BASIN BÜLTENİ Bakan Çolak, Katar Ekonomi ve Ticaret Bakanı ile görüştü - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Bakan Çolak, Katar Ekonomi ve Ticaret Bakanı ile görüştü
Tarih: 02.02.2016 > Kaç kez okundu? 1354

Paylaş


Dışişleri Bakanı Emine Çolak, Doha’daki temaslarına dün de devam etti. Bakan Çolak ve heyeti, temaslarına Katar Ekonomi ve Ticaret Bakanı Sheikh Ahmed bin Jassim bin Mohammed Al Thani’yi makamında ziyaret ederek başladı.

Çolak, Al Thani’yi yeni kabinede yeniden Bakan olarak atanması münasebetiyle tebrik ederek, Bakan Al Thani’ye Kıbrıs’ta şu anda devam etmekte olan müzakere süreci hakkında kısaca bilgi verdi. Çözüm ile birlikte  hem  adada hem de Doğu Akdeniz’de oluşacak olumlu atmosferin yabancı yatırımcılar için uygun bir ortam oluşturacağını ifade eden Bakan Çolak, bu nedenle Katarlı işadamlarının yatırım yapmaları için bu olanakları yerinde incelemelerinin yararlı olacağını da dile getirdi. Çolak, çözüm bulunması halinde Federal Kıbrıs çatısı altında Kıbrıs Türk Toplumu’nun AB’nin ilk resmi Müslüman üyesi olacağına işaret ederek, bunun da İslam dünyası açısından önemli bir faktör olacağını belirtti. Bakan Çolak konuşmasında KKTC ekonomisi hakkında kısa bir bilgilendirmede de bulundu.

Bakan Emine Çolak'tan sonra sözü devralan KTSO Yönetim Kurulu üyesi Çavlan Paralik, ülkemizin ihraç ürünleri ile ilgili bilgiler verirken, bu alanlarda Katar ile ticari ilişkileri geliştirmek istediklerini vurguladı. Paralik’ten sonra söz alan KTTO Başkanı Fikri Toros ise, KKTC’de yabancı sermayenin ilgisini çekebilecek alanlar ve sektörler ile ilgili detaylı bilgi vererek, Müslüman kardeş ülke Katar’ın ülkemize yatırım yapmasının Kıbrıslı Türkler açısından çok değerli olduğunun altını çizdi.

Katar Ekonomi ve Ticaret Bakanı Sheikh Ahmed bin Jassim bin Mohammed Al Thani ise görüşmede yaptığı açıklamada Bakan Çolak’ı Doha’da görmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Çolak ve heyetine teşekkür etti.

Heyetin bir sonraki durağı ise Katar Ticaret ve Sanayi Odası oldu. Katar Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Mohammed bin Ahmed Twar Al Kovari ve Yönetim Kurulu üyeleri ile görüşen Çolak, burada da yatırım ve ticari olanaklardan bahsederek, iki kardeş ülke arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesini arzuladıklarını vurguladı. Görüşmede, KTTO Başkanı Toros ve KTSO Yönetim Kurulu üyesi Paralik de söz alarak KKTC ile Katar arasındaki ticari ilişkilerin hangi alanlarda gelişebileceği konusunda fikirlerini ortaya koydu. Toros ve Paralik, Odalar arası ilişkilerin geliştirilmesini arzuladıklarını ifade ettiler ve Katar Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulunu KKTC’ye davet ettiler.

Bakan Çolak Katar temasları çerçevesinde, Katar İslam Müzesi’ni de ziyaret ederek, şeref defterini imzaladı.



ABD enerjide Yunanistan, Güney Kıbrıs, İsrail, Türkiye ve Mısır’ın katılımıyla bir işbirliği hedefinde



Amerika’nın, bölgeyle ilgili enerji konularına müdahalede bulunduğu, hedefinin ise Yunanistan, Güney Kıbrıs, İsrail, Türkiye ve Mısır’ın katılımıyla bir işbirliğine ulaşılması olduğu iddia edildi.

Rum Fileleftheros gazetesi haberinde, Washington’un, hevesle Türkiye’nin, Doğu Akdeniz’deki enerji planlarına dahil olmasını arzuladığını ve gerek Güney Kıbrıs, gerekse İsrail yönünde harekete geçtiğini savundu.

ABD’nin Güney Kıbrıs’a yönelik müdahalelerinin Kıbrıs sorunu, İsrail’e yönelik müdahalelerininse Ankara ile ilişkilerinin iyileştirilmesiyle ilgili olduğunu savunan gazete, bu çerçevede ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ve İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile telefon görüşmesi yaptığını belirtti

Telefon görüşmesinin Güney Kıbrıs, Yunanistan ve İsrail arasındaki Lefkoşa Rum kesimindeki 3’lü zirvenin ardından gerçekleştiğini kaydeden gazete, 3’lü zirvenin ortak bildirgesindeki, İsrail ve Güney Kıbrıs’tan Yunanistan’a ne oradan Avrupa’nın geri kalanına boru hatlarıyla doğalgaz nakli üzerinde çalışma yapmak üzere özel bir komitenin kurulacağına dair ifadenin Washington’da düşüncelere yol açtığını öne sürdü.

Amerikanların, bu planlara Türkiye’nin de müdahil olması gerektiğini, zira Türkiye üzerinden boru hattının daha çıkarlı olduğunu düşündüklerini aktaran gazete, buna paralel Türkiye’nin müdahilliğini jeostratejik sebeplerden ötürü de istediklerini iddia etti.

Gazete ABD’nin, enerji konusunda Yunanistan, Güney Kıbrıs, İsrail, Türkiye ve Mısır arasındaki bir işbirliğinin bölgede yeni bir dinamik yaratacağı ve sorunları çözeceği düşüncesine sahip olduğunu da ileri sürdü.

Bu olasılığın gerçekleşmesinin zor olduğu yorumunda bulunan gazete, çeşitli faktörlerin, geniş bir işbirliği yaratılmasını zor kıldığına işaret etti.

Türkiye’yle ilgili senaryonun, geçen haftaki 3’lü zirvede de görüşüldüğünü, ancak Kıbrıs sorunu nedeniyle kapsam dışı tutulduğunu belirten gazete, buna rağmen İsrail’in, Enerji Bakanı Yuval Steinitz’in de dediği gibi, ekonomik açıdan Türkiye seçeneğinin daha çıkarlı olduğunu düşündüğünü aktardı.

Gazete bilgilere göre, İsraillilerin bir yandan Türkiye ile ilişkilerinin aşamalı olarak iyileşmesini istediğini, ancak diğer yandan Türkiye ve bilhassa Erdoğan’a güvenleri olmadığı için enerji konularında işbirliğine ihtiyatlı yaklaştığını iddia etti.

Devamında “Amerikan müdahalesi ne anlama geliyor?” sorusunu soran gazete, önümüzdeki aylarda enerji konularında gelişmeler yaşanacağını, Anastasiadis’in Davos’taki temaslarıyla da bunun teyit edildiğini belirtti.

Anastasaidsi’in şirketlerle temaslarının, Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi”ndeki parsellere daha fazla müdahil olunması yönündeki ilgiyi teyit ettiğini ve topun bir sonraki adımları atma konusunda Güney Kıbrıs’ta olduğunu kaydeden gazete, eğer Kıbrıs sorunu nedeniyle harekete geçilmeyecekse, bunun süreç içerisinde çok yakında ortaya çıkacağını da savundu.

Biden’ın Davos’ta Anastasiadis’le yaptığı görüşmede onu enerji konularında ilerlemeye teşvik etiğini aktaran gazete, Amerikanların Kıbrıs sorununa ilişkin görüşmelerde bir soruca varılması için Güney Kıbrıs’a baskıları artıracağına işaret etti.

Rum Simerini gazetesi de ABD kaynaklarına göre Biden’ın Anastasiadis ve Netanyahu ile telefonda görüştüğünü yazdı.

Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre Biden, Anastasiadis’e Kıbrıs’ı iki kesimli, iki toplumlu bir federasyonla yeniden birleştirecek bir çözüm bulunması konusunda Türk yetkililerle yaptığı olumlu görüşmelerle ilgili bilgiler verdi.



Gülden Plümer Küçük: “Şu ana kadar 1,061 kayıp şahıs çıkarıldı”



Kayıp Şahıslar Komitesi'nin Kıbrıslı Türk Üyesi Gülden Plümer Küçük, Komite çalışmaları ve Tekke Bahçesi’nin kazılması konusunda TAK muhabirine bilgi verdi. Küçük, kazılarda şu ana kadar 1,061 kayıp şahıs çıkarıldığını açıkladı.

Projenin hayata geçirildiği 2006’dan günümüze, ortalama senede 100-120 yerin kazıldığını dile getiren Küçük, 2009 yılına kadar 6 ekiple, 2009’dan günümüze 9 ekiple hem Güney hem de Kuzey’de kazıların devam ettiğini belirtti.

Bu kazılarda şu ana kadar 1,061 kayıp şahıs çıkarıldığını, bunların 700’e yakınının kimliklendirilerek ailelerine teslim edildiğini dile getiren Küçük, 2015 yılında 116 kaybın kalıntısına ulaşıldığını ve bunun son 4 yıldaki en yüksek yıllık rakam olduğunu kaydetti “2016’da da aynı başarıyı beklemekteyiz” diyen Küçük, şöyle devam etti:

“Kazı yerlerindeki tam gömü noktasını bulmak kolay bir iş değil. Çünkü şahit, bu arazide birisi gömülüdür dediğinde aynı arazide 3-4 yer kazıyoruz. Bu nedenle kazı başarı oranı yüzde 20-25 kadardır”.

Kayıp Şahıslar Komitesi’nin 2015 yılında 2 büyük gömü yeri açtığını anlatan Küçük, bunlardan birinin, Lefkoşa’da hapishane civarındaki askeri kontrollü bölgede olan ve 36 Kıbrıslı Rum askerin kalıntılarına ulaşılan kazı noktası olduğunu anlattı.

Diğer büyük kazı alanının ise Muratağa ve Sandallar köylerine ait, 89 Kıbrıslı Türkün yer aldığı gömü yeri olduğunu dile getiren Küçük, 2015 yılında buradan da ilk etapta 50 kişi çıkarıldığını anlattı.



Maliye Bakanı Özgür: “İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Türkiye ile işbirliğine hazır”



Maliye Bakanı Birikim Özgür, geçtiğimiz hafta yapılan İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs zirvesine değinerek, Kıbrıslı Rumların Yunanistan ve İsrail ile enerji konularında ihracın birlikte yürütülmesi adına işbirliği içinde olduklarını ve yaptıkları açıklamalarda Türkiye ile de bu alanda işbirliğine hazır olduklarını belirttiklerini vurguladı.

Cumhuriyet Meclisi’nde yaptığı konuşmada, bu konuda Türkiye ile birlikte ortak ve somut bir politika belirlenmesi ve kablo projesinin de gündeme alınması gerektiğini söyleyen Özgür, Kıbrıs ile Türkiye arasında enterkonnekte sistemi ile işbirliğinin gündeme gelmesinin şart olduğunu ifade etti.

Özgür, su meselesine değinerek, Anayasa’da su dağıtım görevinin belediyelerde olduğunu anımsatarak, gelinen aşamada, belediyelerin zararına olmayacak şekilde bir modelin ortaya çıktığını belirtti.

Ekonomi Sanayi Ticaret Bakanı Sunat Atun da Türkiye’den KKTC’ye gelen suyun, çözüm sürecinde stratejik bir kazanım sağlayacağını belirtti.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda UBP milletvekilleri Zorlu Töre ve Ersin Tatar, güncel konuşma yaparken, Maliye Bakanı Birikim Özgür ve Ekonomi Sanayi Ticaret Bakanı Sunat Atun da konuşmalara yanıt verdi.

UBP milletvekili Zorlu Töre, “Kıbrıs Meselesinde toprak, Nüfus ve Garantilerin Durumu” ile ilgili güncel konuşma yaptı.

Rum ve Yunan yetkililerin Türk askeri ve Türkiye’nin adadan gönderilmesi, garantilerin kalkması ile ilgili talepleri olduğunu belirten Töre, bazı Türk yetkililerin de “garantiler tapu değil” şeklinde açıklamalar yapmasını eleştirdi.

Töre, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinden vazgeçilmeyeceğini, Türk askerinin adada kalması gerektiğini söyledi.

Bazı kesimlerin kendini harita dağıtmakla suçladığını söyleyen Töre, ancak kendi söylediklerinin Rum yetkililer tarafından da dile getirildiğini belirtti.

Rumların hedefinin toprak ve mülkiyet olduğunu, sadece dönecekleri yere değil, Girne, Lapta, İskele ve Değirmenlik’e de dönmek istediklerini söyleyen Töre, tazminatlarla mülkiyet konusunun çözülemeyeceğini belirtti.

Töre, en kısa sürede, Türkiye’den gelen suyla ilgili sıkıntıların giderilmesi ve Mali Protokol’ün imzalanması gerektiğini ifade etti.

UBP milletvekili Ersin Tatar, “Siyasi ve Ekonomik Son Gelişmeler” ile ilgili güncel konuşma yaptı.

Tatar, Kıbrıs konusunda bir yoğunluk yaşandığını, çeşitli açıklamalar yapıldığını bu yapılan açıklamaların ve tereddüt ortamının ekonomik ortamı olumsuz etkilediğini söyledi.

Türkiye ile Ekonomik Protokol’ün imzalanması ve konuya gereken önemin gösterilmesi gerektiğini söyleyen Tatar, su konusunun da henüz çözüme ulaştırılmadığını belirtti.

Tatar, işlerin iyi yönetilemediğini, hükümet edenlerin sorunu çözmesi gerektiğini ifade etti.

Elektrik konusunun da beklemede olduğunu, bir adım atılmadığını söyleyen Tatar, bu konuda hükümetin tam görüşünün ne olduğunu bilmediğini belirtti.

KIB-TEK’in mutlaka denetimden geçmesi gerektiğini kaydeden Tatar, usulsüzlük varsa bunun ortaya çıkarılmasının şart olduğunu ifade etti.

Maliye Bakanı Birikim Özgür, geçtiğimiz hafta İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs zirvesinin Kıbrıs konusu üzerindeki etkisinin önemli ve ciddi olduğunu, es geçilemeyeceğini belirtti.

Kıbrıslı Rumların Yunanistan ve İsrail ile enerji konularında ihracını birlikte yürütmek adına işbirliği içinde olduğunu söyleyen Özgür, yaptıkları açıklamalarda Türkiye ile de bu alanda işbirliğine hazır olduklarını belirtiklerini vurguladı. Bu konuda Türkiye ile birlikte ortak ve somut bir politika belirlenmesi ve kablo projesinin de gündeme alınması gerektiğini söyleyen Özgür, Kıbrıs ile Türkiye arasında enterkonnekte sistemi ile işbirliğinin gündeme gelmesinin şart olduğunu ifade etti.

Özgür, su meselesine değinerek, su kaynağını verimli kullanabilmek adına yatırıma ihtiyaç duyulduğunu, bu modelin KKTC’deki tartışmalarla şekillenmesi üzerinde durduklarını söyledi.

Özgür, “Anayasa’ya göre su dağıtımı belediyelerdedir. Bunları Türkiye’ye anlatmamız gerekiyordu. Bunu yaptık. Gelinen aşamada, belediyelerin zararına olmayacak şekilde bir model ortaya çıkmıştır. Bütün belediye başkanlarıyla risklerin nasıl bertaraf edileceği ve ne gibi fırsatların sunulacağı konuları paylaşılacaktır” dedi.

Su projesinin Kıbrıslı Türklerin yürüteceği tarihteki en büyük proje olduğunu söyleyen Özgür, buna hep birlikte sahip çıkılması gerektiğini vurguladı.

Özgür, bu konuda daha başlangıç aşamasında bulunulduğunu, proje tamamlandığında halkın güzel bir hizmete kavuşmuş olacağını belirtti. Ekonomik Program’ın hızlı bir şekilde imzalanacağını belirten Özgür, su konusunun bu konuda bir psikolojik engel olarak değerlendirildiğini söyledi.

Ekonomi Sanayi Ticaret Bakanı Sunat Atun, su konusuna değinerek, dağıtımla ilgili olarak, 2013 yılında hazırladıkları ve sonraki tüm hükümetlerin imza koyduğu Ekonomik Program’ın özelleştirmeyi öngördüğünü söyledi.

Bu konuda yapılan tartışmaların zaman kaybı olduğunu belirten Atun, dünya literatürüne geçen bir projenin, teferruatlara takılmadan getireceği önemli değerleri görmek ve ona göre hareket etmek gerektiğini ifade etti.

Atun, suyun, çözüm sürecinde stratejik bir kazanım sağlayacağını vurguladı. Elektrik konusunda da Türkiye’den kablo bağlantısı için seferberlik içine girilmesi gerektiğini söyleyen Atun, elektrikte fiyatın bir türlü gerileyemediğini, sistemin sürdürülebilir olmadığını, bedelini de halkın ödediğini ifade etti.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurul toplantısı konuşmaların ardından tamamlandı. Meclis bir sonraki toplantısını 4 Şubat Perşembe günü saat 10.00’da yapacak.



AKSA Enerji Genel Müdürü Uygun: "Bize bir görev düşerse varız"



Aksa Enerji Genel Müdürü Cüneyt Uygun, Doğu Akdeniz’deki gazın taşınmasında AKSA’nın da üzerine görev düşmesi halinde hazır olduğunu belirtti.

AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Cüneyt Uygun, Doğu Akdeniz gazının Avrupa'ya ulaştırılmasının siyasi boyutu kadar teknik boyutlarının da çok önemli olduğunu söyledi.

Uygun, bölgedeki kaynağın Kıbrıs'tan Yunanistan'a mı yoksa Kıbrıs'tan Türkiye'ye ve buradan Avrupa'ya mı ulaştırılacağı konusunda teknik detayların önem kazandığına işaret ederek, "İki rota arasında uzunluk anlamında ciddi farklar var. Yatırım yapacak özel şirketler işin bu boyutunu da düşünecekler" ifadelerini kullandı.

Bu projenin Türkiye için çok önemli olduğunu belirten Uygun, Doğu Akdeniz'deki gazın sisteme aktarılmasıyla Türkiye'nin gaz tedarik çeşitliliğine yeni bir boyut ekleneceğini dile getirdi.

Bu anlamda proje geliştiricileri tarafından ziyaret edildiklerini söyleyen Uygun, şunları kaydetti:

"Bize burada bir görev düşerse biz varız, çünkü santrallerimiz ve dağıtım şirketlerimiz ile en büyük gaz tüketicilerinden biriyiz. Bu projenin potansiyel bir Türkiye girişi olacaksa grubumuzun gaz dağıtım bölgesi olan Adana tarafından bir giriş olacak. Diğer taraftan Kıbrıs olursa fuel-oil santralimizi gaza çevirerek çok daha uygun şartlarda Ada'ya elektrik sağlayabiliriz. Dolayısıyla bu projenin bize dokunan pek çok noktası var. Biz varız ama bu konuda ısınan bir görüşme trafiğimiz henüz yok."



Hoşkara: “Türkiye’den gelen su, Mağusa için pahalı



Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Merkez Yönetim Kurulu üyesi Ercan Hoşkara, Türkiye’den su getirme seçeneğini makul bulmadıklarını belirterek, “Türkiye’den gelen suyun ton başına fiyatı 4 TL, denizden arıtılan suyun ise 2.6 TL” dedi.

Türkiye’den temin edilen su ile ilgili olarak yaptığı açıklamada Hoşkara, ekonomik, çevresel ve sosyal boyutlarıyla toplumun çıkarını koruyacak bir formüle destek vermeye hazır olduklarını ancak, “koltukta oturma motivasyonu toplumsal çıkarların önüne çıkarsa” ciddi muhalefet yapacakları uyarısında bulundu.

Bugün su konusunda yaşanan sıkıntıların nedeninin hükümetlerin yıllardır ev ödevlerini yapmaması olduğunu savunan Hoşkara, ülkede yıllık toplam su ihtiyacının 110 milyon metreküp olduğunu, yerel kaynaklarla bunun 80 milyona yakınının karşılandığını, ortalama 30 milyon metreküp de açık bulunduğunu; açığın kapatılması için Türkiye’den su getirme, tasarruf, geri dönüşüm, denizden arıtım gibi alternatiflerin bulunduğunu, ancak bunların arasından Türkiye’den su getirmenin fizıbl(makul) olmadığını kaydetti.

Hoşkara, “Türkiye’den gelen su, Mağusa’ya en az (tonu) 4 TL’ye gidecekken, denizden artırma 2.6 TL’ye mal olmaktadır” dedi.

Belediyelerde su dağıtımı için toplam 365 personel bulunduğuna da işaret eden Hoşkara, “Su özelleşirse bu kişiler ne olacak. 365 kişi üretimden koparılırsa bu sosyal ve ekonomik maliyet olarak karışımıza çıkacaktır. Ekonomik boyutunda ise; su tek fiyat olacak ve vatandaşlarımız suya daha fazla para ödeyecek” dedi.

Hoşkara, TDP olarak su konusundaki görüşlerini hükümet ortağı Cumhuriyetçi Türk Partisine ilettiklerini kaydetti.



Sucuoğlu: “Corendon Havayolları Mayıs’ta KKTC’ye uçacak



Turizm Bakanı Faiz Sucuoğlu, göreve gelir gelmez Corendon Havayolları’nın ülkeye uçması için girişimde bulunduklarını ve 6 aylık bir süre içinde tekrardan gerekli zeminin hazırladıklarını söyledi. Sucuoğlu, 1 Mayıs 2016 itibarı ile bu havayollarının ülkeye uçacağını belirtti.

Sucuoğlu, Corendon Havayolları’nın 2016 yılında 12 bin, 2017 yılında ise 30 bin turisti adaya getirmeyi planladığını söyleyerek, Corendon şirketinin ülke turizmi için önemli olduğunu dile getirdi.

Sucuoğlu, Corendon’un Hollanda ve Belçika başta olmak üzere çalıştığı tüm ülkeler ile temasa geçip Kuzey Kıbrıs’ı satmaya başladığını da kaydederek, bu gelişmelerin sevindirici olduğunu vurguladı.

EMİTT Fuarında tur operatörlerinin ve acentelerin de bir çok iş bağlantısı yaptığını dile getiren Sucuoğlu, Corendon Havayolları’nın yeniden adaya uçacak olması nedeniyle sektöre artı bir motivasyon ve güven geldiğini de belirtti.

Turizm Bakanı Faiz Sucuoğlu İstanbul’da katıldıkları EMİTT fuarıyla ilgili bilgiler de verdi, fuar süresince yapılan temaslar hakkında değerlendirmede bulundu.

Sucuoğlu, EMİTT Turizm Fuarı için sektör temsilcileriyle birçok toplantı yaptıklarını söyleyerek, geçmiş yıllarda 52 metre kare olan standın bu yıl 208 metre kareye çıkarıldığını ve tanıtım çalışmalarında sektöre büyük bir olanak sağladıklarını ifade etti.

Sucuğlu, KITSAB, KITOB, RES-BİR, KITREB ve üniversitelerle birlikte çok geniş çaplı bir tanıtım organize ettiklerini, bunun yanı sıra folklör gösterisi, ülkemize özgü toprak el sanatları gösterisi, sele-sepet yapımı, kumda kahve ikramı, hellim böreği ve macun çeşitlerinden oluşan yiyeceklerin fuarı ziyaret eden misafirlere ikram edildiğini söyledi.

İstanbul Büyükçekmece Tüyap Fuar Alanında gerçekleştirilen EMITT Turizm Fuarı’nda, KKTC standı 71 ülke arasında “En İyi Görsel Şov” yapan stant seçildi.

Sucuoğlu, KKTC standı olarak geniş çaplı yapılan tanıtım, gösteri, el sanatları ve kültürel tanıtımlar ile çok zengin bir sunum yapıldığını ve 71 ülke arasında “En İyi Görsel Şov” yapan stant seçildiklerini ifade etti.



KITOB üyesi otellerin doluluk oranı ortalaması yüzde 44 oldu



Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KITOB)’un otel sınıfına giren ve 1’den 5'e kadar yıldız taşıyan oteller ile turistik bungalowlar, tatil köyleri, butik, apart otel ve özel belgeli otellerden oluşan üyelerine ilişkin Ocak 2016 ayı, doluluk oranları açıklandı.

Buna göre, otellerin doluluk oranı ortalaması yüzde 44 oldu. 2015 yılının Ocak ayına göre tüm oteller doluluğunda yüzde 14 'lük bir artış yaşanırken, Aralık 2015’e göre yüzde 2 düzeyinde bir düşüş gerçekleşti.

KITOB’dan yapılan yazılı açıklamaya göre, 5 yıldızlı büyük tesislerin dolulukları Ocak 2016 ayında yüzde 56 oranında oldu.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 34
Dün Tekil 1927
Bugün Tekil 898
Toplam Tekil 4067033
IP 3.146.37.35






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























10 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


T rk hakanlar ve T rkmen Padi ahlar devlet i lerinde hatunun fikirlerini st n tutar.
(N ZAM L-M LK)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.215 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu