Almanya’da tam sayısı bilinmeyen saldırı ve katliamların sorumlusu ırkçı terör, Dinslaken’de tartışıldı. Eyalet hükümeti yetkililerinin, milletvekillerinin, emniyet yetkililerinin, çeşitli temcilcilerin ve Dinslaken Belediye Başkanının katıldığı toplantıda ırkçılık masaya yatırıldı ve alınan tedbirler konusunda bilgiler verildi.



Dinslaken Dachstudio salonunda yapılan tartışmada Almanya’da özellikle de Türkler başta olamak üzere göçmenlerin yoğunlukta yaşadıkları ‚Ruhr bölgesindeki ‚sağcı terör konusu tartışıldı. Neoazilerin özellikle gençlere yönelik propaganda metotları konusunda detaylı bilgiler verildi.



Tartışmada söz alan yetkililer, Zwickauer Yeraltı NSU terörislerinin 10 insanı (8’i Türk) hunharca katlettiklerine ve 10 yıl boyunca katillerin yakalanamadığını bir türlü akıl erdiremedikleri değindiler. Dordmund Polis Şefi Norbert Wessler ise yaptığı konuşmada, emniyet güçleri ile Alman Anayasa Koruma Teşkilatı arasındaki iletişim zaafiyetini dile getirdi. Irkçı terör ve ırkçı akımlara karşı yapılan mücadele hakkında bilgiler verdi. Konuşmacılar, devletin başka terör gruplarıyla mücadele ederken ırkçı terör gözden kaçırıldığına işaret ettiler. Tartışmanın diğer bir konusu ise Nazi grupları içerisindeki „istihbarat ajanları“(V- Männer) oldu.



Öte yandan NRW-Uyum Bakanlığı Devlet Sekreteri Zülfiye Kaygın, hükümet olarak ırkçılığa karşı alınan tedbirleri ve uyum konusundaki yapılan çalışmalara değindi. Kaykın, hükümet olarak „çok kültürlülüğe, birlikte yaşamaya“ önem verdiklerini ve bu konuda atılan en önemli adımın birinin „Katılım ve Uyum Yasası“ (Teilhabe und Integrationsgesetz) olduğunu belirtti.



Dinslaken Belediye Başkanı Dr. Micheal Heidinger ise konuşmasına ‚ biz Yakup Tufan ile konuştuk, ırkçı teröre karşı birlikte hareket edeceğiz ve onlara „sıfır“ tolerans tanıyacağız dedi. Konuşmasının devamında Heidinger, demokrasiyi günçlendirmenin ve ırkçılıkla mücadelenin zaruretine değindi. Konuyla ilgili çalışmalarda kullanılmak üzere eyalet hükümetinden 260.000 Euro geldiğini belirtti.



Dinslaken’de ırkçılığın masaya yatırıldığı ve tartışıldığı toplantıda düşünce ve görüşlerini dile getiren ATİB Genel Başkanı Yakup Tufan, yıllarca uygulanan yanlış politikanının ve özellikle de Müslümanlar ve Türkler’e karşı yapılan ayrımcı muamelenin ırkçılara cesaret verdiğine değindi. Irkçıların, Neonazi terör örgütünün yaptığı katliamların emniyet güçlerince tepit edilememesi nasıl izzah edilecektir diyen Tufan, anayasa koruma teşkilatı ile Neonazi terör örgütü arasındaki ilişkiler hakkında yetkililere sorular yöneltti. Öte yandan NRW’de çıkarılan „Katılım ve Uyum Yasası“ hakkında kaygılarını dile getiren Yakup Tufan, çıkarılan kanunu doğru yolda atılmış bir adım olarak görüyoruz. Kanun uygulanmasında bir çok engel bulunmakta dedi. Özellikle başörtüsü, seçme ve seçilme hakkı ve çifte vatandaşlık hakkınını engellendiği sürece gerçek manada „Katılım ve Uyum Yasası“nın arzu edilen hedefe ulşamayacağının altını çizdi.



Yapılan toplantının sonunda ırkçılığın ve sağ terörün NRW’nin gündemide olduğu ve Neonaziler’e karşı „sıfır“ tolerans gösterilmesi gerektiği konusu bir kez daha vurgulandı. Irkçılığa karşı yapılması gereken mücadelenin ve demokrasiyi güçlendirmenin öneminin altı çizildi.