Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, resmi ziyaret için bugün KKTC’ye geliyor. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, bugün Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu kabul edecek ve baş başa bir görüşme gerçekleştirecek. Baş başa görüşmenin ardından heyetler arası çalışma yemeğine geçilecek.

Çalışma yemeğinin ardından Cumhurbaşkanı Akıncı ile Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ortak basın toplantısı düzenleyecek.

Daha sonra ise Meclis Başkanı Sibel Siber, ve Başbakan Özkan Yorgancıoğlu da ayrı ayrı Çavuşoğlu’nu kabul edecekler.



Müzakereciler görüştü



Kıbrıslı Türk Müzakereci Özdil Nami ile Kıbrıslı Rum Müzakereci Andreas Mavroyannis dün yaklaşık üç buçuk saat süren bir görüşme yaptı.

Görüşme sonunda basına açıklama yapılmadı. Nami ve Mavroyannis yarın büyük olasılıkla BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin de katılacağı toplantıda yeniden bir araya gelecek.

Tarafların aldığı karar çerçevesinde müzakereciler sık sık bir araya gelerek ayda en az iki kez gerçekleştirilmesi beklenen liderler görüşmelerini destekleyici mahiyette çalışmalar yapacak.



“Kıbrıs’ta çözüm irademiz sürecek”



Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “6.Dünya Enerji Düzenleme Forum’unda yaptığı konuşmada KKTC’nin ve adanın enerji kaynaklarıyla ilgili politikalarından taviz vermelerinin söz konusu olmadığını vurguladı. Erdoğan “Bölgeden çıkarılacak herhangi bir kaynağın tüm ada halkının olduğunu her fırsatta dile getirdik, dile getiriyoruz. Oradan çıkarılacak kaynağın kullanılmasında ve uluslararası piyasalara ulaştırılmasında kilit ülke Türkiye’dir” dedi.

Erdoğan, Doğu Akdeniz’in enerji kaynaklarının da Türkiye’nin enerji haritasında önemli rol oynayarak Kıbrıs ve çevresindeki enerji kaynaklarının da Türkiye’nin enerji diplomasisinde büyük yer tutuğuna işaret etti. Erdoğan “Kıbrıs’ta da aynen Irak’ta olduğu gibi iki taraf arasında anlaşma sağlanırsa, bundan en fazla memnun olacak yine bizleriz. Şimdiye kadar nasıl adada çözüm irademizi muhafaza etmiş, hep bir adım önünde olmuşsak, bundan sonra da ayni tavrımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.



Mavroyannis: “Kıbrıslı Türkler AB’nin daha fazla müdahil olmasını kabul edebilir”



Kıbrıs Rum tarafının müzakerecisi Andreas Mavroyannis, Kıbrıs Türk tarafının, AB’nin müzakerelere daha etkin katılımını kabul etme niyetinin gözlemlendiğini açıkladı.

Rum Alithia gazetesi, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Perşembe günü gerçekleştirecekleri görüşmeye ilişkin haberlerin yanı sıra Rum Müzakereci Andreas Mavroyannis ve hükümet sözcüsü Nikos Hristodulidis’in müzakerelere ilişkin açıklamaları da yer aldı.

Gazete, Kıbrıs Rum tarafının müzakerecisi Mavroyannis’in Cumartesi günü Atina’da yaşayan Kıbrıslı Rumların düzenlediği bir etkinlikte yaptığı konuşmada, “Kıbrıslı Türklerin, Sn. Eroğlu’nun reddettiği, AB’nin daha fazla müdahil olması gibi bazı unsurları kabul etme arzusu olduğu” yönünde görüş ortaya koyduğunu yazdı.

Habere göre, Mavroyannis, “İki toplumda da iyi ortamın oluştuğunu ve adanın yeniden birleşmesini isteyen, Kıbrıslı gibi hisseden ve ülke için ortak vizyona sahip biriyle müzakere etmenin çok daha iyi olduğunu” ifade etti.

Kıbrıs Türk tarafının ayrıca, “Güven Yaratıcı Önlemler gibi, müzakereleri etkilemeyecek bazı paralel eylemlerin olabileceğini kabul ettiğini” de öne süren Mavroyannis, Kıbrıs Rum tarafı olarak çabalarının, “ülkenin gerçekten yeniden birleşmesini, işgal ordularından ve yerleşiklerden (TC kökenliler) kurtarılmasını, Kıbrıs’ın özerk varlığını ve sıradan bir AB ülkesi olmasını sağlayacak bir çözüme ulaşmak” olduğunu söyledi.

Mavroyannis, Türkiye’nin sismik araştırma gemisi Barbaros Hayreddin Paşa’nın bölgeden ayrılmasının, kendilerinin dolaylı yollardan Türkiye’ye yaptıkları baskılar sonucu olduğunu da öne sürdü.

Mavroyannis ayrıca, Kıbrıs sorununun çözümü sonrasında garantilerin sürmesini kabul edemeyeceklerini belirterek, “Toplumlardan biri için en üst düzeyde güvenlik sağlayan garantörlük sisteminin diğer toplum için en üst güvensizlik teşkil etmesini kabul edemeyiz” şeklinde konuştu.

Mavroyannis, sürece ilişkin tezlerini ortaya koyabilmeleri için Akıncı’nın müzakere grubuna “kısa bir süre zaman tanıyacaklarını” da vurguladı.



Lillikas: “Yurtdışında Kıbrıs Sorununun çözüldüğü izlenimi yaratılıyor”



Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas, yurtdışında Kıbrıs sorununun çözüldüğü izleniminin yaratıldığını söyledi.

Rum Simerini gazetesinin haberine göre Lillikas, önceki gün düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamalarda, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e, Türkiye’nin Kıbrıs sorunuyla ilgili gerçek bir jest yapmadan önce, AB’ye üyelik başlıklarının açılması konusundaki baskılara gelmemesi çağrısında bulundu.

Habere göre Lillikas, Mustafa Akıncı’nın Cumhurbaşkanlığı’na seçilmesiyle yaratılan olumlu havanın, Rum tarafını “tuzağa düşüreceğine” dair endişe duyduğunu belirtti.

Lillikas ayrıca, AB’nin Kıbrıs sorununda daha aktif bir rol üstlenmesine yönelik strateji hazırladıklarını söyledi.

Gazete, bir diğer haberinde de, Vatandaşlar İttifakı’nın, Anastasiadis’in, Rusya’ya Batı ülkeleri tarafından uygulanan yaptırımlara rıza göstermemesine yönelik Meclis’ten karar çıkması için girişim yaptığını yazdı.

Habere göre Lillikas, Güney Kıbrıs ile Rusya arasındaki ilişkilerin gerek siyasi, gerekse ekonomik düzeyde geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.



Dimitriadis: “TMK’ya başvurmak tazminat zorunluluğunu kaldırmaz”



Rum avukat Ahilleas Dimitriadis, bir Rum’un Taşınmaz Mal Komisyonu’na (TMK) başvurmuş olmasının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Türkiye aleyhine verdiği “tazminat kararını” ortadan kaldırmadığı iddiasında bulundu.

Rum Fileleftheros gazetesi, Dimitriadis’in, 9-11 Haziran’da Strazburg’ta toplanacak Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne müteveffa müvekkili Saveriadis adına mektup gönderdiğini yazdı.

Dimitriadis, müvekkilinin, Türkiye aleyhine 1990’da açtığı davanın AİHM tarafından 2010’da tazminat kararıyla sonuçlandırıldığını ancak Türkiye’nin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi toplantılarında tazminat davaların TMK’ya havale edilmesini istediğini kaydetti.

Bunun üzerine müvekkilinin de kullanım kaybı tazminatı ve takas talebiyle TMK’ya başvurduğunu anlatan Dimitriadis, müteveffa müvekkilinin TMK’ya başvurmuş olmasının, davalı hükümetin AİHM tarafından verilen tazminatı ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığını iddia etti.

Gazete, TMK’ya başvuruların azalmakla birlikte bitmediğini, bu yıl 22 Mayıs’a kadar toplam 21 başvuru yapıldığını yazdı.

Dimitriadis, TMK önündeki toplam başvuru sayısının 6 bin176’ya ulaştığını iddia etti.



Yurttaşlığa yeni kriterler



Yurttaşlıkla ilgili yasal düzenlemelere yeni kriterler getiriliyor.

Bakanlar Kurulu’nun 13 Mayıs tarihli toplantısında onayladığı “Yurttaşlık Yasa Tasarısı” yanında Yabancıların Çalışma İzinlerine İlişkin Yasa Tasarısı ve “beyaz kimlik” diye tanımlanan daimi ikamet izin belgesinin hangi koşullarda verileceğini belirleyen yasa tasarısı da Meclis gündemine girdi.

Ülke gündeminde sık sık eleştiri konusu olan yurttaşlıkla ilgili yeni ve köklü düzenlemeler içeren Yurttaşlık Yasa Tasarısı, Meclis’te onaylanıp yürürlüğe girince, 1993’ten beri yürürlükte olan yasa ortadan kalkacak.

Hazırlanan tasarıya göre, ülkeye çalışma amaçlı gelen kişiler çalışma izni alıp çalışabilecek, ancak yurttaşlık hakkı kazanmayacak. Bakanlar Kurulu kararı veya bakanlık onayıyla yurttaşlık verilmeyecek. Yabancı yatırımcıların yurttaşlık başvurusu yapabilmesi için somut kriterler hazırlandı.

Halihazırda ülkede çalışma izniyle bulunanlardan kesintisiz 6 yılı tamamlayanlar daimi ikamet izni yani beyaz kimlik kartı alabilecek. Yurttaşlık başvurusu yapabilmek için ise 15 yılı tamamlamaları gerekecek.

Tasarı bu haliyle kabul edilirse, sırf KKTC’de doğmak yurttaşlık hakkı kazandırmayacak; KKTC’de doğan ve eğitimini KKTC’de tamamlayıp 18 yaşını dolduranlar, yurttaşlığa başvurabilecekler. Ayrıca eş ve reşit olmamış çocuklar da başvurmaları halinde KKTC yurttaşlığına alınacaklar.

7 yaşından önce KKTC’ye gelen ve yasa yürürlüğe girmeden 13 yaşını doldurup reşit oluncaya dek KKTC’de yaşamış olanlar, önce beyaz kimlik kartı (daimi ikamet izni) alabilecekler, ardından yurttaşlığa alınacaklar.

Tasarıya göre, KKTC yurttaşı biriyle evlenen yabancılar, en az 3 yıl birlikte yaşadıktan sonra yurttaşlığa hak kazanacak. Yürürlükteki yasaya göre 1 yıl evli olmak yurttaşlık hakkı kazandırıyor.

Mevcut yasada evlilikten dolayı yurttaşlığa alınacak kişinin sabıka kaydına bakılmazken, tasarıya göre evlilikten hak kazanılacak yurttaşlıklara “Bir yıldan fazla hapis cezasına çarptırılmamış olmak veya rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtekarlık, irtikap, ırza geçme, hileli iflas ve benzeri yüz kızartıcı suçlar ile uyuşturucu madde tasarrufu, alma veya satma suçlarından dolayı mahkumiyet almamış olma şartı” öngörülüyor.

Yurttaşlığı evlenerek alan kişilerin, 3 yıl içerisinde boşanmaları halinde, yurttaşlıkları iptal edilecek. Evlenme yolu ile KKTC yurttaşlığına alınan bir kişinin yurttaş olmayan biriyle yeniden evlenmesi halinde, yeni eşi ve doğacak çocukları KKTC yurttaşlığına alınamayacak. Yürürlükteki yasaya göre, yurttaş olan bir kişi, eşinden boşanıp, başka bir yabancı uyruklu kişi ile evlenirse, yeni eşini vatandaş yapabiliyor.

Spor, bilim, teknik, siyaset ve kültür alanlarında olağanüstü hizmeti geçmiş kişilere ise Cumhuriyet Meclisi kararıyla yurttaşlık verilebilecek.

Dışişleri Bakanlığı’na da vekalet eden İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay, tasarıyla ilgili Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) muhabirine yaptığı açıklamada, uzun zamandır üzerinde çalıştıkları Yurttaşlık Yasa Tasarısı’yla yeni bir sistematik oluşturduklarını söyledi.

Uluçay; somut kriterlerle, insanların günü, zamanı gelince yurttaşlık işlemlerini yaptırabileceğini ve bunun sırayla olacağını vurguladı.

“Siyaseten istismar edilmeyecek bir sistem öngörüyoruz” diyen Teberrüken Uluçay, orta vadede de ekonominin sağlıklı gelişebilmesi için devletin ve bütçe olanaklarının ve istihdam konusunda bütçe disiplininde uygulanan kısıtlamaların da paralelinde bir nüfus politikası geliştirmeyi öngördüklerini anlattı.

Bakan Uluçay, tasarıda yatırımcılar açısından somut kriterler getirilmesiyle birlikte, yurttaşlık almak isteyen herhangi bir yatırımcıya; herhangi bir siyasinin veya karar merciinin sübjektif kriterlerine göre değil, objektif kriterlere göre ülke ekonomisine de katkı yapabilecek şekilde yurttaşlık verilmesinin sağlanacağını kaydetti.



“Argonaftis” (Argonot) tatbikatı dün başladı



Güney Kıbrıs’ta her yıl gerçekleştirilen uluslararası “Argonaftis 2015” (Argonot) kod adlı tatbikatının dün başladı.

Rum Alithia gazetesine göre 29 Mayıs tarihine kadar sürecek olan tatbikatın dört aşamada Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesinde”, FIR hattında ve Larnaka bölgesinde denizde, hava ve karada gerçekleştirilecek.

Tatbikata Rum Milli Muhafız Ordusu (RMMO), Arama Kurtarma Merkezi, Sivil Savunma Dairesi, Polis ve diğer yetkili birimlerin katılacağını aktaran gazete, Güney Kıbrıs, Yunanistan, ABD, Fransa ve İngiltere’den uçak, gemi ve personelin de tatbikatta yer alacağını kaydetti.

Rum Dışişleri, İçişleri ile Adalet ve Kamu Düzeni Bakanlıklarıyla işbirliği içerisinde gerçekleştirilecek tatbikatta, olağanüstü durumlar ve asimetrik tehditlerle (terör, korsanlık, kriz yönetimi gibi) ilgili senaryolar hayata geçirilecek.



Akter ve Akkor TAK Yönetim Kuruluna atandı



Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) Yönetim Kurulu’na Cumhurbaşkanlığı’nı temsilen Aysu Basri Akter ile Emin Akkor atandı.

TAK Yönetim Kurulu’nda Cumhurbaşkanlığı temsilcisi olarak Emir Ersoy ve Özdemir Tokel görev yapıyordu.

Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde İletişim ve Medya Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema bölümü mezunu olan Aysu Basri Akter, Yakın Doğu Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler üzerine yüksek lisans yaptı. Uzun yıllardır gazetecilik yapan Akter, KIBRIS FM, KIBRIS TV, KIBRIS Gazetesi, SİM FM, Yenidüzen, Genç TV gibi birçok basın yayın kuruluşunda görevler aldı. İyi derecede İngilizce ve orta derecede Fransızca bilen Akter ayrıca, çeşitli uluslararası ve iki toplumlu projelerde yer aldı.

Emin Akkor, Anadolu Üniversitesi’nden İktisat Diploması alıp, YDÜ’de Gazetecilik Yüksek Lisansı yaptı. Halen YDÜ’de gazetecilik doktorasına devam eden Akkor, Halkın Sesi Gazetesi, Genç TV, Kıbrıs TV, Kıbrıs Gazetesi gibi medya kurumlarında çeşitli görevler yürüttü. Bunun yanında, AB Bilgi Merkezi’nde bülten editörlüğü de yapan Emin Akkor, halen Anahtar Ajans’ın direktörlüğünü yürütüp iyi derecede İngilizce biliyor.



İstanbul’dan kalkan uçak Baf Havaalanı’na zorunlu iniş yaptı



Libya’ya gitmek üzere İstanbul’dan havalanan bir kargo uçağının dün akşamüzeri Baf Havaalanı’na zorunlu iniş yaptığı bildirildi.

Rum basınında yer alan haberde, uçağın aidiyetiyle ilgili birbirinden farklı bilgiler yer aldı.

Rum Alithia gazetesi, imdat çağrısı yaparak en yakın havaalanı olan Baf Havaalanı’na acil iniş talebinde bulunan uçağın Rus kargo uçağı olduğunu yazdı.