KKTC cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Ankara ziyareti, ağızdan çıkanların takibi açısından en dikkatlere mazhar görüşme oldu.

“Çağırsalar da gitmesek, çağırmasalar da sitem etsek” ekolünün KKTC temsilcileri tarihte ilk defa, karşılamadan başlayarak tüm ayrıntıları belleklerine kaydettiler, yorumlamak üzere… Herkes birer beden dili uzmanı, anlambilimci edasıyla geçti televizyonların karşısına…

Birkaçı hariç, geneli karşılamadan memnun kaldı. Allah için atlı- askerli karşılama da pek ihtişamlıydı. Dünyanın herhangi bir ülkesinde ancak toplum lideri olarak kabul gören KKTC Cumhurbaşkanının, Türkiye’de devlet töreniyle karşılanmaktan duyduğu memnuniyeti yüzünden okumak zor değildi.

Sonrasında konuşmaların tetkik ve tasnifine geçenler bekledikleri sonuca ulaşamadı zira Türkiye Cumhurbaşkanının “Kıbrıslı kardeşlerimiz” ifadesini kullanmasıyla hazırladıkları olumsuzluk metni ellerinde patladı.

Başka bir paye çıkarıp, bunu sosyal medyadan paylaştılar “görüyor musunuz, nasıl işe yaradı Akıncı’nın kardeş ülkeyiz demesi… Erdoğan yavru demedi…” sözleriyle…

Gülüp geçmek lazımdı ama olmuyor işte. Be kardeşim, KKTC ilan edildi edileli-ister cumhurbaşkanı olsun, ister başbakan- kaç Türkiyeli yetkili, konuşma esnasında “Kıbrıslı yavrularımız” dedi ki?

Hepsi ve son Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tüm konuşmalarında “Kıbrıslı kardeşlerimiz” demez miydi?

“Anavatan-yavruvatan” diye bir tanımlama var, onu herkes kullanır da, “Kıbrıslı yavrular” diye bir tanımlama duyan oldu mu bugüne kadar Allahaşkına?

Cumhurbaşkanı Akıncı’nın kendileriyle seçim sözleşmesi imzaladığı havasıyla gerim gerin gerinerek, “ben seni şunu diyesin, böyle yapasın diye seçtim” diyenlerin heveslerini kursağında bırakan bu gezi, sanırım Mustafa Akıncı’nın da düşüncelerini gözden geçirmesine neden olmuştur.

Türkiye’nin KKTC ile olan ilişkisini iki kelime içinde yok etmeye çalışanların ters köşe olduğu bir motivasyon aynı zamanda…

***

Gelelim Cumhurbaşkanı Akıncı’ya… Akıncı belli bir kesimin oylarıyla seçilmediğinin çok farkında…

Seçim döneminde esip gürlese de Türkiye’nin ne demek istediğini çok iyi biliyor.

Türkiye’nin Kıbrıs Türkü için anlamını, varlığının gücünü, adadan gitmesinin sonuçlarını…

Kaos fabrikatörlerinin gazına gelmeyecek kadar da tecrübeli bir politikacı. Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “Yavru vatan sözü KKTC’yi küçümseme değildir. Yavru vatan KKTC’lilerin de benimsediği bir şeydir. Gerçeğin telaffuzudur. Komplekse girmenin hiçbir anlamı yok. Ne Türkiye büyüklük kompleksine girer, ne de KKTC küçüklük kompleksine girer” ifadelerinin özünü kavrayacak izana da sahip.

Dolayısıyla yetkilendirdiği adamın fikri üzerinde tahakküm kurmak isteyen ve “oy”unu “diyet” addeden bazı kişilerin mağduriyet edebiyatı, bu gezinin ardından malul olma riskiyle karşı karşıya.