ASKERİ BİRLİKLERİN ŞEHİR DIŞINA TAŞINMASI YANLIŞTIR - Dr. Tahir Tamer KUMKALE - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









ASKERİ BİRLİKLERİN ŞEHİR DIŞINA TAŞINMASI YANLIŞTIR - Dr. Tahir Tamer KUMKALE
Tarih: 24.08.2016 > Kaç kez okundu? 1092

Paylaş


36 yıllık askerlik yaşamımda edindiğim tecrübelere dayanarak diyorum ki; bugün her biri şehirlerimizin en değerli yerleşim yerleri haline gelmiş, kent insanına nefes aldıran yemyeşil yaşam alanları haline dönüşmüş askeri kışlaların hepsi başlangıçta tamamen şehirlerin dışında kurulmuşlardır.

Çünkü askerlerin yaşam ve eğitim alanı şehirler değil, kırsal arazidir. Halkın zirai ve ticari yaşamlarına uygun olmayan çorak ve engebeli arazilere özellikle konuşlandırılan askeri birlikler kısa sürede bulundukları bölgeleri mamur ve bayındır hale getirmişlerdir. Sonunda askeri kışlaların çevresi sivil yaşam için cazibe merkezi haline gelmiştir.

1969 yılında teğmen rütbesi ile Ağrı'nın Patnos ilçesinde görev yaptım. Ve yeni hizmete açılan Sunay Garnizonundaki simsiyah ve sert toprağa ağaç dikmeye çalışırken zamanın Belediye Başkanı Kerem Şahin’in alaycı bir tavırla söylediği sözlerini hiç unutmadım;

“Komutan boşuna uğraşmayın, bulunduğunuz bölgede değil ağaç ot bile bitmez. Biz zaten bu araziyi işe yaramadığı için size verdik.”

Ama biz inat ettik. Ve o çorak araziyi cennete çevirdik. 1989’da ayni yere Alay K. olarak tayin olduğumda Sunay Kışlası yemyeşil bir ormanın içinde tamamen kaybolmuştu. İlk işim kendi diktiğim ağaçların altında ailelere bir piknik düzenlemek olmuştu. Gururla söyleyebilirim ki; ülkemin asker eli değen her köşesi daima mamur ve müreffeh bir sosyal yaşam merkezi olmuştur.

Bugün Silahlı Kuvvetler içinde bir kaç gafil ve aldatılmış kişinin yaptığı darbe girişimini bahane ederek askeri birliklerimizin; apar topar, ve yangından mal kaçırır gibi şehir dışına çıkarılmasını asla kabul etmiyorum. Bunun nedeni darbe girişimi asla olamaz. Çünkü darbe yapmayı kafasına koyanlar için birliklerin şehir dışında bulunması engel değildir. Bilakis gözden ırak olduklarından kontrol edilmesi daha da zorlaşacaktır.

Bugünkü acil taşınma faaliyetinin arkasında değerleri ölçülemeyen askeri arazilerden yandaşlara rant elde etmek ihtiyacının yattığı fikri öncelikle akla gelmektedir. BU konu sosyal medyada sıkça dile getirilmektedir. İnşallah buradaki amaç; her biri ölçülemeyecek maddi değeri haiz askeri arazilerin yandaşlara ve özellikle de petrol şeyhlerine peşkeş çekmek değildir.

Şurası unutulmamalıdır; 1 inci Dünya Harbi sonunda başkent İstanbul'u işgal eden askeri yönetimler dahi Osmanlı kışlalarını işgal etmemişler ve askeri birliklerin yönetimlerini kendi iç işlerinde serbest bırakmışlardır.

Yarım asırdır girmek için uğraştığımız Avrupa birliği ülkelerinde askeri birliklerin tamamına yakını büyük şehirlerin içinde ve görünür yerlerdedir. Ve bu birlikler konuşlandıkları tarihi binaları inşa edildikleri günkü dizaynı içinde mamur halde tutarak tüm şehirleri bir tarih müzesi haline dönüştürmüşlerdir.

Özet olarak; alınan kararların çok hızlı ve üzerinde yeterince düşünülmeden getirisi-götürüsü ve ne olacağı incelenmeden alındığını değerlendiriyorum. Bu işten ordunun değil, ama halkımızın zararlı çıkacağını kıymetlendiriyorum.

Çünkü askerin asli görev yeri şehirlerdeki kışlalar değil, arazidir. Askerler; tüm zamanını mobil olarak arazide yaşayacak şekilde organize olmuşlardır. Yer değiştirmek O’nun savaşma gücünü fazla etkilemez. Asker en kısa sürede konuşlandığı yeni bölgede ayni gücünü muhafaza eder. Ama, her biri tarihi bir değer taşıyan kışlalarımızın ayakta kalması ve gelecek nesillere aynen kazandırılması için askerin disiplinli ve yenilikçi bakış açısına ihtiyaç vardır. Ayrıca halkın güvenliği için şehirdeki kışlalara ve askerlere her zaman ihtiyaç vardır.

Sonuç olarak; Kışlaların acilen taşınması ve askerin boşalttığı yerlerin rant şebekelerine teslim edilme kaygısını benim gibi halkımızın büyük bir kesiminin de taşıdığı görülmektedir.

Henüz vakit erkendir. Söylemleri ve tutarlı davranışları ile kısa sürede toplumun beğenisini kazanan Başbakan Binali Yıldırım’ın konuyu bir kere daha etraflıca değerlendirmesinde yarar görüyorum.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 32
Dün Tekil 1505
Bugün Tekil 1655
Toplam Tekil 4076436
IP 18.119.159.150






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























16 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


T rk milletindenim diyen insanlar her eyden nce ve mutlaka T rk e konu mal d r.
(Mustafa Kemal ATAT RK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.096 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu