BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Önümüzdeki yedi toplantıda beşli bir konferansın zeminini oluşturmak mümkün olursa, eylül ayı yeni bir dönemin başlangıcı olabilir” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Önümüzdeki yedi toplantıda beşli bir konferansın zeminini oluşturmak mümkün olursa, eylül ayı yeni bir dönemin başlangıcı olabilir”
Tarih: 20.08.2016 > Kaç kez okundu? 1073

Paylaş


Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, müzakere süreci kapsamında ağustos ve eylül aylarında planlanan 7 toplantının yeni bir dönemin başlangıcı olabileceğini söyledi.

Akıncı, 2016’da sonuç alınamaması halinde çözüme ulaşmanın imkansız hale gelebileceğini de belirtti.

Ankara ziyaretini tamamlayan Cumhurbaşkanı Akıncı, KKTC’ye döndü.

Ercan Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında Akıncı, New York’ta eylül ayının ikinci yarısında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu yer alacağını, bu toplantıda Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’den en üst düzeyde yetkililerin de yer alacağını, bu toplantı öncesi de 23 Ağustos ve 14 Eylül arasında Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis ile yedi toplantının planlandığını söyledi. “Eğer bu yedi toplantıda beşli bir konferansın zeminini oluşturmak mümkün olursa, ki temennimiz olsun, o takdirde eylül ayı yeni bir dönemin başlangıcını teşkil edebilir. Bunun için tabii ki kesin konuşmak erkendir. Bu yedi toplantının seyrini beklememiz gerekir” dedi.

Akıncı, “2016 yılını çözüm yılı yapmak sadece bizim hedefimiz değil Türkiye’nin de hedefidir. Dolayısıyla yaptığımız tüm çalışmalar o sunuca ulaşmak içindir” dedi.

“Ankara’daki temaslarda 2016’da çözüm olmaması halinde bir B planının gündeme gelip gelmediğine” ilişkin soru üzerinde Akıncı, Kıbrıs sorununu çözmek için uğraş verilirken, KKTC ekonomisi ve demokrasisinin de ileriye taşınması gerektiğini söyledi.

Akıncı, “Dolayısıyla çözüm olmazsa ne olacak üzerine bir senaryo yazmamıza gerek yok. Hayat devam ediyor, biz yolumuza devam etmek durumunda kalacağız. Tercih bu değil, tercihimiz tüm tarafların kazançlı çıkacağı bir çözümdür. O nedenle başka senaryoları şimdiden gündeme taşımanın anlamı yoktur. Rumların da bizim kadar çözüme istekli olduğunu ortaya koyması gerekir” dedi.

Akıncı, “Yedi görüşmede ilk dört başlıkta, olumlu adım atılması beklenen özellikle mülkiyet başlığında bazı konularda, bazı belirsizliklerin bertaraf edilmesi ihtiyacı var. Bunlar olduğu takdirde, karşılıklı bazı adımlarla düşündüğümüz 5’li konferansa gidecek yol açılabilir” dedi.

Toprak başlığının yedi toplantıda da genel hatlarıyla; haritada, yüzdelik ve yer ismi kullanılmadan ele alınacak bir konu olduğunu kaydeden Akıncı, güvenlik ve garantilerin de en son aşamada yer alacağını, ancak en sonun da yakınlaştığını söyledi. Akıncı, “Bu söylediğim ‘en son, en son’ yakınlaştı” dedi.

Kıbrıs Rum kesiminin Kıbrıslı Türklerden anlaşmazlık noktalarında tutum değiştirmesi beklentisi içerisinde olduğunu ifade eden Akıncı, “Asıl biz onlardan bekliyoruz tavır, tutum değişikliklerini” dedi.

Tutum değişikliğine açıklık getiren Akıncı, “Güzelyurt verilmeden çözüm olmaz” “garantiler olursa biz bu çözüme evet demeyiz” gibi toptancı yaklaşımlarla bir yere varılamayacağını söyledi.

Bu şekilde bir tavrın karşısında tam tersi bir tavır bulacağını kaydeden Akıncı, “Katı toptancı yaklaşımlarla, kestirme yaklaşımlarla bir yere gidilemeyeceğini yıllarca gördük. Dolayısıyla tutum değişikliği bizim onlardan beklentimizdir” dedi.

Akıncı, “Biz ilk günden beri, hiçbir şeyin görülmez olamayacağını, her şeyin yeri ve zamanı gelince ele alınacağını ve iki tarafı da tatmin edebilecek formüllerin de geliştirilebileceğini söyleyerek bu aşamaya geldik” dedi.

Akıncı, “Bu süreci yürüten Cumhurbaşkanı’nın herhangi bir şekilde rencide edilmesi ne burada, ne de başka bir yerde memnuniyet yaratmaz. Bu açık ve nettir. En başta halkımızda rahatsızlık yaratır. Nitekim de yarattı. Temennim bundan sonraki süreçlerde herkesin yürütmekte olduğu görevin sorumluluklarının idraki içerisinde, içerisinde bulunduğumuz sürecin de ne kadar önemli olduğunun idraki içerisinde hareket etmek, siyasal ve partisel kaygıları bir kenara koymak ve bağımsız, tarafsız bir şekilde görevini yürüten Cumhurbaşkanı’yla sağlıklı bir diyaloğu geliştirebilmektir” dedi



Akıncı: “Türkiye demokratik hukuk devleti olarak ne kadar güçlenirse hem bölgeye hem de Kıbrıs Türk halkına bunun yararı olacağı aşikardır”



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, “Türkiye demokratik hukuk devleti olarak ne kadar güçlenirse hem bölgeye hem de Kıbrıs Türk halkına bunun yararı olacağı aşikardır” dedi.

Çalışma ziyareti için Türkiye'de bulunan Akıncı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu parti genel merkezinde ziyaret etti.

Kılıçdaroğlu ve Akıncı, görüşmenin ardından basın mensuplarına açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanı Akıncı, yıllar önce sürekli iç politika malzemesi olarak var olan Kıbrıs sorununun artık partiler üstü değerlendirildiğini ifade ederek, bu konunun "herkesin davası" olarak değerlendirildiğini kaydetti.

Akıncı, bu anlayışın gelişmesinde CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun da çok büyük katkısının olduğunu söyledi. Akıncı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Önümüzdeki süreç, önemli bir dönemeç olarak karşımızda duruyor. Temenni ediyorum ki Güney'deki yönetim de bizim sergilediğimiz istekli, makul ve gerçekçi tavrı geliştirsin. Kıbrıs'ta, 2016 yılı çıkmadan, herkesin barış ve huzur içerisinde yaşayabileceği, geçmişin kan ve gözyaşını değil geleceğin huzurunu, mutluluğunu ve refahını paylaşabileceği yeni bir döneme hep birlikte uzanabilelim."

Akıncı, bu durumun Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkileri de daha olumlu etkileyerek bölgeye de ciddi katkılar yapacağını anlattı.

Fetullahçı Terör Örgütünün darbe girişimine de değinen Akıncı, Türkiye'nin 15 Temmuz'da çok ciddi bir birliktelik sergilediğini kaydetti.

Bu birlikteliğin sergilenmesinde CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun ve partisinin çok büyük katkısının olduğunu söyleyen Akıncı, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Öyle inanıyorum ki Türkiye bu birlik ve bütünlüğünü çok daha iyi noktalara taşıyacaktır. Türkiye huzura, barışa, esenliğe en kısa sürede ulaşacaktır. Demokratik hukuk devleti, Atatürk ilkelerine bağlılığı, sosyal bir hukuk devleti olma özelliğini ve laikliğini koruyarak geleceğe yürüyecektir. Türkiye demokratik hukuk devleti olarak ne kadar güçlenirse, hem bölgeye hem de Kıbrıs Türk halkına bunun yararı da olacağı aşikardır. Bunu, sadece Türkiye için değil Kıbrıs'ı da düşünerek istiyorum. Daha güçlü demokratik hukuk devleti normlarının daha da pekiştiği bir Türkiye Cumhuriyeti, Kıbrıs Türk halkı için daha büyük bir güvencedir."

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da Cumhurbaşkanı Akıncı ile son derece verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini söyleyerek, "Kıbrıs'ın bizim bir milli davamız olduğunu, partiler üstü bir politika güdülmesi gerektiğini biliyoruz. Kendisine bunu da ifade ettim. Son derece başarılı bir süreç götürüyor Sayın Cumhurbaşkanı. Düşüncelerimizi aktardık. Sayın Cumhurbaşkanı da düşüncelerini aktardı, kendisine yürekten teşekkür ediyoruz" dedi.



Akıncı: “Yeni bir güvenlik formülü mümkün”



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıslı Türklerin güvenlik endişesini giderecek, Kıbrıslı Rumların da tehdit algısını ortadan kaldıracak bir güvenlik formülünün mümkün olduğunu belirtti.

Rum tarafında bazı kesimlerin 15 Temmuz darbe girişimini bahane edip Türkiye’nin garantörlüğüne karşı tutumlarını destekleyici yeni bir argüman geliştirdiklerini de kaydeden Akıncı, Türk ordusu içerisindeki bir çetenin yaptıklarının tüm orduya mal edilemeyeceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Ankara temasları çerçevesinde CNN Türk’ün özel canlı yayın programına katılarak gündeme dair açıklamalarda bulundu.

KKTC’de FETÖ-PDY ile ilgili bir soru üzerine Akıncı, “Bu yapılanmayla ilgili herhangi bir somut bilgi kamuoyunun bilgisine henüz gelmiş değildir” dedi.

KKTC’deki ilgili ve yetkili makamların sadece FETÖ örgütlenmesi bakımından değil, herhangi bir terör örgütü örgütlenmesi varsa bunun üstüne gitmekle yükümlü olduklarına dikkat çeken Akıncı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“En ufak bir örgütlenme varsa, bunun kökü kazınacaktır. Yeri gelmişken şunu da söylemek istiyorum; 40 yıldır tanıdığımız bazı gazeteci insanlar var, onların bile adı karıştırılmaya çalışıldı KKTC’de… Gazetecilikten başka bir mesleği olmayan, benim ve herkesin çok iyi tanıyıp bildiği bazı insanlar hakkında bile yakıştırmalar söz konusu olmaya başlandı. Tek bir yaş kurunun yanında yanmamalı…”

Akıncı, “Son dönemde bir çok üniversite açıldı ve yabancı bir çok öğrenci var. Bu bir güvenlik zafiyeti oluşturur mu? Bu yönde de güvenlik tedbiri alınacak mı” yönündeki soruya ise şu yanıtı verdi:

“Türkiye’den ülkemize gelecek öğrencilerin sayısında bir artış bekleniyor. Bu hadiseler olsun ya da olmasın; biz Kıbrıs’ta elbette ki güvenlik tedbirlerini almak zorundayız. Bütün üniversite gençliğinin ülkemizde özgür bir ortamda çalışmalarını isteriz. O amaçla da sadece Türkiye’den değil, yüzün üstünde ülkeden Kıbrıs’a gelen öğrencilerin barış ve huzur içerisinde eğitimlerini yapmalarını isteriz.”

“Rum kesiminin tavrında bir değişiklik görüyor musunuz? Türkiye iç politikaya dönmüşken, Rum tarafı bunu fırsat olarak kullanmak ister mi?” yönündeki soruya ise Cumhurbaşkanı Akıncı, özetle şu karşılığı verdi:

“Rum kesimindeki bazı kesimler şöyle kullanmaya çalıştılar: İşte Kıbrıslı Türkler büyük oranda Türkiye’nin güvencesini istiyor… Bu haklı talebimiz de haklı yaşanmışlıklardan kaynaklanıyor. Yunanistan’ın faşist cuntasının yaptığı darbeyi unutmuş değiliz. 1963’lerde yaşananları unutmuş değiliz. Türkiye’nin her müdahalesinin altını kazıyıp baktığınızda mutlaka Rum tarafından ya da Yunanistan’dan kaynaklanan bir yanlış vardır. O yanlışı düzeltmek için yapılmış müdahale söz konusu oldu.”

“Kıbrıslı Rumlardan Kıbrıslı Türklere yönelik yanlışlık olmazsa, Türkiye’den de bir karşılık olmayacağına” dikkat çeken Akıncı, gelecekte bu gibi durumlar yaşanırsa endişesini bertaraf etmek için Kıbrıslı Türklerin güvencesini temin edecek bir düzenlemede Türkiye’nin rol almasını istediklerini söyledi.

“Bunun Rumlar açısından bir tehdit oluşturmayacak çerçevede karşılıklı bir mutabakat arayışı içerisindeyiz. Bu dönemde yaptığımız budur” diyen Akıncı, 15 Temmuz’u bahane ederek Rum tarafından yükselen seslerin özetinin, “Türk ordusunu gördünüz. Türk ordusu darbeci, kendi meclisini bile bombaladı. Tankları insanların üzerinde sürdüler” şeklinde olduğunu belirtti.

Akıncı şöyle devam etti:

“Bu gerçeğin bir kısmıdır. O da şudur: Evet Türk ordusunun içinden bir örgütlenme, bir çete ve ucu ABD’de Pensilvanya’ya dayandığı söylenen bir teşebbüs var ve 40 yıldır bir paralel örgütlenmeden söz ediliyor. Ama bu Türk Silahlı Kuvvetleri kurumuna mal edilmemelidir. Ben bunu 20 Temmuz konuşmamda da belirmiştim. Böyle bir çete bunu yapmıştır ancak TSK’nın şerefli subaylarına ve mensuplarına mal edilemez. Rum tarafının tutumunda böylesi bir etkisi oldu. Türkiye tabii bir süredir bu badirelerden geçiyor. Sadece bu olay değil. Bu belki zirve noktası oldu. Bir süre önce Rus uçağı düştü. Rusya ile gerginlikler oldu. Daha önce Mavi Marmara gemisi… Suriye olayı yaşandı… Türkiye’nin kendi içerisinde terör olayları oldu. Türkiye bütün bu süreç içerisinde, bir de bu darbe girişimi olunca, ister istemez konsantrasyon sorunu yaşıyor. Bu bir gerçeklik.

Bütün bu süreçlerden sonra önümüzdeki 3-4 ay Kıbrıs için önemli. Benim bu ziyaretimin bir amacı da odur. Yeniden bu konsantrasyonu Kıbrıs sorununa da odaklandırmak ve birlikte bugüne kadar yürüttüğümüz, istişare içerisinde Türkiye ile bilirlikte sürdürdüğümüz çözüm kararlılığımızı masaya daha etkili bir şekilde yansıtmak. Yılsonu hedefini bir gerçeğe dönüştürmek. Rumların da daha gerçekçi ve makul bir çizgiye gelmelerini bekleyerek… Haklı olarak kaybolan konsantrasyon yeniden benim dünkü ve bugünkü temaslarımla daha iyi noktaya geldi. Bundan sonra da devam edecek…”

“Çözümün bu yıl mümkün olup olmadığına inanıyor musunuz? Eğer olmazsa bir B Planınız var mı?” yönündeki soruya karşılık ise Cumhurbaşkanı, 2016’nın bir hedef olduğunu belirtti.

“2016 sonu gelsin ve ‘bakın olmadı’ demek için pusuda bekleyenler var” diye konuşan Akıncı, bu hedefe varmak için canı gönülden çalıştıklarını söyledi.

Bu hedefin de gerçekçi bir hedef olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Akıncı, sözlerine şöyle devam etti:

“AB, Ekonomi konuları yanı sıra Yönetim ve Güç Paylaşımı gibi kapsamlı bir başlıkta epey ilerleme var. Hala daha çözüm bekleyen konular var. Mülkiyette şimdiye kadar olmadık bir ilerleme var ama Rumların bizi tatmin etmesi gereken birkaç önemli nokta hala açıktadır. Toprak konusunu biz bu 7 toplantında harita, yüzdelik ve yer adı şeklinde konuşmayız. Çok genel bir konuşma yaparız. Biz bu konuyu güvenlik ve garantilerle birlikte en son aşamada- ki o da bu 7 toplantıda iyi bir gelişme olursa Eylül’de New York’ta- olabilir. Orada güvenlik ve garantiler meselesinde Kıbrıslı Türklerin güvenlik endişesine cevap veren, Rumlara da tehdit algısı oluşturmayacak bir formül üzerinde çalışılır. Çünkü bu uluslararası bir anlaşmadır ve sadece iki toplum bunu halledemez. Üç tane garantör ülkenin uzlaşması lazım. Toprak konusunu da seri toplantılar halinde oturalım, iki tarafa da makul gelecek bir formül bulalım ve bu adanın kan ve gözyaşını değil, nimetlerini paylaşalım.”

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Doğalgaz konusu müzakerelerin seyrini nasıl etkiliyor?” sorusuna da şöyle yanıt verdi:

“Akıl işi şunu emreder: Bu doğal zenginlikleri gerginlik meselesi yapmak yerine, işbirliği meselesi yapmak. İmkân var mı? Var… Türkiye-İsrail ilişkileri düzeliyor. İsrail gazını, Türkiye üzerinden satmak istiyor. Kıbrıs gazını da birleştirip Türkiye üzerinden hem Türkiye’nin ihtiyaçlarını karşılamak hem de Avrupa’ya satmak mümkün… Türkiye’den su geldi. Bunu Güney’e vermek mümkün… Bir proje var; deniz altından elektrik kablosu. İsrail’den Kıbrıs’a, Kıbrıs’tan Girit’e, Girit’ten Avrupa’ya…. Buna ne gerek var? Kıbrıs’tan 70 kilometre ötede Türkiye’ye bağladınız mı bütün Avrupa’ya enterkonnekte oluyorsunuz. Kısacası bütün bu saydığım hususlarda Kıbrıs sorununun çözümü yeni işbirliği olanakları doğuracaktır ve bu işbirliğinden herkes kazanacaktır.”

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı Ankara temasları çerçevesinde ayrıca Anadolu Ajansı’na da bir demeç verdi.



Spehar: Olası çözümün hayata geçmesinde BM’nin, rolü ayrıntılı bir şekilde incelenmeli



Rum basını, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar’ın BM Siyasi İşler Masası’na bağlı “Politically Speaking” online dergisine vermiş olduğu röportaja yer verdi.

Güney Kıbrıs’ta yayımlanan gazetelere göre Spehar, iki toplum liderinin nihai bir anlaşmaya varması durumunda, BM’nin, çözümün hayata geçmesinin desteklenmesine ilişkin rolünün ayrıntılı bir şekilde incelenmesi gerektiğini ifade etti.

Spehar, BM Güvenlik Konseyi kanadında bir süreden beridir belirtileri bulunan olası çözüme yönelik planlamanın yapılmasının beklendiğini dile getirdi.

Bazı düşüncelerin oluşmaya başladığını belirten Spehar, birçok şeyin, liderlerin kendilerinden ne isteyeceğine de bağlı olduğunu belirtti.



Türkiye’den KKTC’ye uçacak yolcuların işlemlerini hızlandırmak amacıyla yeni uygulama başlatıldı



Ülkemize Türkiye’den gelecek yolcuların işlemlerinin hızlandırılması için yeni uygulama başlatıldı.

Turizm ve Çevre Bakanlığı’ndan verilen bilgiye göre, Türkiye’deki darbe girişimi sonrası uygulanan güvenlik tedbirleri nedeniyle KKTC’ye seyahat edecek yolcuların karşılaştığı engelleri ortadan kaldırılması için tasarlanan uygulama, ilk olarak en çok yoğunluğun olduğu İstanbul’daki Atatürk Havalimanı’nda hayata geçirildi.

Uygulama, Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu’nun, Türkiye'nin Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş ve Türkiye Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı ile yaptığı istişareler sonucunda başlatıldı.

Buna göre Atatürk Havalimanı’nda check-in ve pasaport kontrolde KKTC yolcuları için ayrı kontuarlar açıldı, uygulama diğer havalimanları için yapılacak. Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Gidiş Terminali’ndeki “Vize İhlal Ofisinde” yapılan işlemlerde KKTC için özel “kontrol bankoları” konuldu.

Yapılan düzenlemeyle pasaport kontrol noktalarındaki yoğunluğun azaldığı, Türkiye'den KKTC'ye gelecek turistlerin işlemlerinin de hızlandığının gözlemlendiği ifade edildi.









Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Website





Instagram













Dışişleri Bakanlığı











Facebook





Twitter





YouTube





Websitesi













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Fax: +90 (392) 228 4847

E-Mail: pio_news@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: TRNC Public Information Office / KKTC Enformasyon Dairesi

Youtube: KKTCDisisleri





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 46
Dün Tekil 1505
Bugün Tekil 1605
Toplam Tekil 4076386
IP 18.221.174.248






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























16 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


T rk milletindenim diyen insanlar her eyden nce ve mutlaka T rk e konu mal d r.
(Mustafa Kemal ATAT RK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.192 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu