Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 1968’de başlayan müzakere sürecinin 2015’te sonuçlandırılması için iki tarafın da politik kararlılık ve irade göstermesinin zamanının geldiğini vurguladı.

Akıncı, müzakere sürecinde, Meclis ve sivil toplum örgütleriyle interaktif bir diyalog kuracağını, bunun ilk fırsatta yapılacağını söyledi. Halkın beklentilerinin çok yüksek olduğu zor bir dönemde Cumhurbaşkanlığı görevine seçildiğini söyleyen Akıncı, “Beklentiler yüksek olunca sorumluluk bir o kadar daha ağırlaşıyor. Zorluklar bir o kadar daha artıyor” dedi.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le yemeği “iyi başlangıç” diye niteleyen Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, sonunun da iyi olmasının önemine işaret etti.

Resmi ilk buluşmalarının Cuma gün olacağını hatırlatan Akıncı, her adımda halkı bilgilendireceğini söyledi ve adanın her iki tarafındaki basının da sürece olumlu katkı yapması çağrısında bulundu.

Kıbrıs’ta artık bir çözümün zamanının geldiğini, hatta geçtiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:

“1968 yılında başlayan bir müzakere sürecini 2015 yılında artık sonuçlandıralım. Dile kolay. Yani yarım asra yakın bir dönemden bahsediyoruz. Dolayısıyla geldiğimiz aşamada inanıyorum ki artık konuşulanlar büyük oranda konuşuldu, tartışmalar büyük oranda yapıldı. Elbette daha yapacağız. Açıkta kalan noktalar var. Onlar da elbette tartışılacak ancak sonuçta iki tarafın da politik kararlılık ve irade göstermesinin zamanı geldi.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Cumhurbaşkanı Akıncı’yı ziyaret ederek görevinde başarı diledi.

Siber, oluşan iyimser havaya işaret ederek, bu yılın Kıbrıs sorununun çözümlendiği bir yıl olması temennisinde bulundu.

Kıbrıs sorunu müzakerelerinde Meclis’in daha sıklıkla bilgilendirilmesi ve Meclis Grubu toplantılarına Meclis Başkanı’nın da dahil edilmesinin önemine işaret eden Siber, “Çünkü Meclis Grubu’nda Meclis Başkanı da var. Daha önce sadece Meclis’te temsil edilen siyasi parti başkanları Meclis Grubu olarak adlandırılıyordu. Bilgilendirmelere Meclis Başkanı’nın da dahil olacağına inanıyoruz ve size başarılar diliyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, müzakere sürecinde halkın önemli kurumlarının başında gelen Meclis’in, siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin, sendikaların ve bireylerin aydınlatılmasının, bilgili kılınmasının önemine dikkat çekerek, bunun gayreti içinde olacağını söyledi.

Akıncı, sivil toplumun ülke geleceği için önemli olduğunu ve mutlaka bir şekilde devrede olmaları gerektiğini belirterek, tek yanlı bilgi verme değil, onların da görüşlerinin alındığı bir interaktif ortam yaratmaları gerektiğini vurguladı.

Rum lider Nikos Anastasiadis’le önceki akşam gerçekleşen yemeğin nasıl geçtiği, neler konuşulduğu sorusu üzerine Akıncı, sosyal içerikli bu buluşmanın, geleceği ve nasıl ilerleneceğini de konuştukları bir toplantı olduğunu söyledi.

Akıncı, toplantının nasıl geçtiğini yemeğe ev sahipliği de yapan BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin açıkladığını, söylenenlerin kendi duygu ve düşüncelerini de yansıttığını ifade ederek, şöyle devam etti:

“Gerçekten olumlu bir havada başladı. İyi bir başlangıç oldu diye düşünüyorum. İyi başlangıçlar önemlidir ama, sonunun iyi gelmesi daha da önemlidir. Benim çabam, inanıyorum ki Sayın Anastasiadis’in de çabası bu doğrultuda olacak. İyi bir başlangıç yaptık, iyi sonuçlandıralım anlayışı eminim onda da vardır.

Dolayısıyla cumaya umutla bakıyorum. Cuma günü dün akşam yaptığımız başlangıcın ikinci adımını atmış olacağız, tabi resmi olarak ilk buluşma olacak, dün akşamkini sosyal içerikli sayarsak… Ama iyi başlangıçlar önemlidir, dolayısıyla olumlu bir hava içerisinde başladık. Ve temenni ederim bu olumluluklar 15’inde ve 15’inden sonra devam etsin. Ve yıllardır çözümsüz kalan Kıbrıs sorununu iki tarafın da mutlu olabileceği, iki tarafın da haklarını gözetecek bir çözüme kavuşturabilelim.”

Cumhurbaşkanı Akıncı, bir gazetecinin “müzakerelerin al-ver sürecinde kesildiğini” belirterek, “Cuma günü nereden başlayacağını” sorması üzerine, hangi noktada kalındığına bir klişe söylemeye gerek olmadığını belirtti.

“Ne açıkladıysak şu ana kadar o şekilde olsun. Daha sonraki aşamada adım adım ilerledikçe sizleri mutlaka bilgilendireceğiz” diyen Akıncı, hangi aşamada kalındığına dair bir tanımlama yapmaya gerek olmadığını ifade etti.

Akıncı, “Nasıl kesildiğini biliyorsunuz, şimdi nasıl başladığını da dün akşam gördünüz. Bundan sonra nasıl devam edeceği önemli. O nedenle adım adım gidelim, her adımda sizleri kamuoyunu bilgilendirelim” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Akıncı, kamuoyunu bilgilendirmede büyük görev düşen medyaya teşekkür ederek hem güneydeki hem kuzeydeki medya kuruluşları sürece olumlu katkı yaparsa hem Kıbrıs Türk ve Rum halkları, hem Türkiye ve Yunanistan için çok yararlı olacağını vurguladı.

Geçmişte olumsuz roller üstlenildiğini belirten Akıncı, bundan böyle her iki tarafta da medyanın olumlu katkısının son derece yararlı olacağı düşüncesini ifade etti.



Dışişleri Bakanı Nami veda etti



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı tarafından müzakereci olarak atanması üzerine görevinden ayrılan Dışişleri Bakanı Özdil Nami, dün bakanlık personeli ile vedalaştı.

Yeni atamaya kadar Dışişleri Bakanlığı’na İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay vekalet edecek.



Çavuşoğlu: “Türkiye ve Yunanistan olarak adadaki iki lideri ve iki tarafı teşvik etme konusunda kararlılığımız var”



Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias arasında dün Ankara'da bir görüşme yapıldı. Yapılan görüşmede Kıbrıs sorunu da ele alındı.

Çavuşoğlu, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda, Türkiye ve Yunanistan olarak adadaki iki lideri ve iki tarafı teşvik etme konusunda kararlı olduklarını belirterek, “Onlara yardımcı olmamız gerekiyor” dedi.

Kocias da, “Kıbrıs konusunda bir fırsatla karşı karşıyayız” diyerek, Kıbrıslı Türklerin ve Rumların haklarını güvence altına alabilen bir Kıbrıs'tan yana olduklarını belirtti.

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias ile Ankara Palas'ta bir araya geldi.

Heyetler arası görüşmeden sonra düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Çavuşoğlu Kıbrıs sorununun çözümü konusunda ortak iradenin mevcut olduğunun altını çizdi. Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"15 Mayıs'ta müzakerelerin yeniden başlayacak olmasından büyük bir mutluluk duyuyoruz. Türkiye ve Yunanistan olarak adadaki iki lideri ve iki tarafı teşvik etme konusunda kararlılığımız var. Onlara yardımcı olmamız gerekiyor. Adada iki tarafın, iki liderin 11 Şubat 2014 ortak deklarasyonu temelinde iki kurucu devletin oluşturacağı bir federasyon sistemi içinde müzakerelere devam etmesi ve kalıcı bir çözüme ulaşılması konusunda her zamankinden daha fazla kararlılığımız var. Kıbrıs Rum kesimi ve Yunanistan'da da aynı kararlılık olursa bu yıl içinde adada kalıcı bir barış ve çözüme ulaşabileceğimizi de söylemek isterim."

Çavuşoğlu, Yunanistan'la tüm konuları samimi bir ortamda görüşmeye ve konuşmaya devam edeceklerine işaret ederek var olan sorunların herhangi bir gerilime yol açmadan çözüleceğini söyledi.

Kıbrıs'taki müzakerelere ilişkin bir soru üzerine Çavuşoğlu, henüz müzakere edilmemiş ve yakınlaşılmamış konuların varlığını hatırlatarak müzakerelerin yeniden başlaması için tam bir kararlılık ve mutabakatın bulunduğunu vurguladı.

Çavuşoğlu, "Bir sonuca ulaşılması en büyük arzumuz. Somut sonuçların iki liderin müzakereleri sonunda alınmasını arzu ediyoruz, bu fırsatı kaçırmayalım" dedi.

Kocias

Yunanistan Dışişleri Bakanı Kocias da"Kıbrıs konusunda bir fırsatla karşı karşıyayız" diyen Kocias, adada yaşayan Kıbrıslı Türklerin ve Rumların haklarının güvence altına alınması gerektiğini söyledi.

Kocias, Kıbrıs'ın bütün ülkelerle dostluk ve işbirliği ilişkileri içinde olmasını arzu ettiklerini belirterek "Türkiye ve Yunanistan'la iyi ilişkileri olan ve garantör güçlere ihtiyacı olmayan bir Kıbrıs ortaya çıksın. Kıbrıslı Türklerin ve Rumların haklarını güvence altına alabilen bir Kıbrıs'tan yanayız" şeklinde konuştu.

Kocias, "Ege ve Kıbrıs'ta çözümün desteklenmesi sonucu bölgede esecek olumlu rüzgarların, Türk-Yunan ilişkilerine ve bütün bölge ülkelerine ilham kaynağı olmasını temenni ediyoruz" dedi.

Kıbrıs'taki müzakerelere ilişkin soru üzerine "Biz Kıbrıs sorununun doğru bir şekilde çözülmesini temenni ediyoruz" diyen Kocias, "Kimsenin bize bir şeyler dayatmasını ya da müzakerelere baskı yapmasını istemiyoruz. Akıncı'nın seçilmiş olması da önemli bir fırsat. Akıncı, Kıbrıs ruhunu barındıran bir şahsiyet. Kıbrıs sorununun çözülmesi, bölgedeki birçok sorunun çözülmesine de yardımcı olacaktır" diye konuştu.



Volkan Bozkır cuma günü başlayacak olan Kıbrıs müzakerelerinden ümitli



Başmüzakereci Volkan Bozkır, cuma günü başlayacak olan Kıbrıs müzakerelerinden ümitli olduğunu belirterek, “Kıbrıs sorunu, Suriye sorunun çözümünden, Ukrayna sorununun çözümünden daha kolay çözülebilir bir hale geldi” dedi.

Avrupa Birliği Bakanı Volkan Bozkır, Tuzla'da bulunan Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği’nin 45. Genel Kurul Toplantısı’na katıldı. Bozkır burada yaptığı konuşmada AB sürecinde Kıbrıs sorununun önemli bir engel teşkil ettiğine dikkat çekti. Bakan Bozkır, “Avrupa Birliği (AB) sürecinde siyasi nedenlerle birçok fasıl bloke edilmiş vaziyette. Çoğu da Kıbrıs nedeniyle” dedi.

Kıbrıs’ta yeniden başlayan müzakere sürecinden çok umutlu olduğunu dile getiren Bakan Bozkır, “Kıbrıs müzakereleri, önümüzdeki hafta cuma günü başlıyor. Bu çözülürse ki çok ümitliyim, Kıbrıs sorunu, Suriye sorununun çözümünden, Ukrayna sorununun çözümünden daha kolay çözülebilir bir hale geldi. Parametreleri belli. İlk defa yan yana gelindi. Sanıyorum bu yıl içerisinde bu çözülecek. Bu çözüldüğü takdirde açılmayan fasıllar önümüze ‘açalım’ diye gelecek. Önümüzde 17 fasıl var. Avrupa Birliği süreci ne kadar süratlenirse ülkemize o kadar faydalıdır” şeklinde konuştu.



Almanya Dışişleri Bakanı Steinmeier, Kıbrıs'ta müzakerelerin yeniden başlamasını olumlu karşılandığını belirtti



Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, "Kıbrıs ile görüşmelerin yeniden ele alınmasını olumlu karşılıyorum" dedi.

Almanya Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Steinmeier, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Lider Nikos Anastasiadis'ın attığı yeni adımların, bölünmenin aşılabileceği umudunu artırdığını belirtti.

Her iki tarafın yeniden birleşmeden faydalanabileceğine işaret eden Steinmeier, "Kıbrıs sorununun çözülmesi, tüm güneydoğu Akdeniz bölgesinde olumlu etki yaratır" ifadesini kullandı.

Steinmeier, özellikle BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide'ne konuyla ilgili gösterdiği çabalar için teşekkür ettiğini ifade ederek, Almanya'nın, uluslararası partnerler ile birlikte Kıbrıs sorunun çözümü için çaba göstereceğini kaydetti.



Harms Türkiye’nin enerji planlarından endişeli



Avrupa Parlamentosu’ndaki (AP) Yeşiller Grubu Eşbaşkanı Rebecca Harms’ın Türkiye’nin enerji planlarına ilişkin endişelerini dile getirdiği haber verildi.

Rum Fileleftheros gazetesine göre Harms, önceki gün Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis ile görüştü.

Buradaki konuşmasında, Türkiye’nin Akkuyu’da nükleer santrali kurma niyetine değinerek, ülkenin enerji planlarına ilişkin yoğun endişelerini dile getiren Harms, AP’ın nükleer santral konusuyla ilgili gelişmeleri yakından takip ettiğini söyledi.

Kıbrıs sorununun AP’ı sürekli meşgul eden bir sorun olduğunu da belirten Harms, Kıbrıs Türklerinin yeni liderliğiyle de yeni gelişmelerin olması umudunu dile getirdi.

Kıbrıs sorununun Avrupa’da hiç unutulmayan bir konu olduğunu söyleyen Harms anlaşmazlığın kendilerini çok endişelendirdiğini ifade etti.

Harms, ayrıca, “Mustafa Akıncı’nın Kıbrıs Türk liderliğine seçilmesini çok umut verici” olarak nitelendirdi.



Sertoğlu yeni KTFF tüzüğünü Başbakan’a sundu



Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu (KTFF) Başkanı Hasan Sertoğlu ve Yönetim Kurulu üyelerini kabul etti

Sertoğlu kabulde, Federasyon’un 8 Mayıs’ta gerçekleştirdiği olağanüstü genel kurulda onayladığı yeni KTFF Tüzüğü'nü Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’na takdim etti.

Yorgancıoğlu kabulde yaptığı konuşmada, böylesi bir işbirliğinin güven artırıcı önlem olarak görülmesi gerektiğini anlattı.

Yorgancıoğlu, tüzüğe 38 kulübün evet demesinin ve hiç ret oyu verilmemesinin önemli bir gösterge olduğunu kaydetti.

Bu kadar kulübün bir arada olmasının bir anlamı olduğunu belirten Yorgancıoğlu, örgütlere güvenmek gerektiğini ifade etti.

Bu konuda Bakanlar Kurulu süreciyle ilgili elinden geleni yapacağını dile getiren Yorgancıoğlu, Kıbrıs müzakerelerinde yeni bir döneme girildiğini, böylesi bir işbirliğinin de güven artırıcı bir önlem olarak görülmesi gerektiğini anlattı.

Yorgancıoğlu bu sürecin istenen noktaya ulaşması için Kıbrıs (Rum) Futbol Federasyonu’nun da yapıcı adımlar atması gerektiğini belirtti.

KTFF’yi girişimleri ve cesur adımı nedeniyle tebrik eden Yorgancıoğlu, bu adımın ülke sporunu ileriye taşıması temennisinde bulundu.

Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’na ivedilikle randevu verdiği için teşekkür eden Sertoğlu ise, amaçlarının çağdaş KTFF tüzüğünü hayata geçirmek olduğunu söyledi. Sertoğlu, tüzüğü son haliyle Başbakan Yorgancıoğlu’na sunmak üzere bu ziyareti gerçekleştirdiklerini kaydetti.

Sertoğlu, 8 Mayıs’ta gerçekleştirdikleri olağanüstü genel kurulda, ilgili tüzüğün 39 kabul 2 çekimser oyla kabul edildiğini de hatırlattı.

“Biz kulüpler olarak üzerimize düşeni yaptık, sıra siyasi erkte” diyen Sertoğlu, en kısa sürede sonuca varılması temennisinde bulundu.

Sertoğlu, Başbakan Yardımcısı Ekonomi Turizm Kültür ve Spor Bakanı Serdar Denktaş’tan da randevu istediklerini ancak ret yanıtı aldıklarını ekledi.



Kırgızistan'da Kıbrıs Türk haftası başladı



Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne ait kültür ve el sanatlarının tanıtıldığı Kıbrıs Türk Haftası, Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te başladı.

Kıbrıs Türk Haftası kapsamında, Kırgız Evi Restoran'da düzenlenen ilk etkinliğe, yabancı misyon temsilcileri, Kırgızistan Türkiye Manas Üniversitesi Rektörlüğü, Ahıska ve Azerbaycan Türkleri Dernekleri yetkilileri ile Türk ve Kırgız işadamları, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı.

Restoranın girişinde KKTC'nin tarih, sanat, kültür, eğitim, turizm ve damak tatları ile ilgili kitap, fotoğraf ve dergiler sergilendi. Hediyelik eşyalar, milli kıyafetler ve Kıbrıs Türk el sanatlarından olan bitkisel örücülük, hesap, lefkara ve ipek işleri tanıtıldı.

KKTC Bişkek Temsilcisi Dr. Tayseer Al-Sahanableh, Kıbrıs Türk Haftası etkinlikleri ile yüzyıllar boyunca ayrı yaşamak durumunda kalmış iki halkı Kırgızistan'da bir araya getirmeyi hedeflediklerini söyledi.

Kıbrıs Türk Haftası etkinliklerini, bu iki halkın arasındaki ilişkileri artırma adına "ilk adım" olarak gördüklerini belirten Al-Sahanableh, etkinliklerin düzenlenmesinde emeği geçen tüm kişi ve kurumlara teşekkür etti.

Al-Sahanableh, "Dünyanın kalbinde yer alan Kuzey Kıbrıs, insanoğlunun en eski medeniyetinin beşiğidir. Akdeniz de üçüncü büyük ada olan Kıbrıs'ın asıl sahiplerinden ve ortaklarından olan Kıbrıs Türk halkı, büyük medeniyete ve kültür mirasına sahiptir" dedi.

Al-Sahanableh, Kuzey Kıbrıs'ın sahip olduğu turizm ve eğitimdeki deneyimlerini ve tecrübelerini Kırgız kardeşleri ile paylaşmaktan duyduğu memnuniyeti sözlerine ekledi.

Türkiye'nin Bişkek Büyükelçisi Metin Kılıç da Kırgızistan'da Kıbrıs Türk Haftası'nın ilk kez düzenlendiğini belirterek, bunun her iki ülkeye ekonomik faydaları olacağına işaret etti.

KKTC'nin turizm, eğitim, küçük ve orta ölçekli sanayisindeki deneyimini yatırım şeklinde Kırgızistan'a yansıtmasını temenni ettiğini ifade eden Kılıç, Kıbrıs Türklerinin kültür ve sanatının tanıtılmasına çaba sarf eden KKTC devlet kurumlarına teşekkür etti.



Rumlar, KKTC’de en çok otellerde para harcıyor



Rumların, kredi kartıyla KKTC’de yaptığı harcamalar listesinde otellerin başı çektiği bildirildi.

Güney Kıbrıs’ta yayımlanan Fileleftheros gazetesi, JCC şirketinin son yayımladığı verilere dayanarak, Rumların Ocak ayından Nisan ayı sonuna kadar, KKTC’deki otellerde konaklama için, kredi kartıyla 702 bin 915 Euro ödediğini kaydederken, bu rakama Türkiye’deki otellerde konaklama da eklendiğinde, kredi kartı harcamalarının 965 bin 868 Euro’ya çıktığını yazdı.

Gazete, KKTC’deki otellere yalnızca Nisan ayında, 718 kez kredi kartı kullanımıyla 172 bin 772 Euro ödendiği bilgisini aktardı.

Gazete, Rumların, KKTC’deki kumarhaneler için 477 bin 639 Euro harcadığını kaydetti. Rumların kredi kartlarıyla en çok para harcadığı ikinci şeyin uçak biletleri olduğuna işaret edilirken, bu harcamaların internetten veya Ercan Havalimanı’ndaki bilet satış noktalarından yapıldığı belirtildi.

Haberde, Rumların uçak biletleri için 318 bin 489 Euro ödediği ve buna, Türkiye’den alınan uçak biletleri de eklendiğinde, 734 bin 557 Euro’luk bir rakam ortaya çıktığı ifade edildi.

Rumlar, KKTC’deki mağazalardan aldıkları kıyafetler için 115 bin 26 Euro, eczanelerden aldıkları ilaçlar için de yaklaşık 10 bin Euro harcadı.

Haberde, Güney Kıbrıs’takilerden daha ucuz olmadığı iddia edilen KKTC’deki süpermarketlerden, 100 bin Euro’luk alışveriş yapıldığı belirtildi.



Derinya Kapısı’nın açılması talebiyle cumartesi günü eylem yapılacak



“Mağusa İnisiyatifi” aktivisti Mertkan Hamit, Derinya Kapısı’nın açılması talebini ortaya koymak için Cumartesi günü 10.00 – 11.00 saatleri arasında Derinya Geçiş Noktası’nda eylem yapacaklarını belirterek, Gazimağusalılar’a katılım çağrısı yaptı.

Yazılı bir açıklama yapan Hamit, şu ifadeleri kullandı:

“Derinya Kapısı açılırsa 17 kilometre yerine 800 metre kat ederek Derinya’yla Gazimağusa’yı buluşturmak mümkün olacaktır. Böylesi bir açılım mesafeleri kısaltırken, toplumlararası ilişkilerin pekiştirilmesine, insani ihtiyaçların daha kolay giderilmesine ve bölge esnafının mal ve hizmetlerini daha rahat pazarlamasına olanak sağlayacaktır. Yakın zamanda Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi de Kıbrıs’ta geçiş noktalarının açılmasına yönelik çabalara destek vererek, geçiş noktalarının sayısının artırılmasının toplumlararası diyaloğa ve güvene olumlu katkı yaptığını vurgulamıştır.