Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 1950 yılında yapılan “Enosis” referandumunu 2017 yılında Rum okullarında kutlanacak bir gün haline getiren Kıbrıs Rum Meclisi’nin dün aldığı kararı esefle karşılayıp, kınadığını açıkladı.

“19 oyla da olsa alınan bu Meclis kararı, Kıbrıs’ta çözüm çabalarına ciddi bir darbe niteliğindedir” değerlendirmesinde bulunan Akıncı, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’ten bu karara açıkça karşı çıkmasını istedi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Rum Meclisi’nin Enosis referandumunun okullarda kutlanmasına ilişkin kararıyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıs müzakerelerinde artık son aşamaya gelindiği ve siyasi düzeyde 5’li konferansın ikincisinin planlandığı bir ortamda, Güney Kıbrıs Meclisi’nde alınabilen bu kararla “Enosis”in hala gündemde tutulmasının kabul edilebilecek bir davranış olmadığını belirtti.

Akıncı, “Rum gençlerine verilen çok tehlikeli bir mesaj niteliğindeki bu karar, Kıbrıs Türk halkında zaten var olan güvensizliğin daha da artmasından başka bir işe yaramayacaktır” dedi.

Bu kararı ELAM gibi bir parti önermiş olsa da, komitede DİSİ’nin de onay verdiğine işaret eden Akıncı, genel kurulda ise sadece AKEL’in reddettiği, DİSİ’nin ise çekimser kaldığına vurgu yaptı.

Anastasiadis’ten bu karara açıkça karşı çıkmasını isteyen Akıncı, şöyle devam etti:

“Sayın Anastasiadis’in yapması gereken bu karara açıkça karşı çıkması ve Kıbrıs’ta federal çözümü desteklediğini söyleyen DİSİ’nin AKEL ile birlikte hareket ederek alınan bu kararı iptal etmesidir”



Akıncı, Türk-Yunan Forumu üyelerini kabul etti



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Türk-Yunan Forumu’nun Türkiyeli ve Kıbrıslı Türk üyelerini kabul etti. Yaklaşık bir saat süren görüşmede, Cumhurbaşkanı Akıncı, Türk-Yunan Forumu üyelerinin çözüm sürecinde gelinen son aşamayla ilgili sorularını yanıtlayıp, süreçle ilgili olarak kendilerini bilgilendirdi.



Akıncı, İngiliz milletvekili Gale ile görüştü



Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs’ta temaslarda bulunan İngiltere Muhafazakar Parti Milletvekili ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi İngiltere Delegasyonu Başkanı Sir Roger Gale ile görüştü.

Cumhurbaşkanlığı’nda önceki gün gerçekleşen görüşmede, İngiltere'nin Kıbrıs Yüksek Komiseri Matthew Kidd de hazır bulundu.



Özgürgün: “Rum Meclisi’nin Enosis'in Rum okullarında kutlanması kararı, müzakere sürecine indirilen en ağır darbedir”



Başbakan Hüseyin Özgürgün, Rum Temsilciler Meclisi'nin Enosis'in Rum okullarında kutlanması yönünde aldığı karar, Kıbrıs konusunda sürdürülmeye çalışılan müzakere sürecine indirilen en ağır darbe olduğunu söyledi.

Özgürgün, bugün yapılacak Cumhuriyet Meclisi birleşiminde, Rum Meclisi'nin kararını değerlendirerek gerekli yanıtı verecek ortak karar üretme adına Meclis Başkanlığı’na girişimde bulunacaklarını açıkladı.

Başbakan Özgürgün, konuyla ilgili olarak yaptığı yazılı açıklamada, Rum Meclisinin bu kararının, Rum-Yunan ikilisinin 1968’den beri sürdürülen müzakerelerin hiçbir sürecinde Kıbrıs'ta iki halkın eşitliğine dayalı bir federal çözüm niyeti taşımadığını anlamayanlara ya da anlamak istemeyenlere bir kez daha net bir biçimde gösterdiğini kaydetti.

EOKA'nın uzantısı faşist ELAM örgütünün siyasi kimlikle Rum Meclisi'ne taşımasının ürünü olan "Enosis" kutlamasının okullara sokulmasının, Rum tarafında adanın tümüne sahip olma hayallerinin güçlü zemin bulduğunun en büyük kanıtı olduğunu belirten Özgürgün, şunları dile getirdi:

“Türk düşmanlığını her fırsatta sergilemekten geri durmayan 3 milletvekili ile ırkçı bir azınlığın önerisinin Meclisten onay almasının başka anlaşılır izahı olamaz

Partisinin de katkılarıyla onaylanan bu kararla Rum lider Anastasiades'in müzakere masasına adeta yeni bir başlıkla "Enosisi" taşıması, sürece son noktayı koymakla eş anlamlıdır.

Yıllardır değişmeyen Rum zihniyetinin temsil edildiği Rum Meclisi'nin 1967 Enosis kararı ile 1950 Enosis Plebisitinin okullarda kutlanması kararları kaldırılmadan sürdürülecek müzakereler, zaman kaybının ötesinde, sürece olumlu katkı koyan tüm taraflara saygısızlıktır.”



Yıldırım: “Türkiye Kıbrıs’taki barış görüşmelerinin olumlu sonuca ulaşması için her zaman yapıcı bir tutum izliyor, bunu sürdüreceğiz”



Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Binali Yıldırım, Kıbrıs'ta devam eden barış görüşmelerinin olumlu sonuca ulaşması için Türkiye'nin her zaman yapıcı bir tutum izlediğini ve bundan sonra da bunun sürdürüleceğini kaydetti.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisi'nde yaptıkları görüşmenin ardından düzenledikleri ortak basın toplantısında konuşan Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Binali Yıldırım, Güvenlik ve garantilerin Türkiye için vazgeçilmez hususlar olduğunu söyleyen Yıldırım, “Buradaki ince nokta Kıbrıs Türk halkının geleceğinin teminat altına alınması ve beklenmedik bir tatsız olayın yaşanmamasıdır. Adada kurulacak yeni yönetim şeklinde adil, eşit, her iki tarafın temsil edileceği bir yapının oluşturulması olmazsa olmaz hususların başında geliyor” dedi.

Kıbrıs'ta devam eden barış görüşmelerinin olumlu bir sonuca ulaşması bakımından Türkiye'nin her zaman yapıcı bir tutum izlediğini ve bundan sonra da bunun sürdürüleceğini belirten Yıldırım, "Ancak buradaki ince nokta Kıbrıs Türk halkının geleceğinin teminat altına alınması ve beklenmedik bir tatsız olayın yaşanmamasıdır. Güvenlik ve garantilikler konusu, Türkiye için vazgeçilmez hususlardır. Ayrıca adada kurulacak yeni yönetim şeklinde adil, eşit, her iki tarafın temsil edileceği bir yapının oluşturulması da olmazsa olmaz hususların başında gelmektedir" ifadesini kullandı.

Gerçekleştirdikleri görüşmelerde oldukça yapıcı bir havanın hakim olduğunu dile getiren Guterres de, Kıbrıs konusunun çözüme kavuşturulması noktasında ümitli olduğunu söyledi.

"Ada'nın birleşebileceği konusunda umutluyum" diyen Guterres, Kıbrıs'taki her iki halkın endişelerinin giderilmesini umduklarını söyledi.

Guterres, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hala devam etmekte olan birçok sorun var. Umuyorum ki bunların da çözümleri bulunacaktır. BM Kıbrıs'taki iki tarafın ve garantör ülkelerin yapmış olduğu çalışmalara katkı yapıyor. Çözüm olacaksa herkesin kabul edeceği bir çözüm olacak. BM olarak buna destek vermeye hazırız"

Kıbrıs konusunda yeni bir zirvenin ne zaman yapılacağına ilişkin soru üzerine Guterres, şunları kaydetti:

"Kıbrıs'ta iki toplumun lideri her hafta bir araya geliyorlar, toplantı yapıyorlar ve belirli konularda ilerleme kaydediyorlar. Bu konuların zaten kendi aralarında çözülmesi gerekiyor.

Bizler de güvenlik ve garantör paketine sahibiz, onu da garantörlerle ele alıyoruz. Bu iki süreç birbiriyle bağlantılı. Dolayısıyla henüz konferans için bir tarih belirlenmiş değil. Birlikte çalışmak suretiyle bu birbiriyle bağlantılılığın, en iyi başarı şansını ortaya çıkarmasına çalışıyoruz"

Guterres, Kıbrıs'ta çözüm konusunda ne iyimser ne de kötümser olduğunu belirterek, "Ben kararlıyım. Neye kararlıyım? Yaptığım işi en iyi şekilde yapmaya kararlıyım" ifadesini kullandı.



Başmüzakereci Ömer Çelik: “Türk askeri Kıbrıs’ta bir şekilde bulunacak”



Türkiye AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Türk askerinin bir tartışma konusu olmadığını söyledi.

Paris’teki temasları sırasında Fransız basınına röportajlar veren Çelik, Le Monde gazetesi ve France 24 televizyon kanalına değerlendirmelerde bulundu.

Çelik, Kıbrıs müzakerelerine de değindi ve Türk askerinin Kıbrıs’ta olmasının barışı koruduğunu kaydetti. Çelik, “Bu bir tartışma konusu değildir. Bunun sayısı konuşulabilir ama Türk askeri orada bir şekilde bulunacak” şeklinde konuştu.

Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin Türkiye’nin konumuna da değinen Çelik, “Biz Kıbrıs’ta iki eşit devlete dayalı bir çözümü destekliyoruz. Oradaki şartlar gözetildiğinde barışın korunması önemli. Türk askerinin orada bulunması barışı tehdit etmez. Tam tersine barışı korur. Bu bir tartışma konusu değildir. Bunun sayısı konuşulabilir ama Türk askeri orada bir şekilde bulunacak” dedi.



Kalın: “Erdoğan, Kıbrıs’ta adil ve kalıcı bir çözümün sağlanması için müzakerelere destek vermeyi sürdüreceklerini vurguladı”



Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, arasında gerçekleşen görüşmeye ilişkin yazılı açıklama yaptı.

BM Genel Sekreteri Guterres'in, ilk ikili resmi ziyaretini Türkiye'ye gerçekleştirdiğini belirten Kalın, Guterres'in, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Haziran 2015'te BM Mülteciler Yüksek Komiseri olarak geldiği Midyat'ta görüştüğünü hatırlattı.

Kalın, önceki gün İstanbul'da gerçekleşen görüşmede, Erdoğan'ın, Kıbrıs'ta adil ve kalıcı bir çözümün sağlanması için müzakerelere destek vermeyi sürdüreceklerini vurguladığını kaydetti.



Saner, İİT Genel Sekreteri Dr. Yuosef Bin Ahmed Al-Othaimeen ile görüştü



Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı H. Ersan Saner, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde düzenlenen ve 57 ülkenin yer aldığı, İİT üyesi ülkelerde “Evlilik ve Aile Kurumu ile bu kurumda değerlerin korunması I. Bakanlar konferansı “ çerçevesinde İİT Genel Sekreteri Dr. Yuosef Bin Ahmed Al-Othaimeen ile görüştü.

Bakan Saner, görüşmede, yeni seçilen İİT Genel Sekreteri Dr. Yuosef Bin Ahmed Al-Othaimeen'e görevinde başarılar dileyerek, son on yıldır gözlemci üye sıfatı ile “CyprusTurkish State” (Kıbrıs Türk Devleti) olarak katıldıkları IIT toplantılarında, bu kez “Turkish Republic of Northern Cyprus” (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti) olarak kabul etmelerinden dolayı Genel Sekretere teşekkür etti.

İkili görüşmede Saner, İİT gözlemci üyesi olarak birtakım ortak çalışmaya katılmak ve bazı etkinliklerin KKTC’de gerçekleşmesi için görüş alış verişinde bulunulduğunu belirterek, İİT Genel Sekreterine Kıbrıs konusu hakkında da ayrıntılı bilgi verdi.

İİT üyesi ülkelerin KKTC için önemli kararlar aldığını, hükümetin bu kararları takdir ettiğini, ancak alınan kararların uygulanması sırasında yaşanan bazı sıkıntıların da olduğuna dikkat çeken Bakan Saner, Genel Sekreterden bu konuda destek istediğini söyleyerek, İİT Genel Sekreteri Dr. Yuosef bin Ahmed Al-Othaimeen'i KKTC' ne davet etti.

İİT Genel Sekreteri Dr. Yuosef bin Ahmed Al-Othaimeen de görüşmede yaptığı konuşmada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı H. Ersan Saner'i ülkesi Suudi Arabistan’da ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, KKTC ile İİT olarak her zaman çalışmak istediklerini, gözlemci üye olarak ortak bir takım etkinliklerin adada yapılabileceğine inandığını ifade ederek, programının uygun olması halinde KKTC'yi ziyaret etmek istediğini belirtti.



Tatar: “Rum Meclisi plebisitin yıldönümünün okullarda anılmasına karar verdi, Rumların hayallerinin değişmediğini gösteriyor”



Ulusal Birlik Partisi (UBP) Lefkoşa milletvekili Ersin Tatar, Rum Meclisi’nin 1950 yılında Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması için gerçekleştirilen plebisitin yıldönümünde okullarda etkinlik düzenlenmesi yönünde bir karar aldığını söyleyerek, “Bu hayallerinin değişmediğini gösteriyor” dedi.

“Bu olay basite alınamaz ve geçiştirilemez” diyen Tatar, konuyla ilgili yazılı bir açıklama yaparak, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya “Meclisle ve hükümetle işbirliği içinde buna gereken yanıtı veriniz” çağrısı yaptı.

Ersin Tatar açıklamasında şunları kaydetti.

“Rum Meclisi, görüşme sürecini takmayarak, Sayın Akıncı’nın Rumlara empatiyle yaklaşımını dinlemeyerek 1950’de kilisenin ve AKEL’in önderliğinde adanın Yunanistan’a bağlanması için gerçekleştirilen plebisitin yıldönümünde Rum okullarında etkinlik düzenlenmesine karar verdi.

Rum lider Nikos Anastasiadis’in partisi DİSİ bu Enosis kararının baş aktörü oldu.

DİSİ söz konusu Enosis kararına Rum Meclis komitesinde ‘evet’ oyu verdi, genel kurulda da çekimser kalarak kararın geçmesini sağladı. Rum lider Nikos Anastasiadis masada barış havarisi kesilirken partisi DİSİ, EOKA terör örgütünün siyasi uzantısı olan ve yeraltında örgütü bulunduğu iddia edilen ELAM ile hareket ederek okul öğrencilerinin beynine Enosis hayalini yerleştirmek için ciddi adım attı.”

“Bu olay basite alınamaz ve geçiştirilemez” diyen Tatar, şunları da ekledi:

“Sayın Akıncı artık gerçekçi davranmalıdır. Bunlara rağmen sessiz kalmak, gereken adımları atmamak Kıbrıs Türk halkına yapılabilecek en büyük kötülüktür. Belli ki Anastasiadis barış yoluna ilerlemeyi değil ELAM ile hareket etmeyi tercih etmektedir. Öyleyse Sayın Akıncı da Meclisimiz ve hükümetimizle işbirliği içinde kendisine gereken yanıtı bir an önce vermelidir.”



Kayıp Şahıslar Komitesi, ABD’deki yeni DNA analizlerinde kimliği tespit edilen şahsın ailesine geçmişte yanlış kalıntı teslim edildiğini açıkladı



Kayıp Şahıslar Komitesi, ABD’nin Maryland şehrindeki laboratuarlarda gerçekleştirilen yeni DNA analizlerinde kimliği tespit edilen bir şahsın ailesine daha önce başkasının kalıntılarının verildiğinin ortaya çıktığını belirtti. Konuyla alakalı ailenin bilgilendirildiğini açıklayan Komite, hatanın geçmişte bir süre DNA analizlerinin yapıldığı Nöroloji ve Genetik Enstitüsü’nden kaynaklandığını kaydetti.

Kayıp Şahıslar Komitesi’nden önceki gün yapılan resmi açıklamada, aileye teslim edilen hatalı kalıntıların DNA analizlerinin 2009 yılında Güney Kıbrıs’taki Nöroloji ve Genetik Enstitüsü’nde (CING) yapıldığı kaydedildi. Açıklamada, söz konusu dönemde Kıbrıs’taki enstitüde çıkan hatalı DNA analizleri nedeniyle yanlış kimliklendirmeler yapılmış olduğu sonucunun ortaya çıktığı ifade edildi. Komite açıklamasında, CING’de analizi yapılan vakaların gözden geçirilmekte olduğu ifade edildi.

Söz konusu şahsın kalıntılarının 2015’te yapılan kazılarda ortaya çıkarıldığı ve DNA analizlerinin Maryland’da BODE Cellmark Forensics isimli merkezin laboratuvarlarında gerçekleştirildiği kaydedilen açıklamada, kimliği yeni analizlerde ortaya çıkan kişinin ailesine hali hazırda başka bir kişinin kalıntılarının teslim edildiği ifade edildi. Komite’nin, yanlışlığın tespit edilmesinin ardından aileyle temasa geçtiği, komite üyelerinin aileye üzüntülerini ilettiği ve en kısa zamanda doğru kalıntıların aileye tesliminin yapılacağı bilgisini verdiği kaydedildi.

Açıklamada şöyle denildi: “Kayıp Şahıslar Komitesi tüm kayıp ailelerine çalışmalarının her aşamasında en üst düzeyde teknolojiden yararlanıldığı konusunda yeniden teminatta ve taahhütte bulunur. Bu çerçevede konuyla alakalı başka vakalar da gözden geçirilme sürecindedir.”

Komite, yanlışlığa maruz kalan aileyle ilgili açıklama yapmazken, Rum basını söz konusu ailenin Rum olduğunu yazmıştı.















Enformasyon Dairesi







Facebook





Twitter





Website





Instagram













Dışişleri Bakanlığı







Facebook





Twitter





YouTube





Website













KKTC Dışişleri Bakanlığı

Enformasyon Dairesi



Tel: +90 (392) 228 3365 / 228 3241

Fax: +90 (392) 228 4847

E-Mail: pio@mfa.gov.ct.tr

Adres: Selçuklu Caddesi, Lefkoşa KKTC

via Mersin 10 / TURKEY



Twitter: @trnc_pio

Facebook: TRNC Public Information Office / KKTC Enformasyon Dairesi

Youtube: KKTCDisisleri