruma gayreti gözetilmesi halinde müzakereler konusunda beklentisinin yüksek olmadığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici danışman Jane Holl Lute ile pazartesi yapacağı görüşme öncesi Meclis’te temsil edilen siyasi partilerle görüşmeye başladı.

Başbakan Tufan Erhürman Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici danışman Jane Holl Lute’un temaslarının ardından Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne de sunulacak bir rapor hazırlanacağını kaydetti.

Bu raporun, Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in statükonun Kıbrıslı Rumların lehine çalıştığı düşüncesiyle “zamana oynadığı” tavrını da içermesi gerektiğini kaydeden Erhürman, bu tavrın yanlış olduğunu, zamana oynamanın Kıbrıslı Türklerin yanında Kıbrıslı Rumlara da kaybettirdiğini bunu Lute’nin de görmesini temenni ettiğini ifade etti.

Bu zihniyetin sadece Kıbrıs Rum kesiminin yönetim seviyesinde hakim olmadığını, medyaya yönelik hazırlanan iki toplumu rencide edebilecek kelimeleri içeren bir sözlüğe karşı ortaya konan tepkilerde de tezahür ettiğinin görülebileceğini belirten Erhürman, tepkilerin boyutunun insan hakları ve demokrasi açısından kabul edilebilir olmadığını söyledi.

Erhürman, Derinya kapısının açılmasını engellemek için Güney’deki bazı siyasi parti ve belediyelerin girişimde bulunmasının, statükonun devam etmesi yönünde bir zihniyetin hakim olduğunu gösterdiğini kaydetti.

Lute’nin temaslarından da beklentisinin yüksek olmadığını ifade eden Erhürman, BM’nin her zaman hiçbir tarafı suçlamama çabası içerisinde olduğunu bunun da hazırlanan raporların objektifliğini gölgede bıraktığını kaydetti.

Erhürman, “Fotoğraf tüm objektifliğiyle ortaya konmazsa çok fazla bir şeylerin değişmesi mümkün değil. O nedenle fotoğrafın objektif bir şekilde ortaya konmasını ümit ediyorum. Sürekli olarak raporlarda gördüğümüz şey dengeyi koruma çabasıdır… Sürece bir şeyler katacak olan gerçekliği her hangi denge katkısı gütmeden objektifliği ortaya koymaktır” dedi.

Kıbrıs Rum tarafının, ortadaki uzlaşmazlığın sadece güvenlik ve garantiler olduğunu göstererek çözümsüzlüğü Türkiye ve Kıbrıs Türk tarafının üzerine yıkmaya çalıştığını, bu taktiğin İsviçre’de yer alan konferans öncesinde başladığını kaydeden Erhürman, “Meselenin özünde Kıbrıs’taki yönetsel yapının paylaşılması konusunda Güney’in isteksizliği, siyasi eşitlik konusunda Güneyin isteksizliğidir” dedi.

Tufan Erhürman, “Siyasi eşitlik, iktidar paylaşımı gibi, adanın refahının paylaşımı gibi konuların da en az onun (güvenlik ve garantilerin) kadar önemli olduğu, ayak sürümenin Güney’den kaynaklandığı rapora dahil edilirse o zaman paradigma değişecek. Bu durağan dönemde bir paradigma değişikliğine itiyaç var…Genel Sekreter paradigma değişikliğine katkı koyacak mı koymayacak mı? Soru budur” dedi.



Bakan Özersay Chatham House’da konuşma yaptı

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Chatham House’da konuşma yaptı.

Bakan Özersay, katılımcılar arasında diplomatik misyon ve büyükelçilik görevlileri, akademisyen ve sivil toplum temsilcilerinin de yer aldığı etkinliğin ardından Londra temasları ve batan mülteci gemisiyle ilgili TAK muhabirinin sorularını yanıtladı.

Yaptığı açıklamada, BM Genel Sekreteri’nin, rapor hazırlamak üzere geçici olarak görevlendirdiği Jane Holl Lute’un Pazartesi günü adaya geleceğine değinen Bakan Özersay, önemli olanın Kıbrıs müzakerelerini yeniden başlatmak değil, müzakerelerin neden başarısız olduğunu irdelemek ve nedenlerini sorgulamak olduğuna vurgu yaptı.

Lute’un Kıbrıs’a geldiğinde sadece “nerede kaldık, müzakerelere kaldığı yerden başlayalım” demesi halinde bunun süreci hiçbir yere götürmeyeceğine işaret eden Özersay, 50’inci yılına gelinen müzakerelerle ilgili yapılması gerekenin “neden başarısız oluyor” sorusuna yanıt bulmak olduğunu kaydetti.

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ancak bu şekilde bundan sonra nereye gidilebileceği konusunda gerçekçi bir yol çizilebileceğini vurguladı.

14 yıl önce görevde olan BM Genel Sekreteri’nin “Kıbrıs Rum toplumu yönetimi ve zenginliği Kıbrıslı Türkler ile paylaşmaya hazır değil” dediğini anımsatan Özersay, 14 yıl sonra bu durum değişti mi, şu anda buna daha mı hazırlar diye sorulması gerektiğini anlattı.

Öte yandan geçen 14 yılda Kıbrıslı Rumları yönetim ve zenginliği paylaşmaktan daha da uzaklaştıracak iki gelişme yaşandığına işaret eden Bakan Özersay, bunlardan birinin Güney Kıbrıs’ın AB’ye kabul edilmesi diğerinin ise Kıbrıslı Rumların çözüm olmayan bir ortamda Kıbrıslı Türklerin rızasını almadan doğalgaz arama faaliyetlerini yürütmesi ve uluslararası toplumun da buna ses çıkarmaması olduğunu kaydetti.

Chatham House’ta bu konularla ve bundan sonra neler yapılabileceğiyle ilgili konuştuğunu ve sorulara yanıt verdiğini anlatan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Londraya yaptığı ziyaretin odağının “Yurt Dışı Kıbrıslı Türkler Projesi” olduğunu ancak Londra’da bulunduğu süre boyunca çeşitli temaslarla Kıbrıs Türk tarafının görüş ve düşüncelerini anlatmaya devam edeceklerini söyledi.

Bakan Özersay açıklamasında, KKTC deniz yetki alanlarında batan mülteci gemisiyle yaşanan insanlık trajedisine de değindi.

Kıbrıslı Türklerin uluslararası toplumun parçası olmaya çalıştığını, öte yandan bugün uluslararası toplumun ciddi bir mülteci sorunuyla yüz yüze olduğunu kaydeden Bakan Özersay, bu insanların can güvenliğinin sağlanmasının, onarla yardımcı olunmasının insancıl hukukun ayrılmaz bir parçası olduğunu kaydetti.

Kıbrıslı Türklerin bu bağlamda denizlerdeki kapasitesini geliştirmesi gerektiğini vurgulayan Bakan Özersay, Sahil Güvenliğin de bu gibi insani operasyonlar konusunda kapasitesini artırmak durumunda olduğunu dile getirdi.

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay aynı zamanda uluslararası toplumun da bunu bir mülteci sorunu olarak ele almaktan çıkması; dünyadaki ekonomik - siyasi eşitsizlikler ve çatışmaları tolere eden; çatışan taraflara silah satan yaklaşımları terk etmesi gerektiğini belirtti.

Bakan Özersay bu duruma yol açan ekonomik ve siyasi eşitsizliklerin ortadan kaldırılması için AB ve diğer tüm aktörlerin adımlar atması gerektiğini kaydederek aynı durumun Kıbrıs sorunu için de geçerli olduğunu söyledi.

Dışişleri Bakanı Kudret Özersay temasları çerçevesinde, Londra’da Kıbrıslı Türklerin aktif olduğu çeşitli sivil toplum örgütlerinden temsilcilerle görüşecek.



Baybars: “Ucu açık, aynı yerden devam edecek şekilde müzakere etmek hiçbir sonuç getirmez”

İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars takvimi çok fazla belli olmayan müzakere süreçlerinin sonuç getirmeyeceğini, yeni gelecek BM danışmanı Lute’a 6 ana başlık ve Guterres Belgesi yerine Kıbrıs sorununun neden 50 yıl davam ettiğinin sebeplerinin ve çözüm beklentisi olan tarafın hangisi olduğunun çok iyi anlatılması gerektiğini söyledi.

Başbakan Yardımcısı Dışişleri Bakanı ve Halkın Partisi (HP) Genel Başkan Kudret Özersay’ın yurtdışında olması dolayısıyla, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Meclis’te temsil edilen siyasi partilerle başlattığı görüşmeye HP adına katılan İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars Cumhurbaşkanı ile görüşmenin ardından açıklama yaptı.

İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, görüşmede Kıbrıs sorunu ile ilgili dikkat edilmesi gereken hususlar konusunda HP’nin görüşlerini Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile bir kez daha paylaştıklarını kaydetti.

BM geçici danışmanı Lute’un bazı gerçekleri görmesi ve sorunun esas nedeninin ne olduğunu anlaması bağlamında, HP’nin görüşlerini Cumhurbaşkanı’na aktardıklarını belirten Baybars, takvimi çok fazla belli olmayan süreçlerin sonuçsuz kalacağını, BM danışmanının Kıbrıs Türk tarafının yaptığı açılımları da dikkate alarak her iki tarafın istekli olacağı çözüm önerileri getirmesi gerektiğini aktardıklarını ifade etti.

Doğal gaz konusunda Rum tarafının tek taraflı adım atmasının önlenmesinin önemine işaret eden Baybars, bu konuda BM’nin Rum tarafına telkinlerde bulunmasının gerekliliğine işaret ettiklerini de belirtti.

İzolasyonun kaldırılması adına, direkt uçuş veya diğer başka kısıtlamaların kaldırılmasının talep edilebileceğini söyleyen Baybars, Kıbrıs sorununda artık farklı ve yeni bir yöntemin belirlenmesi gerektiğinin altını çizdi.

Uçu açık ve kesin bir takvime bağlanmamış, aynı yerden devam edecek şekilde müzakere etmenin hiçbir sonuç getirmeyeceğini yineleyen Baybars, BM desteğinin önemli olduğunu, mobil şebekeler, ticaret, kayıp şahıslar vb. konularda yeni güven yaratıcı önlemlerin gündeme gelebileceğini de belirtti.

Yenierenköy açıklarında batan mülteci gemisiyle ilgili soru üzerine Baybars, 101 mültecinin kurtarıldığı bilgisini aldığını, 20-30 kadar kişinin arandığını ve 16 civarında ölü sayısının Cumhurbaşkanıyla yaptığı görüşmeden önce kendisine bildirildiğini söyledi.

Baybars Kıyı Emniyeti ve Sahil Güvenlik ekiplerinin bölgede gereken arama-kurtarma çalışmalarını yaptığını, Ulaştırma Bakanı’nın da bölgeye gideceğini, belirterek olayda hayatını kaybedenlere rahmet diledi.



Özgürgün: “Bütün süreçlerde Kıbrıs Türk tarafı olumlu davrandı, hep masayı terk eden Rum tarafı oldu”

Ana muhalefet Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs sorununda bir çözümün Rum tarafının iyi niyet göstermesi sonucu olabileceğini söyledi.

Özgürgün, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yla görüşmesinin ardından basına yaptığı açıklamada, Türk tarafının tüm süreçlerde gerekli iyi niyeti gösterip olumlu davrandığını, buna karşın her defasında masayı terk eden tarafın Rum tarafı olduğunu kaydetti.

Kıbrıs Türk tarafının bir görüşme sürecinin artık ucu açık şekilde devam edemeyeceğini başlangıç-bitiş tarihleri olması gerektiğini herkese anlatacağını belirten Özgürgün, Güney’deki yönetimin yeni bir anlayışla hareket etmesi ve daha önce reddettiği noktalarda Kıbrıs Türk tarafının iyi niyetine karşılık verecek şekilde iyi niyet göstermesini umduğunu söyledi.



20 Temmuz Mersin’de de tören ve etkinliklerle kutlanacak

20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı, KKTC Mersin Konsolosluğu tarafından düzenlenen törenlerle Mersin’de de kutlanacak.

KKTC Mersin Konsolosluğu’ndan yapılan açıklamaya göre, 20 Temmuz Cuma günü Kıbrıs Barış Harekâtı Şehitleri Hatıra Ormanı’nda tören düzenlenecek.

Mersin’deki tören ve etkinliklere katılmak üzere, Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği’nden beş kişilik heyet 18-22 Temmuz tarihleri arasında Mersin’de bulunacak.

KKTC Mersin Başkonsolosu Ayşen Volkan İnanıroğlu, bugün Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Genel Sekreteri Çetin Serez ve beraberindekilerle birlikte resmi ziyaretler gerçekleştirecek.

20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nın 44’üncü yıl dönümü nedeniyle 20 Temmuz Cuma akşamı KKTC Mersin Başkonsolosu Ayşen Volkan İnanıroğlu ve eşi Yusuf İnanıroğlu tarafından Mersin Askeri Gazino’da kutlama yemeği verilecek.













Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Instagram





Flickr





LinkedIn





Website













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

Başbakan Yardımcılığı ve

Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 601 1800 - 01

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 62
Dün Tekil 1947
Bugün Tekil 1028
Toplam Tekil 4077757
IP 3.149.250.1






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























17 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Tanr nasip eder, mr m vefa ederse; Musul, Kerk k ve Adalar geri alaca m. Selanik de dahil Bat Trakya'y T rkiye hudutlar i ine kataca m.
(Mustafa Kemal ATAT RK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 2.288 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu