BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Artık sürekli bir toplantı şekline geçmemiz gerektiğini düşünüyorum” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Akıncı: “Artık sürekli bir toplantı şekline geçmemiz gerektiğini düşünüyorum”
Tarih: 13.07.2016 > Kaç kez okundu? 1082

Paylaş


Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs konusunda bundan sonraki süreçte sürekli bir toplantı şekline geçilmesi gerektiği görüşünde olduğunu bildirdi.

Akıncı, Rum lider Anstasiadis’le ara bölgede yaptığı görüşmenin ardından basına açıklamalarda bulundu.

Akıncı, dün “Ekonomi ve AB” konularında yararlı bir görüşme yapıldığını, 22 Temmuz'da "Federal Yürütme-Yargı-Yasama", 26 Temmuz’da “İç Güvenlik”, 29 Temmuz’da da genel hatlarıyla “Toprak” konusunun yer isimleri, yüzdelikler ve harita konularına girilmeden beyin fırtınası şeklinde ele alınacağını belirtti.

Ekonomi ve AB uzmanlarının da bugünkü görüşmede yer aldıklarını ve KDV gibi ayrıntılı teknik konulara girildiğini söyleyen Akıncı, bunların teknik komitelerin işi olmasına karşın, ekonominin tek çatı altına girecek olmasından dolayı liderlerin sahasına da girdiğini söyledi.

Federal bütçeden kurucu devletlere ayrılacak kaynakların da görüşmede ele alındığını belirten Akıncı, yakınlaşma sağlanan konular olduğunu fakat konu üzerinde biraz daha çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, 29 Temmuz sonrasına ilişkin bir soruya karşılık, geriye kalan süreyi en iyi şekilde değerlendirerek Kıbrıs’ta 2016 yılı içinde bir çözümü hedeflediklerini kaydetti.

Ağustos ayının Avrupa ve Kıbrıs’ta tatil ayı olduğuna da işaret eden Akıncı, bu nedenle görüşmelerde 1-2 haftalık bir ara olmasının kaçınılmaz olduğunu aktardı ve ağustos ayının ikinci yarısından itibaren yoğun bir çalışma programını hayata geçirmeyi umduklarını söyledi.

Toprak ve garantiler konularının konuşulacağı 5’li konferans konusunda soru sorulması üzerine Akıncı, böyle bir konferansın yeri ve tarihinin henüz belirlenmediğini, fakat “aklın ve mantığın yakın bir gelecekte Kıbrıs’ta bir anlaşmanın tarafların yararına olacağını söylediğini” ifade etti.

Rum yetkililerin Mart 2017’ye kadar çözüm bulunamaması durumunda başkanlık seçimine angaje olacaklarını halihazırda belirttiklerine, ayrıca 2017’de yeni BM Genel Sekreteri’nin göreve başlayacağına, ABD’de de yeni bir dönem başlayacağına dikkat çeken Akıncı, ana sorumluluğu Kıbrıslı Türk ve Rumlar ile liderlerinde olmasına karşın, üçüncü tarafların rolünün ve Kıbrıs çevresindeki gelişmelerin de göz ardı edilmemesi gerektiğini kaydetti.

Akıncı, ekim-kasım-aralık aylarında yakınlaşma noktalarına göre toprağın ve garantilerin 5’li konferansta konuşulacağı günler olacağını, Kıbrıs sorununda artık sürekli bir toplantı şekline geçilmesi gerektiğini düşündüğünü söyledi.

Akıncı, “Sürekli toplantıyla bu işi başarmamız gerekir, yapamıyorsak da bunu çıkıp halklarımıza neden yapamadığımızı gerekçeleriyle birlikte anlatmamız gerekir” şeklinde konuştu.

BM Genel Sekreteri’nin raporunda “güven yaratıcı önlemlerle (GYÖ) ilgili yeterince ilerleme sağlanmadığından” bahsettiğinin hatırlatılması üzerine de Akıncı, Genel Sekreter’in raporunda 2 kapının henüz açılmaması ve telefon ile elektrik şebekelerinin birleştirilememesi konularından bahsedildiğini ifade etti.

Akıncı, raporda eksik olan unsurun bu GYÖ’lerin önündeki engellerin nereden kaynaklandığının söylenmemesi olduğunu, bununla da Kıbrıslı Türklere haksızlık yapıldığını belirtti.

Mobil telefon konusunda teknik ve siyasi her şeyin çözüldüğünü, ardından Rum tarafında bir yasanın ortaya çıktığını ve yasada “Kıbrıslı Rumlarla Kıbrıslı Türklerin telefon konusunda işbirliği yapamayacağı” ifadelerinin yer aldığını hatırlattı. Akıncı, sorun yasadan kaynaklanıyorsa ve niyet varsa, bunun değiştirilmesinin mümkün olduğuna işaret etti.

Elektrikte ise, geçici bağlantıların yapılıp denendiğini, Türk tarafının istediğinin bir kalıcı bağlantı olduğunu belirten Akıncı, kalıcı bağlantının elektrik ağının büyümesi, arızalar karşısında kesintisiz hizmet verilebilmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının daha verimli kullanılabilmesi adına her iki tarafa da fayda sağlayacak bir gelişme olacağının altını çizdi.

Akıncı, son gelinen noktada Rum tarafından “Uluslararası bir firma gelsin son bir kez test yapsın” dendiği için henüz kalıcı bağlantının yapılamadığına işaret etti.

Akıncı GYÖ’ler konusunda Rum tarafında bir isteksizlik gördüğünü belirterek, BM Genel Sekreteri’nin raporunda BM açısından bakıldığında taraf belirtilmemesinin bir “denge” unsuru olarak görülebileceğini fakat gerçekte Kıbrıslı Türkler açısından dengesiz ve haksızca olduğunu belirtti.

Aplıç ve Derinya kapılarının BM kalkınma Programı projeleriyle ilerlediğini de ifade eden Akıncı, yapım ihalesine çıkıldığını, sürecin ilerlediğini, fakat henüz açılmamış olmasının raporda bir “durum tespiti” olarak yer almış olabileceğini kaydetti.

Akıncı, başka bir soruya karşılık, yangın konusunda dahi işbirliği yapılamadığını ve krizlerle ilgili kurulan komitenin bu tip durumlar için hareket planı belirlememsinin bir eksiklik olduğunu söyledi.

Akıncı, bu konuda çerçevenin netleşmesi ve her iki tarafın da bu konuda neler yapabileceğini bilecek noktada olmasını dileyerek, “Yardım alınmasının bir devleti yüceltmesi ya da diğer devleti küçültmesi tartışmalarından uzak durularak sadece ülkenin doğal kaynaklarının heba olmamasına odaklanılması gerektiğini” sözlerine ekledi.



Cumhurbaşkanı Akıncı Nuland’ı kabul etti



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ABD’nin Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Nuland’ı kabul etti.

Yaklaşık iki saat süren görüşmede Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, Müzakereci Özdil Nami, Diplomasi ve AB Özel Danışmanı Erhan Erçin, Tarih ve Siyasi İşler Özel Danışmanı Meltem Onurkan Samani ve ABD’nin Lefkoşa Büyükelçisi Kathleen Doherty de bulundu.

Nuland görüşme sonrasında kısa bir açıklama yaparak, “İyi görüşmelerim oldu. Herkes yoğun çalışıyor, yoğun çalışmaya devam etmeliyiz” dedi ve ayrıntıya girmedi.



Küçük: “Paşaköy kazı planına alındı”



Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden Küçük, kayıpları bulma çalışmalarının bilimsel yöntemler ve araştırmalar çerçevesinde her iki tarafın da desteğiyle devam ettiğini vurguladı.

Konuyla ilgili basın haberleri üzerine yazılı açıklama yapan Küçük, Paşaköy’ün kazı kapsamına alındığını, arşivlerin kullanılması konusunda fikir birliği olduğunu ve kayıpların tümünün adada olduğunu yineledi.

“Son günlerde Güney ve Kuzey basınında kayıplar konusu, Kayıp Şahıslar Komitesi, üyeleri ve çalışmalarıyla ilgili günümüze kadar gelen olayların gerçekliğine ilişkin doğru olmayan haberler nedeniyle kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur” diyen Küçük, şunları kaydetti:

“Kayıpları bulma çalışmaları bilimsel yöntemler ve araştırmalar çerçevesinde her iki tarafın da desteğiyle devam etmektedir. Komite, senelik planları ve bütçesiyle koyduğu hedeflere ulaşmakta ve bu çerçevede çalışmalarını sürdürmektedir.

Bugün geldiğimiz noktada KŞK üyeleri olarak arşivlerin kullanılmasında fikir birliğine varılmıştır. Arşivlerden yararlanmak demek tüm geriye kalan kayıpların olası gömü yerlerinin bulunacağı anlamına gelmemekle birlikte, hedeflere ulaşılabilmesine ışık tutan uluslararası anlamda da uygulanan önemli bir uygulamadır.”

Bugün bir gazetede Paşaköy ile ilgili olası gömü yerinin kazılması konusunda kamuoyuna yanlış bilgi aktarıldığını da kaydeden Gülden P. Küçük, özetle şunları ifade etti:

“Kısa süre önce bilgimize getirilen bu olası gömü yeri ile ilgili araştırmalarımız tamamlanmıştır. Söz konusu olası gömü yerinin öncelikli kazılması için Sayın Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın da desteğiyle kazı planımıza alınmıştır. Gerekli her türlü teknik çalışma başlatılmış olup, yakın bir zamanda kazı tarihi kamuoyu ile bilahare paylaşılacaktır.”

Kayıplar konusunun son derece hassas ve insani bir konu olduğuna vurgu yaparak, basından daha sorumlu davranmasını isteyen Küçük, olası gömü yerleriyle ilgili bilgilerin paylaşılmasını da istedi.

Küçük, “Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum halklarının aynı duyarlılıkla gömü yerleri ile ilgili bilgileri varsa ailelere yardımda bulunmak için bizlerle bu bilgileri paylaşmaları çağrısını bir kez daha yinelemek isterim” dedi.

Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden P. Küçük, şunları da ekledi:

“Tüm aradığımız kayıplar Kıbrıs adasında bulunmaktadır. 1974 yılında Türkiye Cumhuriyeti’ne götürülen savaş esirleri uluslararası hukuk çerçevesinde Kızıl Haç (Red Cross) tarafından kayıtları yapılmış ve tümü adaya geri dönmüştür. Bu bilgiler Kızıl Haç tarafından temin edilmiş olup kendi arşivimizde mevcuttur.

Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum üye olarak iki toplumun kayıp aileleri için bilimin ve olanakların imkan verdiği her şeyi kullanmak bizim görevimizdir.”



ENİ, Kıbrıs’ın güney denizinde 2017’de sondajlara kesin olarak başlayacağını açıkladı



İtalyan gaz ve petrol şirketi Eni, Kıbrıs Rum Yönetimi’nin tek taraflı ilan ettiği münhasır ekonomik bölgesinde, kendisine tahsis edilen 3 blokta keşif sondajlarına 2017’de başlayacağını açıkladı.

ABC haber ağının abcnews.go.com internet sitesinde yayımlanan habere göre, Eni’nin İcra Kurulu Başkanı Claudio Descalzi, Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis ile temaslarının ardından yaptığı açıklamada, keşif sondajlarına 2017’de “kesinlikle” başlayacaklarını söyledi.

Descalzi, “Mısır ve İsrail sularında ciddi ölçekte gaz yatağının keşfedilmesinin ardından Doğu Akdeniz’deki gaz kaynaklarının gün geçtikçe daha çok önem kazandığını” belirtti.

Haberde, Kıbrıs Rum Yönetimi’nin tek taraflı ilan ettiği münhasır ekonomik bölge içerisinde, Amerikan Noble ve Fransız Total yanında, Eni şirketine de üç blokta sondaj yapma yetkisi verdiği de anımsatıldı.



Geçitkale’deki Archangelos Michael Kilisesi’nin korunmasına yönelik çalışmalarla ilgili ihale süreci başlatıldı



Kültürel Miras Teknik Komitesi ile BM Kalkınma Programı Geçitkale’deki Archangelos Michael Kilisesi'nin korunmasına yönelik çalışmalarla ilgili ihale sürecini başlattı.

Kültürel Miras Teknik Komitesi, BM Kalkınma Programı ve Avrupa Komisyonu tarafından yapılan ortak açıklamaya göre, kilisenin korunma çalışmaları Avrupa Komisyonunca BM Kalkınma Programı kanalıyla Kıbrıs’ta uygulanan 8.1 milyon Euro’luk Kültürel Miras Programı tarafından finanse edilecek.









Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Instagram













Dışişleri Bakanlığı











Facebook





Twitter





YouTube





Websitesi













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Fax: +90 (392) 228 4847

E-Mail: pio_news@kktcenf.org

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: TRNC Public Information Office / KKTC Enformasyon Dairesi

Youtube: KKTCDisisleri





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 40
Dün Tekil 1927
Bugün Tekil 1080
Toplam Tekil 4067214
IP 3.14.246.254






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























10 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


T rk hakanlar ve T rkmen Padi ahlar devlet i lerinde hatunun fikirlerini st n tutar.
(N ZAM L-M LK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.215 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu