Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Crans- Montana Zirvesi öncesinde, Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilen siyasi parti başkanlarıyla bir araya geldi.

Akıncı, parti başkanlarıyla görüşmesinde, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Eide tarafından önceki gün sunulan “İsviçre’deki konferanstaki çalışmalara kılavuzluk edecek belge” hakkında bilgi vererek görüş alışverişinde bulundu.

Cumhurbaşkanlığı’nda gerçekleşen toplantıya, Ulusal Birlik Partisi (UBP) adına Genel Başkan ve Başbakan Hüseyin Özgürgün ile UBP Milletvekili İzlem Gürçağ; Demokrat Parti (DP) adına Genel Başkan ve Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Dektaş ile DP Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu; Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) adına Genel Başkan Tufan Erhürman ile CTP Milletvekili Armağan Candan; Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) adına Genel Başkan Cemal Özyiğit ve TDP Milletvekili Zeki Çeler katıldı.

Yaklaşık bir saat süren toplantının ardından parti temsilcileri basına açıklamalarda bulundu.

UBP Genel Başkanı, Başbakan Hüseyin Özgürgün, ciddi bir gelişme olmazsa Crans-Montana Zirvesi’ne katılmayacağını açıkladı. Özgürgün, Eide tarafından sunulan belgenin yuvarlak ifadeler içerdiğini söyleyerek, belgenin ne Kıbrıs Rum tarafını ne de Kıbrıs Türk tarafını tatmin edecek durumda olduğunu dile getirdi.

Başbakan Özgürgün burada yaptığı konuşmada, Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Eide tarafından dün sunulan, “İsviçre’deki konferanstaki çalışmalara kılavuzluk edecek belge”nin, iç ve dış güvenlikle ilgili bir yol haritası sunduğunu ancak yuvarlak ifadeler içerdiğini anlattı.

Belgenin her iki tarafı da tatmin edecek durumda olmadığını anlatan Özgürgün, Garanti ve İttifak Anlaşmalarıyla ilgili yorum ve öneriler içeren belgenin “sunulmuş olmak için sunulmuş” gibi göründüğünü dile getirdi.

Özgürgün, mevcut durumda Kıbrıs Rum tarafının tutumunun umut verici olmadığını da kaydetti.

Cumhurbaşkanı Akıncı’nın dün akşam Türkiye’ye giderek istişarelerde bulunacağına işaret eden Özgürgün, Kıbrıs Türk tarafının süreci Türkiye’yle Rum tarafının ise Yunanistan’la sürdürdüğüne işaret etti.

İngiltere’nin de taraflardan olduğuna işaret eden Özgürgün, dolayısıyla Amerika ve NATO’nun da taraf olduğunu belirtti.

Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş ve Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun hem hükümeti hem de partilerini temsilen Crans-Montana’ya gideceğini aktaran Özgürgün, kendisinin ancak ciddi bir gelişme olursa Crans-Montana’ya gideceğini aktardı.

DP Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, gidişattan hâlâ çok memnun olmadığını söyleyerek Cumhurbaşkanı Akıncı’nın Ankara’da yapacağı görüşmeler sonrası ortaya çıkacak tavrın da önemli olduğunu aktardı.

Belgeden, Cenevre’de Garanti ve İttifak Anlaşmalarının ciddi anlamda tartışmaya başlanacağının anlaşıldığını anlatan Denktaş, Başbakan Özgürgün’le görev dağılımı yaptıklarını, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ile kendisinin hükümet adına Zirve’ye katılacağını belirtti.

Denktaş, oradaki gelişmelere göre ciddi bir gidişat varsa Zirve’nin sonuna kadar Crans-Montana’da kalacaklarını anlattı.

Belgede garanti ve ittifak anlaşmalarının garantiler şeklinde bölünerek ele alınmasının kendisini rahatsız ettiğini kaydeden Denktaş, Garanti ve İttifak Anlaşmalarının sulandırılmasından endişe ettiklerini anlattı. Rum tarafının güç paylaşımı konusundaki yaklaşımını samimiyetsiz bulduklarını dile getiren Denktaş, süreçle ilgili çekincelerinin devam ettiğini, öte yandan günün sonunda halka gidilecek olmasının en önemli güvence olduğunu ifade etti.

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da toplantıdan çıkışta basına yaptığı açıklamada, Zirve’de sonuç odaklı bir yaklaşımla kararlılık, yaratıcılık, cesaretle hareket edilmesine ihtiyaç olduğunu belirtti.

Eide belgesinin daha çok müzakerelerin zeminini belirleyen yönteme ilişkin bir belge olduğunu anlatan Erhürman, zaten belgeden öneriler getirmesinin de beklenmediğini anlattı.

Erhürman, bu noktada Türkiye’yle de yapılacak görüşmelerin önemli olduğunu ancak en önemlisinin tüm tarafların sonuç odaklı bir yaklaşımla hareket etmesi olduğunu tekrarladı.

CTP’nin zirveye katılma kararı aldığını da ifade eden Erhürman, konuyla ilgili detayların MYK’da belirleneceğini anlattı.

TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit ise son derece verimli ve yararlı bir toplantı yaptıklarını anlattı.

Hazırlıkların yoğun şekilde devam ettiğini belirten Özyiğit, kendilerinin de salı günü Cenevre’ye gideceklerini söyledi.

“Önemli olan Cenevre’ye nasıl gidileceği” diyen Özyiğit, Kıbrıs Türk tarafının uzun zamandır çözüm odaklı olduğunu, Kıbrıs Rum tarafının da aynı iradeyle hareket etmesi gerektiğini belirtti.

Eide’nin sunduğu belgeyi de yorumlayan Özyiğit, belgenin tarafların pozisyonlarını netleştirmeyi hedeflediğini dile getirdi.

Güvenlik ve garantiler konusuna da değinen Özyiğit, geçmişte yaşananlar nedeniyle Kıbrıslı Türklerin bazı endişeleri olduğuna işaret ederek, bu endişeler ortadan kalkana kadar garanti sisteminin bir şekilde devam etmesi gerektiğini anlattı.

Özyiğit, önemli olanın bu yapılırken karşı taraf için tehdit algısı yaratmamak olduğunu vurguladı.



Özgürgün: “Kıbrıs Türk halkı anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini ortaya koyacak, bir anlaşmaya her zaman hazırdır”



Başbakan Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Türk halkının eşit hakkını ve Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini içeren, tek yanlı garanti ve müdahale hakkını ortadan kaldırmayacak bir anlaşmaya her zaman hazır olduğunu söyledi.

Önceki gün Lapta Belediyesi’nin Karşıyaka’da inşa ettiği Karşıyaka Atatürk Parkı’nın açılışında konuşan Başbakan Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs müzakere sürecine de değinerek, hükümetin Kıbrıs konusunda her aşamayı dikkatle takip ettiğini belirtti ve süreç devam ederken ülkede yatırımların da devam etmesinin önemine işaret etti.

Müzakerelere 28 Haziran’da İsviçre’de devam edileceğine işaret eden Özgürgün, 5’li konferansın 6 ay önce, Yunanistan ve Güney Kıbrıs’ın ara istemesi nedeniyle dağıldığını anımsattı.

“Şimdi 28 Haziranda yeniden biz İsviçre’de olmak durumundayız. Ama şunu söylemek zorundayım: Kıbrıs Türk halkı bu topraklarda eşit hakkını ve Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini ortaya koyacak, tek yanlı garanti ve müdahale hakkını ortadan kaldırmayacak bir anlaşmaya her zaman hazırdır” diyen Özgürgün, anlaşmanın bu güne kadar gerçekleşememesinin sebebinin Yunanistan ve Güney Kıbrıs’ın uzlaşmaz tutumu olduğunu söyledi.

Bunun için, 48 yıldır devam eden görüşmelerin bir nihayete erdirilmesi gerektiğini vurgulayan Özgürgün, şunları ifade etti:

“48 yıldır konuşulmayan hiçbir şeyin kalmadığı Kıbrıs konusunda artık 28 Haziran’daki süreç, bir son olmalıdır. Bunu net olarak söylüyoruz. Eğer Kıbrıs Türk halkını daha fazla oyalama noktasına devam edilecekse, bu görüşmelerin, 28 Haziran’dan sonra ya Kıbrıs’ta adil bir anlaşma ya da ayrılıkla sona ereceğinin Birleşmiş Milletler tarafından açık bir şekilde ortaya konmasını bekliyoruz.”



Akıncı: “Sıfır asker sıfır garanti söylemi bir kenara bırakılırsa müzakere etme olanağı doğacak”



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 28 Haziran’da İsviçre’de başlayacak görüşmelerde Rum ve Yunan tarafının sıfır asker sıfır garanti yaklaşımını terk etmesi halinde ancak müzakere edilebileceğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı Ankara’ya hareketinden önce Ercan Havalimanında basın toplantısı düzenledi.

Akıncı, İsviçre’de 28 Haziranda başlayacak görüşmelerin son aşama olduğu konusunda sıklıkla ifadelerde bulunduklarını, bu düşüncelerin sadece Kıbrıs Türk tarafının düşünceleri olmadığını, Birleşmiş Milletler, önceki akşam telefon görüşmesi yaptığı Amerika Birleşik Devletleri Başkan Yardımcısı Pence de dahil, “Kıbrıs sorununa ilgi duyan ülke ve kuruluşların burada bir sonuç çıkması zamanın geldiği düşüncesinde” olduğunu kaydetti.

Sürece her zaman destek veren Türkiye Cumhuriyetinin de bu ülkelerin bir tanesi olduğunu kaydeden Akıncı, iki günlük Türkiye ziyaretinde, İsviçre toplantıları öncesinde yakın istişare içerisinde sürdürdükleri süreci Türkiye’de değerlendirme olanağı bulacaklarını söyledi.

Akıncı, bugün Başbakan Binali Yıldırım ve Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğu ile Ankara’da Cumartesi günü de İstanbul’da Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’la görüşeceğini söyledi.

Bu önemli süreçte görüş alış verişinin çok büyük gerekliliği olduğunu kaydeden Akıncı, Kıbrıs sorunun çözümünde sadece iki toplumun kararlılığının yeterli olmadığını; Güvenlik ve Garantilerin de ele alınacağı Konferansta Yunanistan ve Türkiye’nin de olumlu katkılarına ihtiyaç duyulacağını söyledi.

Dün siyasi partileri temsilcilerini Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin Güvenlik ve Garantiler konusunda hazırladığı belge hakkında bilgilendirdiğini kaydeden Akıncı, “Eide’nin hazırlamış olduğu belge beklentilerimizin ötesinde bir belge değil, Rum tarafında gereksiz abartılı anlamlar yüklenmeye çalışılmıştı, biz bunu yapmadık bu beklenti içerisinde de değildik” dedi.

Belgenin İsviçre’nin Mont Pelerin bölgesinde beş tarafın yapmış olduğu çalışmada ortaya konan sorular ve verilen yanıtlar, kaygılar ve soruların nasıl karşılanabileceği, araç ve enstrümanların neler olabileceği konularında tarafların kendi perspektiflerini içeren bir belge olduğunu kaydeden Akıncı, bu belgede çözüm önerileri şeklinde olmayan, İsviçre’deki çalışmalara rehberlik etmesini amaçlayan, Eide’nin kendi düşüncelerinin de yer aldığını söyledi.

Mustafa Akıncı, İsviçre’de 28 Haziran’da iki paralel masa kurulacağını, 4 Haziran’da Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres ile varılan mutabakatın da bu olduğunu, masanın birinde Garanti ve Güvenlik konusunun ele alınacağı Kıbrıs Türk, Kıbrıs Rum, garantör ülkeler Yunanistan, Türkiye ve İngiltere olmak üzere 5 taraf oturacağını, AB’nin gözlemci üye sıfatı ile yan tarafta olacağını; diğerinde de toplum liderlikleri ve müzakere heyetlerinin yer alacağını, bu masada beş başlıkta açıkta kalan konuların birbiri ile ilişkili bir şekilde ve diğer masa ile paralel bir şekilde götürüleceğini anlattı.

Akıncı, “Bunlar birbiri ile ilişkili bir biçimde ve paralel bir şekilde götürülecek. İki masa da canlı olacak, yani bir tanesini halledelim ondan sonra da diğerine bakarız felsefesi bu süreçte geçerli değildir” dedi.

Güvenlik ve Garantiler konusunda da Akıncı, “Sıfır asker sıfır garanti söylemi bir kenara bırakılırsa müzakere etme olanağı doğacak, çünkü sıfır asker sıfır garanti söylemi bir müzakere başlangıç noktası teşkil etmiyor. Dolayısıyla hedef müzakere etmek olduğuna göre Yunanistan ve Rum tarafının bu toptancı yaklaşımı bir kenara bırakması gerekiyor” dedi.

Varılacak bir anlaşmadaki güvenlik duygusunun diğer taraf için tehdit algısı yaratmasını istemediklerini belirten Akıncı, “Kıbrıs Türk toplumunun büyük çoğunluğu Türkiye’nin güvencesini şart görüyor, bu bariz gerçek ışığında var olan garanti sistemini günümüze nasıl uyarlayabiliriz ki her iki taraf ta kendisini huzur ve güven içerisinde hissedebilsin, bunun arayışı içerisinde olacağız” dedi. Akıncı, Güvenlik ve Garantiler başlığında Türkiye ve Yunanistan’ın katkısına ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Çözülmesi gereken önemli konuların bulunduğunu ancak iyi mesafe kat edildiğinin de yadsınamayacağını kaydeden Akıncı, “Artık sonuç odaklı bir yaklaşımla, kararlılıkla ve çözüm istekliliğiyle nihayate vardırmak gerekiyor. Her zaman söylediğimiz gibi bu kararlılıkla gideceğiz. Temenni ediyorum ki bu kararlılığımız karşılıksız kalmasın” dedi.



Türkeş, siyasi partilerle ve Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu ile görüştü



KKTC’deki temaslarını sürdüren Türkiye Cumhuriyeti (TC) Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, hem siyasi partilerle hem de Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ile görüştü.

Türkeş, Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilen Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilmeyen Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Erhan Arıklı ve Toplumcu Kurtuluş Partisi Yeni Güçler (TKP -YG) Genel Başkanı Mehmet Çakıcı ile görüştü.

Bu arada KKTC’den bugün ayrılacağı açıklanan Türkeş, programında değişiklik yaparak Anakara’ya dün akşam Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile birlikte gitti.



Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Türkeş ile görüştü



Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, KKTC'ye resmi ziyarette bulunan Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş ile görüştü.

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliğinde yer alan görüşmede, iki bakan, İsviçre'de yapılacak Kıbrıs Konferansı öncesinde müzakerelerle ilgili değerlendirme yaptı.

Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Türkeş, Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu ile yaptığı görüşmeden ayrı, Meclis'te ve Meclis dışında temsil edilen partilerin Başkan ve yetkililerini de kabul ederek, müzakere süreci ile ilgili görüşlerini dinledi.

Türkeş, görüşmeleriyle ilgili; müzakerelerin Birleşmiş Milletlerin (BM) talebi doğrultusunda bu ay sonunda Cenevre’de yeniden başlayacağını kaydederek, “Müzakere öncesinde Kıbrıs’taki genel havayı, farklı siyasi partilerin konuya nasıl baktığını öğrenmek için görüşmeler yapıyoruz” dedi.



Çavuşoğlu: “28 Haziran’da Cenevre’de toplanacak Kıbrıs Konferansı’nda nihai sonuç alınmasını umuyoruz”



TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “28 Haziran’da Cenevre’de toplanacak Kıbrıs Konferansı’nda nihai sonuç alınmasını umuyoruz” dedi.

Resmi ziyaret için Japonya’nın başkenti Tokyo’da bulunan Çavuşoğlu gazetecilerin Türkiye-Japonya ilişkileri, Katar krizi ve Kıbrıs müzakerelerine ilişkin sorularını yanıtladı.

Çavuşoğlu, Kıbrıs sorununun çözümü için ise “Siyasi eşitliğe dayanan kalıcı ve adil bir çözümden yana olduklarını” belirterek, “28 Haziran’da Cenevre’de toplanacak Kıbrıs Konferansı’nda nihai sonuç alınmasını umuyoruz.” dedi.



Beyaz Saray, İsviçre’de başlayacak müzakerelere ABD'nin desteğini dile getirdi



Beyaz Saray, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence'in önceki gün telefonda yaptığı görüşmeye ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, Pence’nin, 28 Haziran'da İsviçre'de yeniden başlayacak müzakerelere ABD'nin desteğini dile getirdiği bildirildi.

Açıklamada, "Başkan Yardımcısı, İsviçre'de yeniden başlayacak BM gözetimindeki müzakereler noktasında ABD'nin desteğinin altını çizdi" ifadesine yer verildi.

Ayrıca Pence'in, "tüm Kıbrıs halkının yararına olacak iki bölgeli ve iki toplumlu bir federasyon olarak Kıbrıs'ı yeniden birleştiren bir anlaşma üzerinde mutabakata varılması" umudunu dile getirdiği kaydedildi.













Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Instagram





Flickr





LinkedIn





Website













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri