BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Sonuç almaksızın bir 50 yıl daha heba edilmemeli" - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Sonuç almaksızın bir 50 yıl daha heba edilmemeli"
Tarih: 22.09.2017 > Kaç kez okundu? 1252

Paylaş


BM Genel Kurul çalışmaları nedeniyle New-York’ta bulunan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Sosyalist Enternasyonal Başkanı Yorgos Papandreu’nun daveti üzerine dün New York’daki BM Merkezi’nde Sosyalist Enternasyonal’in Başkan ve Başkan Yardımcılarının bir araya geldiği Başkanlık Konseyi (Presidium) toplantısında konuştu.

Cumhurbaşkanı Akıncı konuşmasında, Sosyalist Enternasyonal’a Kuzey Kıbrıs’tan ilk üyelik başvurusunu 1980’lerde kendisinin yaptığını ve o günün koşullarında gerçekleşememiş olsa da, bugün iki Kıbrıs Türk siyasi partisinin Sosyalist Enternasyonel’e üyeliğinden büyük mutluluk duyduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Akıncı konuşmasında, bölgedeki çatışmalara, çevresel felaketlere ve dünyada adil olmayan refah paylaşımına dikkat çekerek, dünyanın daha adil ve barışçıl bir düzene kavuşması için sosyal adalet ve sosyal demokrat ilkeler anlayışıyla verilen mücadelenin önemine vurgu yaptı.

Kıbrıs sorununun çözüm sürecine Kıbrıs Türk tarafının her zaman samimiyet ve politik kararlılık çerçevesinde olumlu katkı koymaya çalıştığını, ancak muhataplarından aynı karşılığı göremediğini söyleyen Cumhurbaşkanı, müzakerelerde uzun yıllar sonra gelen başarı şansının bir kez daha Rum tarafının bu tutumu yüzünden heba edildiğinin altını çizerek, çözüm olması halinde sadece adada yaşayan iki toplum için değil, bölge ülkeleri ve halkları için de yeni işbirliği olanakları yaratacağını vurguladı.

Bu çerçevede Türk – Yunan dostluğunun önemine dikkat çeken Akıncı, dönemin Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı olan merhum İsmail Cem ile Yorgos Papandreu’nun Türk – Yunan dostluğunun geliştirilmesi için birlikte ortaya koydukları çabaları övgüyle andı.

Kıbrıs Sorununun çözüm müzakerelerinin 50 yıl önce 1968 yılında Beyrut’ta başladığını anımsatan Cumhurbaşkanı, sonuç almaksızın bir 50 yıl daha heba edilmemesi gerektiğini söyledi. Müzakere sürecinde eski metotlarla bir yere varılamadığının görüldüğünü ifade eden Akıncı, yeni bir anlayış ve yöntem ile sonuç alıcı olunmasının önemine işaret etti. Cumhurbaşkanı, Şubat 2018’de Rum tarafında yapılacak seçimlerin şu anda böyle bir ortamın yaratılmasına olanak tanımadığını söyledi.

1999-2005 yılları arasında Sosyalist Enternasyonal Başkanı olan ve bugün BM Genel Sekreterliğini yürütmekte olan Antonio Guterres’in, iki tarafın uzlaşmazlıklarını giderebilmesi için ortaya bir çerçeve koyduğunu, Kıbrıs Türk tarafının önerilerini bu çerçeve içinde sunduğunu, fakat muhataplarının bu çerçeveye sadık kalmadıklarını anlatan Cumhurbaşkanı, çözüme her zaman olumlu katkı koyan Kıbrıs Türk tarafının dünyayla ve komşularıyla uyumlu ve verimli ilişkiler kurmak istediğini, fakat bunun için Kıbrıs Türk toplumunun önüne konan bazı anlamsız ve suni engellerin kaldırılması gerektiğini söyledi.

Önemli ilerlemelere rağmen henüz bütünlüklü bir uzlaşıya varılamamış olmasının başlıca nedeninin GKRY’nin eşitliğe ve adil bir siyasi güç paylaşımına hazır olmaması olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Akıncı, bu durumun 2004 yılında bir BM çözüm planı olan ve Annan Planı olarak anılan planın referandumunda Kıbrıslı Türklerin %65 “evet”, Kıbrıslı Rumların %76 oranında “hayır” oylarıyla hayata geçmemesi nedeniyle dönemin BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın da raporuna yansıdığını anımsattı.

Cumhurbaşkanı Akıncı konuşmasının sonunda, Kıbrıs sorununun çözüm sürecine Sosyalist Enternasyonal’ın olumlu ve sürekli katkı koymasının önemine işaret etti.

Toplantı sonrasında bir araya gelen Sosyalist Enternasyonal Başkanı Yorgos Papandreu ile Cumhurbaşkanı Akıncı, bundan sonra da temas halinde bulunmaya karar verdiler.



Özgürgün: “KKTC ile Türkiye arasındaki ilişkilerin her alanda en üst düzeyde olması gerekiyor”



Başbakan Hüseyin Özgürgün, KKTC ile Türkiye arasında her alanda ilişkilerin en üst düzeyde olması gerektiğini ifade ederek, özellikle gençlerle genç işadamlarının iş birliğinin önemine işaret etti.

Kuzey Kıbrıs Genç İş Adamları Derneği’nin (GİAD) bugün düzenleyeceği “Kuzey Kıbrıs Turizmini Kalkındırma ve Geliştirme Çalıştayı”na katılmak üzere ülkede bulunan TC Genç İşadamları Konfederasyonu Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Erhan Özmen başkanlığındaki Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu heyetini kabulünde konuşan Başbakan Özgürgün genç işadamlarının ve gençlerin bu tür bir birlikteliği sağlamasının önemine işaret ederek, KKTC-TC arasında her alanda ilişkilerin en üst düzeyde olması gerektiğini ifade etti.

Siyasi sorunların bir kısmının ekonomi yoluyla aşılabileceğini söyleyen Başbakan, Türkiye’nin KKTC’ye katkısı ve etkisi göz önünde bulundurulduğunda, tüm dünya askeri ve siyasi güç odaklarının ilgisinin Kıbrıs üzerine yoğunlaşmasının doğal olduğunu belirtti.

Siyasi sorunların uzun süreli olduğunu, hatta bazen çözülmemesinin de istendiğinin altını çizen Başbakan Özgürgün, buna karşın ekonominin ve hayatın durmadığını, sürekli ilerlediğini aktardı.

Özgürgün, iki kuruluş arasında işbirliğinin hayırlı olmasını ve daha da güçlenmesini diledi.

TC Genç İşadamları Konfederasyonu Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Erhan Özmen de Yönetim Kurulu ve Yüksek İstişare Konseyi toplantısı için adada bulunduklarını ve turizmle ilgili bir çalışmayı birlikte getirdiklerini söyledi.

Dünyada adaların turizminin nasıl şekillendiği ve gayrisafi milli hâsıladaki yerine dikkati çeken Özmen, büyüyen turizm pastasından pay alabilmek adına eğitim, sağlık, kültür ve benzer yeni trendlere ayak uydurmak gerektiğini ifade etti.

“Güzide Kıbrıs’ımız ne kadar gelişir güçlü bir ekonomiye sahip olursa bizim de sizler gibi mutluluğumuz o oranda artar” ifadesini kullanan Özmen, hazırladıkları çalışmayı yarın çalıştayda kamuoyuyla paylaşacaklarını aktardı.



Ertuğruloğlu, Akça ile görüştü



Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) Genel Sekreteri Halil İbrahim Akça ile görüştü.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu kapsamında her yıl düzenli olarak organize edilen EİT ve İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Toplantılarına katılmak üzere New York'ta bulunan Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, buradaki temaslarını sürdürüyor.

Ertuğruloğlu, dün bu çerçevede KKTC'nin gözlemci üye olarak yer aldığı EİT'in Genel Sekreteri Halil İbrahim Akça ile bir araya gelerek, KKTC'nin EİT ile ilişkileri ve ortak yapılacak çalışmaları değerlendirdi.

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, KKTC olarak EİT'e üye ülkeleri önümüzdeki aylarda ülkede düzenleyecekleri iki önemli etkinlikte ağırlayacaklarını belirterek, bu etkinlikleri başarıyla tamamlayacaklarına inanç belirtti. Ertuğruloğlu, 2018 yılında daha fazla EİT etkinliğine ev sahipliği yapma arzusunda olduklarını da söyledi.

EİT Genel Sekreteri Halil İbrahim Akça da, EİT toplantılarının KKTC'de yapılmasının KKTC için büyük önem taşıdığına işaret ederek, KKTC'nin bu etkinlikleri başarıyla tamamlayacağından emin olduğunu söyledi.

KKTC, Mart 2017 tarihinde İslamabad’ta gerçekleştirilen 13. EİT zirvesinde kabul edilen takvim ile uyumlu olarak bu yıl 2 EİT organizasyonu gerçekleştirecek.

KKTC, bu çerçevede Ekim ve Aralık aylarında "Kapasite Geliştirme ve Biyolojik Çeşitlilik Konularındaki En İyi Uygulamalara ilişkin İkinci Çalıştayı" ve "4. Uzmanlar Ekoturizm Grup Toplantısı"na ev sahipliği yapacak.



TMT Mücahitler Derneği: “KKTC tanınmadan masaya oturulmamalıdır”



Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği, Crans - Montana’daki sonuçtan sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tanınmadan masaya oturulmaması gerektiğini kaydetti.

Dernek Başkanı Yılmaz Bora yaptığı yazılı açıklamada, “Bunun dışında masaya oturmak beyhudedir. Kıbrıs Türk halkının haklı davasında zaman kaybettirmektedir. Dolayısı ile tanınma süreci derhal başlatılmalıdır” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Türk halkının görüşme süreçlerinden bıkıp usandığını kaydeden Bora, Rum tarafının iki kez deneyip başaramadığı soykırımı gerçekleştirmek için gerekli koşulları yaratma peşinde olduğunu ifade etti.

Bora, 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile Kıbrıs’ın tümüne gelen barış, huzur ve güven ortamının 43 yıldır kesintisiz devam etmesinin dikkate alınması ve unutulmaması gereken önemli bir unsur olduğunun altını çizdi.

15 Temmuz 1974 Rum ile Yunan’ın ortaklaşa gerçekleştirdikleri Enosis amaçlı darbenin de unutulmaması gerektiğine dikkat çeken Bora, Rum tarafının Guterres Belgesi ile görüşmelere bırakılan yerden başlamaya hazır olduğunu söylemesine asla itibar edilmemesi, masaya ancak KKTC’nin tanınması ile dönülebileceği şartının kesin ve kati bir şekilde ortaya konması gerektiğini ifade etti. Bora açıklamasında şöyle dedi:

“Bütün bu gerçeklerden ders alınması gerekirken Sayın Akıncı hala daha görüşmeler için hazır olduğunu ancak anlaşmalar sonucu Kuzey’de kalan Rum toprakları ile Güney’de kalan Türk toprakları arasındaki farkın tazminat, takasla ve Rumlara bir kısım toprak iadesi ile hallini ve ucu açık müzakere süreci olmamalı şartını ileri sürmüştür.

Ancak Kıbrıs’ta çıkan savaşın kusurlu tarafı Rumlar ile Yunanlıların olduğunu ve Türk tarafına savaş tazminatı ödemeleri gerektiğini ifade etmekten kaçınmıştır. 1955’lerden itibaren EOKA’nın saldırıları yüzünden ölen ve evlerini terk eden ve de 21 Aralık 1963’de topyekun Rum saldırıları yüzünden 30 bin göçmenle terk edilen 103 köyümüzde geride kalan maddi ve manevi değerlerimiz ile katledilen yüzlerce insanımızın ve BM Ortega Raporu ile tespit edilen maddi ve manevi kayıplarımız ve sahteliklerle gasp edilen vakıf mallarımızın gündeme getirilmemesi kabul edilemez.”













Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Instagram





Flickr





LinkedIn





Website













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri