"FETÖ'cüler, Kulaklarına Fısıldanan Mesajların Birer Hezeyandan İbaret Olduğunu Anlayacak" - T. C. Cumhurbaşkanlığı - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









"FETÖ'cüler, Kulaklarına Fısıldanan Mesajların Birer Hezeyandan İbaret Olduğunu Anlayacak" - T. C. Cumhurbaşkanlığı
Tarih: 15.06.2017 > Kaç kez okundu? 649

Paylaş






"FETÖ'cüler, Kulaklarına Fısıldanan Mesajların Birer Hezeyandan İbaret Olduğunu Anlayacak"

TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın eski ve yeni milletvekilleri onuruna verdiği iftar davetinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "FETÖ'cüler cezaevlerinin demir parmaklıkları arkasında günlerini geçiriyor, mahkemelerde hesap veriyor. Siz bakmayın onların mahkemelerde oynadıkları tiyatroya; günler, aylar, yıllar gelip geçecek ama o bekledikleri bahar hiç gelmeyecek" dedi.



TBMM Şeref Kapısı önünde gerçekleşen iftar yemeğine; Başbakan Binali Yıldırım, TBMM eski ve yeni başkanları, bakanlar, milletvekilleri,Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ile çeşitli görüşmeleri vesilesiyle Ankara’da bulunan Burundi Dış İlişkiler ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Alain Aime Nyamitwe de iştirak etti.







TBMM Camii İmam Hatibi Mehmet Göregen'in Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in dua ettiği iftar programında, Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu tarafından tasavvuf musikisinden örneklerin yer aldığı bir dinleti icra edildi.



"TBMM'NİN GÜCÜNÜ VE İTİBARINI YÜKSELTMEK İÇİN ÇALIŞTIK"



İftarda yaptığı konuşmasında, 2003 ile 2014 arasında 11 yılı aşkın bir süre mensubu olmaktan şeref duyduğunu belirttiği TBMM'de, milletvekilleriyle bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi hayatı boyunca millî iradenin tecelligahı olan TBMM'nin gücünü ve itibarını yükseltmek için çalıştıklarını, bundan sonra da aynı şekilde devam edeceklerini söyledi.



15 Temmuz darbe girişiminde TBMM'yi hedef alanların bu binayla birlikte doğrudan milletin iradesini hatta milletin bizatihi kendisini bombaladıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz gecesi dışarıda milletin, Meclis binasında da milletvekillerinin şanlı bir direniş sergilediğini hatırlatarak, 27 Mayıs 1960'ta ve 12 Eylül 1980'de kapısına kilit vurulan, 12 Mart 1971 ve 28 Şubat 1997'de adeta devre dışı bırakılan bu kurumun, 15 Temmuz'da kapısına dayanan darbecilere teslim olmadığını kaydetti.



Genel Kurul Salonu'nda bir araya gelen ve "Yapacağımız şey burada ölmektir" diyen milletvekillerini bir kez daha saygıyla selamladığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, tepelerine bomba yağdırılırken dahi "Bomba da atsanız buradayız, sizi yargının önüne çıkaracağız, millete hesap vermenizi sağlayacağız" diyerek zorbalara karşı demokrasi çizgisinden ayrılmadan duruşlarını ortaya koyan başta TBMM Başkanı Kahraman olmak üzere tüm milletvekillerine teşekkür etti.



"MİLLETİMİZ KENETLENMİŞ HALDE GELECEĞİNE UMUTLA BAKIYOR"



Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Bu alçaklığı yaptılar da ne oldu? İşte TBMM dimdik ayakta. İşte milletvekillerimiz ülkesine hizmet mesaisine devam ediyor. İşte Cumhurbaşkanlığı Külliyesi faaliyetlerini sürdürüyor. Özel Harekat çok daha farklı bir şekilde dirilerek ayağa kalkıyor. Özel kuvvetler, emniyet müdürlüğümüz hakeza öyle, İstanbul'umuz da aynı şekilde. Ordumuz, istihbarat teşkilatımız hepsi de vazifelerini çok daha başarılı, kararlı bir şekilde yürütüyor. İşte milletimiz her zamankinden çok daha farklı bir şekilde kenetlenmiş halde geleceğine umutla bakıyor. Peki o FETÖ'cü hainlere ne oldu? Hepsi de cezaevlerinin demir parmaklıkları arkasında günlerini geçiriyor, mahkemelerde hesap veriyor. Siz bakmayın onların mahkemelerde oynadıkları tiyatroya; günler, aylar, yıllar gelip geçecek ama o bekledikleri bahar hiç gelmeyecek. Kulaklarına fısıldanan haberlerin, rüyaların, mesajların, sözlerin, vaatlerin hepsinin de birer yalandan, hezeyandan ibaret olduğunu çok geçmeden anlayacaklar. Bir süre sonra yanlarında ne o avukatlar ne el altından sağlanan destekler ne kendilerini gaza getiren o güruh kalacak. Hepsini de tek tek takip ediyor, vakti saati gelince de gereğini yerine getiriyoruz.”



Aylar ayları, yıllar yılları kovaladıkça millete ve ülkeye yaptıkları ihanetin ağırlığının FETÖ mensuplarının üzerine çökmeye başlayacağını ve pişmanlıklarının da fayda etmeyeceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz'da şehit edilen vatandaşları geri getirebilmelerinin, ülkeye verilen zararları telafi edebilmelerinin mümkün olmadığını; ancak hiçbir şehidin unutulmayacağını vurguladı.



"YENİ SİSTEMLE TBMM'NİN DEVRE DIŞI KALMASI ASLA SÖZ KONUSU DEĞİL"



Milletin müsterih olması gerektiğini, şehitlerin kanlarını, yakınlarının ahlarını, gazilerin acılarını yerde bırakmayacaklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir kez daha 15 Temmuz'da ve terörle mücadeledeki tüm şehitleri şükranla yad etti.



Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, 16 Nisan'daki halk oylamasında milletin teveccühüyle kabul edilen Anayasa değişikliğine de değinerek, bu reformun en önemli özelliğinin yasama ve yürütme arasındaki çizgiyi netleştirmesi olduğunu belirtti ve şunları kaydetti: “Ülkemizin yönetim pratiğinde hükümeti kuran siyasi kadro, aynı zamanda Mecliste de çoğunluğa sahip olduğu için yasama ile yürütme çok fazla iç içe geçiyor, bundan da en fazla Meclis zarar görüyordu. Meclisin, Bakanlar Kurulunda hazırlanan ve Meclise sevk edilen tasarıların onay merci durumuna düşmesi milletvekillerimizin çalışma şevkini de kırıyordu. Yeni sistemde artık ne Bakanlar Kurulunun ne de bütçe dışında Cumhurbaşkanının Meclise kanun tasarısı gönderme yetkisi bulunmuyor. Tüm kanunlar milletvekillerimiz tarafından hazırlanacak, görüşülecek, tartışılacak, oylanacak ve yürürlüğe girecek. Bir başka ifadeyle, bu sistemde kanun yapma tekeli sadece kağıt üzerinde değil, fiilen de Meclisin yetkisine veriliyor.”



Bunların aksini söyleyenlerin olduğunu ancak bu ifadelerinde dürüst davranmadıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, kanunların Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin üzerinde bulunduğu için Meclisin hiçbir konuda devre dışı kalmasının asla söz konusu olmayacağına vurgu yaptı.



"SEÇİM KANUNUNDA KÖKLÜ DEĞİŞİMLER YAPILMASI GEREKİYOR"



Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinin aynı gün ama farklı listelerde yapılacağı için milletin iradesini dilediği gibi sandığa yansıtma imkanı bulacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletvekili sayısının 600'e çıkarılmasının temsil tabanını genişleteceğini kaydetti.



Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Önümüzdeki süreçte hem yeni sisteme hazırlık mahiyetindeki uyum yasalarının çıkartılması hem de seçim kanununda köklü değişiklikler yapılması gerekiyor. Milletvekilleriyle seçmenleri arasındaki ilişkiyi güçlendirmek için dar veya daraltılmış seçim bölgesi alternatifleri başta olmak üzere demokrasimizi güçlendirecek tüm teklifleri tartışmalıyız. Seçmenleriyle yüz yüze ilişki kuracak milletvekillerinin Meclisteki hareket alanlarının buna göre genişlemesi gerekiyor. Dolayısıyla Anayasa değişikliğiyle ilk adımını attığımız yönetim reformunu bu değişikliklerle tamamlamaya ihtiyacımız var. Öncelikle de Meclis iç tüzüğünden başlamasında fayda görüyorum. Dün de ifade ettim, artık Meclis kapanmadan şu dönemde bana göre iç tüzüğü parlamentonun halletmesinde çok büyük faydalar var. Çok ciddi zaman ve enerji kaybına yol açan içtüzüğünü değiştirmeden diğer düzenlemeleri yapmamız bir hayli zor olacaktır."



Bu konunun, şu veya bu parti meselesi olmadığını söyleyerek, milletin ve onun temsil makamı olan Meclisin itibarını, kapasitesini ve verimini arttırmak için bu adımları atmak mecburiyetinde olduklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, aksi takdirde hesabın millete verileceğini kaydetti ve “Cumhurbaşkanı ve iktidar partisinin genel başkanı olarak bu çerçevede atılacak tüm adımları, başlatılacak tüm ilişkileri destekleyeceğimi özellikle belirtmek isterim. Parlamento çatısı altında görev yapan tüm milletvekillerimizin de aynı hassasiyeti göstereceklerine inanıyorum” şeklinde konuştu.



Konuşmasını, herkesin Ramazan ayının hayırlı geçmesini dileyerek tamamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, iftar programının ardından Başbakan Yıldırım, bazı bakan ve AK Parti milletvekilleri ile birlikte TBMM Başkanı Kahraman’ın odasında bir süre sohbet etti.





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 43
Dün Tekil 1349
Bugün Tekil 591
Toplam Tekil 4073867
IP 52.15.63.145






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























15 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


Asil yetimler anadan babadan de il, ilim ve ahlaktan yoksun olanlard r. (HZ. AL )


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.311 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu