BASIN BÜLTENİ Akıncı:“ Nisan ve Mayıs ayı karar ayıdır, gerçeklerle yüzleşme ayıdır” - TURAN-SAM : TURAN Stratejik Ara?t?rmalar Merkezi - http://www.turansam.org









BASIN BÜLTENİ Akıncı:“ Nisan ve Mayıs ayı karar ayıdır, gerçeklerle yüzleşme ayıdır”
Tarih: 28.03.2017 > Kaç kez okundu? 845

Paylaş


Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Nisan ve Mayıs aylarının müzakereler açısından karar ayı olduğunu, görüşmelerin sürüncemede bırakılamayacağını söyledi.

Mustafa Akıncı, Türk Maarif Koleji Tarih Kulübü tarafından düzenlenen “4’üncü Kıbrıs Sorununun Dünü, Bugünü ve Yarını Konferansı”nda konuşma yaptı.

Akıncı, en büyük temennisinin, bu başlıkta konuşan son Cumhurbaşkanı olması ve bundan sonra Kıbrıs sorununun çözümüyle gelecek fırsatların tartışılacağı konferansların yer alması olduğunu söyledi.

1963’te Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bozulmasından sonra çözüm arayışlarının 1968’de başladığını, ancak Birleşmiş Milletlerin 186 numaralı kararında Kıbrıs Rum Tarafının tek yasal hükümet olarak yer aldığını, bunun bu güne kadar haksız bir şekilde geçerliliğini koruduğunu kaydeden Akıncı, süreç içerisinde bir çözüme yaklaşıldığı zamanlar olsa da Kıbrıs Rum tarafının tutumuyla bir çözüme ulaşılamadığını anlattı.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreterlerinin isimleriyle anılan pek çok metinler ve haritalar üretildiğini anımsatan Akıncı, 1993’te sunulan bir önerinin Kapalı Maraş ile ara bölgede bulunan Lefkoşa Havalimanın açılması hakkında olduğunu ancak Kıbrıs Rum tarafının tutumu yüzünden ne Maraş ne de Havalimanının açılabildiğini ifade etti.

2004’de referandumda Rum tarafının ret oyuyla hayata geçirilemeyen Annan Planı’na da değinen Akıncı, Kıbrıs Rum tarafının planı reddetmesiyle Avrupa Birliğine üye olduğunu, buna karşın Kıbrıslı Türklerin de, Rum tarafının planı reddetmesi sonucu AB’nin dışında bırakıldığını kaydetti.

Kıbrıs Rum Meclisinde 1950 yılında Kiliselerde yapılan Enosis Plebisitinin okullarda anılacak günler arasına alınması yönünde alınan karar ile müzakerelerin sekteye uğradığını kaydeden Akıncı, Enosis’in1963 ve 1974 olayları da dahil, Kıbrıs’ta yaşanan tüm olay ve acıların temelini oluşturduğunu belirtti.

Akıncı, “Hem bir yandan federasyonu konuşacağız, çözüm için uğraşacağız bir yandan da sizin yaşınızdaki gençlere Enosis’in ne kadar güzel bir iş olduğunu anlatacağız. Böyle bir şey olamaz” dedi.

Adada Enosis değil barış kültürünün gerekli olduğunu, Güney Kıbrıs’taki ırkçı örgüt ELAM’ın Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Anastasiadis’in partisi DİSİ’yi, söz konusu yasal düzenleme konusunda peşinden sürüklemesinin, gelecekte buna benzer neler olabileceği sorusunu akla getirdiğini kaydeden Akıncı, “Yanlıştan dönmek erdemdir, hem bizim toplumumuza hem Güney’de kendi toplumunuza yanlıştan dönebileceğinizi göstermek önemlidir” dedi.

Kıbrıs Rum tarafında söz konusu yanlıştan dönmek için, yeni bir yasa önerisini Meclis’e taşıyarak bir adım atıldığına işaret eden Akıncı, ilk adımı atmaları koşuluyla sosyal bir buluşmaya hazır olduğunu Rum tarafına bildirdiğini belirtti.

Kıbrıs Rum Yönetimi lideri ile 2 Nisan’da sosyal içerikli bir buluşma gerçekleştireceklerine işaret eden Akıncı, “buluşabiliriz, konuşabiliriz, özellikle güven arttırıcı konuları konuşmamız lazım, bu gidiş, gidiş değil bunları düzeltmemiz lazım” dedi.

Akıncı, Kıbrıs Rum Meclisinde Enosis Plebisitinin anılması kararının bertaraf edilmesi üzerine müzakerelere yeniden başlanabileceği söylemini tekrarladı.

Türkiye’de 16 Nisan’da yer alacak referandum nedeniyle Kıbrıs Türk tarafının görüşmeleri geciktirdiği yöndeki iddiaların da yanlış olduğunu kaydeden Akıncı, müzakerelerle Türkiye’deki referandumun alakası olmadığını, gecikmenin nedeninin Enosis’le ilgili karar olduğunu söyledi.

11 Şubat 2014’de zamanın Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum liderlerin üzerinde mutabakata vardığı çerçeve anlaşması çerçevesinde müzakerelerin yürütüldüğünü kaydeden Akıncı, iki kurucu devletten oluşan, federal konuların ele alınacağı merkezi bir hükümetin bulunduğu, iki yıl Kıbrıs Rum bir yıl Kıbrıslı Türkün başkanlığını içeren dönüşümlü başkanlık sisteminin yer aldığı, Kıbrıslı Rum’un başkanlık döneminde Dışişleri Bakanlığının Kıbrıslı Türk olacağı, güvenlik ve savunma konularında iki başkanın birlikte karar vereceği, bir Türk bakanın onayı olmadan Bakanlar Kurulundan hiçbir kararın geçmeyeceği, sayıca eşit olunan üst meclisten geçmeden, alt meclisten geçen herhangi bir düzenlemenin uygulanamayacağı, yargıda tam sayısal eşitliğin olacağı bir anlaşma üzerinde çalıştıklarını kaydetti.

Kıbrıs Türk, Kıbrıs Rum tarafları, Türkiye, Yunanistan, BM ve AB’nin kabul edebileceği “Tek anlaşma çerçevesi” iki kesimli iki toplumlu federal bir yapı olduğundan, federal bir çözüm için uğraş verdiğini kaydeden Akıncı, “Üniter devlet, çoğunluğun azınlığı yönetmesi, iki eşit kurucu devletin olmaması bizim kabul edebileceğimiz bir şey değil, bu tüm Kıbrıs’ı Rumlar idare edecek demektir. İki tamamen bağımsız devlet, bunu dünyaya kabul ettiremedik, kabul edilse birleşmeye gerek yok, federasyona gerek yok, ama bugüne kadar böyle bir şey olmadı, olacağı yönde de bir işaret olmadı” dedi.

En önemli konunun “gençlerin geleceğinin belirsizlikten kurtulması” olduğunu ifade eden Akıncı, 1963’ten sonra Rum gençlerin elde ettiği haklara bakıldığı zaman gençlere yapılan haksızlıkların göze çarptığını vurguladı.

Kıbrıs Rum Yönetiminin, üyesi olduğu için AB’den milyonlarca Euro aldığını, adanın tek tanınmış yönetimi olmanın avantajlarını kullandığını kaydeden Akıncı, bunun sona ermesi gerektiğini söyledi.

Adanın açıklarında bulunan doğal gazın da kullanılmasının en akıllı yolunun Türkiye üzerinden sevk edilmesi olduğunu, adadaki çözümün bölgedeki ilişkilere faydası olacağını kaydeden Akıncı, Türk ve Yunan iş insanlarının da Kıbrıs’ta çözüme destek için çağrıda bulunduğuna işaret etti.

Kıbrıslı Türklerin kimsenin tahakkümü altında olmayacağı, özgürlüğün, eşitlik ve 1974 öncesi koşullara dönmeyeceği güvenliğin Kıbrıslı Türklerin olmazsa olmazları olduğunu vurgulayan Akıncı, “Çok daya iyi ve belirgin bir geleceği, refah içinde bir geleceği hak ediyorsunuz ve bunu başarmak için de elimizden geleni yapacağız…Nisan ve Mayıs ayları bu anlamda çök önemlidir. Herkes açısından bir turnusol kağıdı testi olacak. Biz payımıza, çözüm adına anlattığım çerçevede katkı koymaya hazırız, umarım ki diğer taraftan benzeri katkılar gelsin” dedi.

Federal bir çözüme, pek çok kez denenmesine rağmen ulaşılmamasına rağmen bu dönemde ulaşılabileceğine neden inandığı sorusuna yönelik Akıncı, bazı önemli konuları Kıbrıs Rum tarafının içerisine sindirebildiği takdirde çözüm bulunabileceğini, bunlardan birisinin de Kıbrıslı Rumların Kıbrıslı Türkleri azınlık görmemesi, güvenlik için asgari koşulları kabul etmesi gerektiğini belirtti.

Müzakerelerin sürüncemede bırakılamayacağını kaydeden Akıncı, “Önümüzdeki birkaç ay içerisinde kararlarını verecekler, Nisan ve Mayıs ayı karar ayıdır, gerçeklerle yüzleşme ayıdır” dedi.

Güvenlikle ilgili bir soruya karşılık, Türkiye’nin etkin güvencesinin de içerisinde yer alacağı bir formül aradıklarını kaydeden Akıncı, Rumların “asla garantiler sıfırlanmadan anlaşma olmaz” şeklindeki toptancı söylemlerini bir kenara bırakması gerektiğini söyledi.

Toprak ve mülkiyetle ilgili olarak ise Akıncı, mülkiyetin büyük oranda tazminatlarla çözüleceğini, yer değiştirme durumunda kalacak insanların, kendisine yaşayabileceği bir yer ve iş imkanı sağlanmadıktan sonra bir tek kişinin yerinden edilmeyeceğini söyledi.

Akıncı, “Rum tarafından beklentimiz bu adil ve gerçekçi davranışı sergilemesidir” dedi.

Kapalı Maraş konusunda ise Akıncı, Maraş ve Ercan’ın da uluslararası uçuşlara açılması yönünde önerilerde bulunduğunu, ancak Maraşla ilgili Derviş Eroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı döneminde ABD Başkan Yardımcısı Biden’in de girişim yaptığını, Rum tarafının bu öneriyi ret etmesi üzerine kapsamlı bir çözüm olmadan Maraş’ın açılamayacağının ve bunun kapsamlı bir çözümün parçası haline geldiğinin anlaşıldığını ifade etti.

Akıncı, “(Maraş’ın)Bu şekilde kalmasının kimseye faydası yoktur. Bir an önce açılsa bundan her iki taraf da yararlanacaktır” dedi.

Güven arttırıcı önlem olarak, Eğitim komisyonu da kurulduğunu ancak Rum tarafının bu konuda çekimser davrandığını kaydeden Akıncı, Kıbrıs Rum tarafının Türk tarafındaki okullarla temas kurulmasıyla KKTC’nin seviyesinin yükseltileceği yönünde bir fobisi bulunduğunu söyledi.

Gençlerle temaslar kurulmasının akıl işi olduğunu kaydeden Akıncı, gençlere sorgulama ve araştırmacı olma tavsiyesinde bulundu.

Kıbrıs Türk tarafının müzakerelerde yanlışı olup olmadığının sorulması üzerine Akıncı, “elbette bizim de yanlışlarımız oldu” dedi.

Kıbrıs Rum Kesiminin tek yanlı olarak AB’ye alınmasında “bizim de yaptığımız yanlış siyasetlerin rolü olduğunu” kaydeden Akıncı, “Bugün federal çözüm çerçevesinde ilerlemek isteyen, bu konuda adımlar atan, bunun karşılığını bekleyen bir taraf durumundayız, bizim en azından kendi dönemimizde yaptığımız bir hatayı kimse çıkıp gösteremez. Çözüm yönündeki kararlılığımızdan başka bir şeyimiz yoktur. Ama bu konuda diğer tarafın yanlışları olmuştur” dedi.

Kıbrıs Rum tarafından kaynaklanan nedenlerle bir çözüme ulaşılamayacaksa KKTC’nin yoluna devam edeceğini kaydeden Akıncı, Türkiye’ye ilhak söylemleriyle ilgili olarak da “Öyle bir şey olmaz çünkü o zaman Yunanistan’ın Enosis talebiyle bir fark kalmaz” dedi.

Kıbrıslı Türklerin Güneyde saldırıya uğramasıyla ilgili olarak Akıncı, bu güne kadar 22 hadise olduğunu, bunların cezalandırılması gerektiğini, kırılan sadece araba camı olmadığını, aradaki güven ilişkisinin de zarar gördüğünü kaydetti.

“Bunun düzeltilmesi için zanlıların mahkemeye çıkarılıp cezalandırılması gerekir” diyen Akıncı, taksi şoförüne saldırı olayında saldırganın cezalandırıldığını, bunu tüm saldırılarda da görmek istediklerini söyledi.



Akıncı İTÜ Rektörlerini kabul etti



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca ve KKTC İTÜ Rektörü Prof. Dr. Ercan Kahya'yı kabul etti.

Cumhurbaşkanlığı’nda gerçekleşen kabulde, Cumhurbaşkanlığı Siyasi İşler ve Tarih Özel Danışmanı Meltem Onurkan Samani de hazır bulundu.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, dün ayrıca Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Emine Dizdarlı’yı kabul ederek görüştü. Dizdarlı kabulde, 6 aylık faaliyet raporunu Akıncı’ya sundu.



Ertuğruloğlu Newcastle Üniversitesi heyetine brifing verdi



Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Londra’daki Newcastle Üniversitesi’nden 33 kişilik heyete, Kıbrıs sorunu ve Kıbrıs müzakere süreci hakkında brifing verdi.

Dışişleri Bakanlığı Konferans Salonunda yer alan brifingde, Bakan Ertuğruloğlu, öğrenci ve akademisyenlerden oluşan Newcastle Üniversitesi heyetine, Kıbrıs sorununun tarihçesi, 50 yıldır süren Kıbrıs müzakere süreci ve Kıbrıs Türk tarafının müzakerelerle ilgili görüşlerini anlattı.

Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’na brifing sırasında Bakanlık Genel Müdürü Kemal Köprülü ile Özel Kalem Müdürü Erol Vardan da eşlik etti.



Burcu: “Müzakereler, 1950 Enosis plebisitinin okullarda kutlanması kararının bertaraf edilmesiyle mümkün olacak”



Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu, müzakerelere başlamanın, Rum Meclisi’nin ve yönetiminin alacakları karar ve tedbirlerle 1950 Enosis plebisitinin okullarda kutlanması kararını tamamen bertaraf etmesi halinde mümkün olabileceğini vurguladı.

Burcu, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Rum Lider Anastasiadis ile 30, 31 Mart ve 2 Nisan tarihlerinde sosyal buluşma gerçekleştirebileceğini BM Genel Sekreteri Özel Danışmanı Espen Barth Eide’ye ilettiğini ve bunun üzerine görüşmenin, herkese uyan 2 Nisan olarak belirlendiğini belirtti.

Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Burcu, açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Cumhurbaşkanımız Mustafa Akıncı, Rum Meclisi’nin 1950 enosis plebisitinin okullarda kutlanmasına yönelik daha önce almış olduğu yanlış kararın düzeltilmesi adına sunulan yeni yasa önerisinin Rum Meclisi Eğitim Komitesi’nden geçmesi halinde, Rum Lider Anastasiadis ile sosyal bir buluşma gerçekleştirebileceğini BM Genel Sekreteri Özel Danışmanı Espen Barth Eide’ye daha önce belirtmişti.

Cumhurbaşkanımız söz konusu sosyal buluşma için kendisine en uygun tarihler olarak da 30, 31 Mart ve 2 Nisan tarihlerini Sayın Eide’ye iletmişti.

Bilindiği üzere, Rum Meclisi Eğitim Komitesi AKEL ve DİSİ üyelerinin oylarıyla gerekli kararı almıştır. Söz konusu sosyal buluşma, herkese uygun tarih olan 2 Nisan günü ara bölgede yapılacaktır.

Müzakerelere yeniden başlamak ise, Cumhurbaşkanımızın defaatle belirttiği gibi ancak Rum Meclisi’nin ve yönetiminin alacakları karar ve tedbirlerle 1950 Enosis plebisitinin okullarda kutlanması kararını tamamen bertaraf etmesi halinde mümkün olabilecektir”













Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Website





Instagram













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Faks: +90 (392) 228 4847

E-Posta: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: @trncpio

Youtube: KKTCDisisleri





Yorumlar









Aktif Ziyaretçi 36
Dün Tekil 1097
Bugün Tekil 596
Toplam Tekil 4072523
IP 18.216.32.116






TURAN-SAM PRINTED ISSN: 1308-8041
TURAN-SAM ONLINE ISSN: 1309-4033
Journal is indexed by:





























14 Sevval 1445
Nisan 2024
P
S
P
C
Ct
P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


K peklerin dudaklar de di diye deniz kirlenmez.
(MEVLANA)


Ekle kar









Anasayfa - Amaç - Hedefimiz - Mefkuremiz - Faaliyetler - Yönetim - Yasal Uyarı - İletişim

Her Hakkı Saklıdır © 2007 - 2023 TURAN-SAM : TURAN Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sayfa 1.192 saniyede oluşturulmuştur.

TURAN-SAM rssTURAN-SAM rss
Google Sitemap

"Bu site en iyi mozilla firefox'ta 1280x960 çözünürlükte görüntülenir."

Turan Portal v1.3 | Tasarım TURAN-SAM , Kodlama Serkan Aygün

Turan Nedir?, Bilimsel Dergiler, En popüler Bilimsel Dergi, Endeksli Bilimsel Dergiler, Saygın Bilimsel Dergi, Türk Dünyasının en popüler ve en saygın Bilimsel Hakemli Dergisi, SSCI, SCI, citation index, Turan, Türk Devletleri, Türk Birligi, Türk Dünyası, Türk Cumhuriyetleri, Türki Cumhuriyetler, Özerk Türkler, Öztürkler, Milliyetçi, Türkçü, Turancı, Turan Askerleri, ALLAH'ın askerleri, Turan Birliği, Panturan, Pantürk, Panturkist, Türk, Dünyası, Stratejik, CSR, SAM, Center for Strategical Researches, Araştırma, Merkezi, Türkiye, Ankara, İstanbul, Azer, Azeri, Azerbaycan, Bakü, Kazakistan, Alma-Ata, Astana, Kırgız, Bişkek, Kırgızistan, Özbekistan, Özbek, Taşkent, Türkmen, Türkmenistan, Turkmenistan, Aşxabad, Aşkabat, Ozbekistan, Kazakhstan, Uzbekistan, North, Cyprus, Kıbrıs, MHP, AKP, CHP, TURKEY, Turancılık, KKTC, Vatan, Ülke, Millet, Bayrak, Milliyet, Cumhuriyet, Respublika, Alparslan Türkeş, Atatürk, Elçibey, Bahçeli, Aytmatov, Bahtiyar Vahabzade, Yusuf Akçura, Zeki Velidi Togan, İsmail Gaspıralı, Gaspırinski, Nihal Atsız, Alptekin, Kürşad, Tarih, Kardeş, Xalq, Halk, Milletçi, Milliyetçi, Yürek, Ürek, Türklük, Beynelxalq, Arbitrli, Elmi, Jurnal, Nüfuzlu